DOHA (AA) - AHMED YUSUF - Katar'da yayın yapan El-Cezire Televizyonu'nun eski Genel Müdürü ve Eş-Şark Forumu Başkanı Vaddah Hanfer, Amerikalıların Türkiye'de askeri darbenin olacağını önceden bildiklerini iddia etti.
Hanfer, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) cuma akşamı İstanbul ve Ankara'da gerçekleştirdiği başarısız darbe girişimiyle ilgili olarak AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
"Bu büyüklükte bir darbe, Amerikalılara danışılmadan ya da onlara bilgi verilmeden gerçekleşemez. Türk ordusunun NATO'nun üyesi olduğunu ve ABD'nin İncirlik üssünde kuvvetleri olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bu üsde bazı sorunlar olduğunu ve Türk subayların orada Amerikalı meslekdaşları olduğunu biliyoruz." diyen Hanfer, "Amerikalıların Türkiye'deki askeri darbeyi önceden bildiklerini ancak kendilerini olayın dışında tuttuklarını düşünüyorum. ABD kendisine, darbe başarılı olursa bunu iyi bir şey olarak kabul etme başarısız olursa da tarafsız kalma şeklinde bir tutum belirledi." ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin "Washington yönetiminin darbe ile ilişkisi olmadığı" yönünde açıklama yapmasının beklenen bir tavır olduğunu vurgulayan Hanfer, şunları söyledi:
"Kerry'nin darbenin yapıldığı ilk saatlerde yaptığı açıklama net değildi. Ancak sonradan ABD Devlet Başkanı ve diğerlerinden, Türkiye'deki meşru hükümetin desteklenmesi yönünde daha güçlü mesajlar geldi."
- Darbe başarılı olsaydı Avrupa'nın çıkarları bundan doğrudan etkilenirdi
Avrupa'nın geçen senelerde, hem siyaset hem de basın yayın organlarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti diktatör olarak lanse etme politikası izlediğine işaret eden Hanfer, "Avrupa'nın darbe girişimine geç ve net olmayan tepki vermesi, Türkiye'nin Erdoğan liderliğindeki yürüyüşüne devam etmesini istemediğinin en büyük göstergesidir. Darbe olduğunda Batı medyasında ve siyasetçilerinde tereddüt halinin yaşandığını gördük. Darbeyi kınayan açıklamalar yerine alaycı ya da öncelikle darbeye başarılı olması için zaman vermek isteyen açıklamalar yapıldı." diye konuştu.
"Darbe başarılı olsaydı hiç şüphesiz Avrupa'nın tavrı müsbet olurdu fakat Batılıların geneli ve komşu ülkelerin çoğu, Türk halkının darbeyi püskürttüğünü idrak edince kınama açıklamaları gelmeye başladı." diyen Hanfer, "Batı bu tavrı takınmış olsaydı ilkesel olarak çıkarlarına aykırı düşmüş olurdu zira Türkiye'nin kaosa sürüklenmesi, ister mülteciler isterse terör ve diğer sorunlar olsun Avrupa'yı doğrudan etkilerdi." yorumunda bulundu.
- Darbe girişiminin Türkiye ve Ortadoğu'ya etkileri
Hanfer, darbe girişiminin, bölgede, ideolojinin, sınıfsal ve mezhepsel aidiyetlerin ötesinde toplumsal uzlaşı ve halk bilincine evrilen bir demokrasi tecrübesinin varlığını ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Yaşananlar, hem Türkiye hem de Ortadoğu için tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu, yeni Türkiye'nin doğuşunu hazırlayacak dönüm noktasıdır. Bugün yaşadıklarımız Türkiye'nin siyasi, dahili ve harici hayatında yeni bir aşamanın doğum sancılarıdır." dedi.
Yaşananları "eski" ile "yeni"nin mücadelesi olarak okuyan Hanfer şu değerlendirmede bulundu:
"Bugün yaşadıklarımız, 'eskinin' yeniden iktidarı ele geçirme çalışmasında yenilmesi ve 'yeni'nin zafer kazanmasıdır. Galip gelen bu 'yeni' aslında halkın omuzlarında ve eşsiz bir ulusal uzlaşıyla gelmiştir. Türkiye'nin, demokratik uzlaşı temelinde yeni bir cumhuriyet kurmaya çalışan bir devlet olarak geleceği emin ellerdedir. Ordu ve ona destek veren güçlerden müteşekkil 'eski'nin halkla gerçek bir bağlantısı kalmamıştır. Diğer bir ifadeyle, bunlar, hala mazide yaşayan eski güçlerdir ve Türk toplumunun sosyal, kültürel ve siyasi tüm güçleriyle bu demokratik olgunluğa eriştiğinin farkına varmamışlardır."
Hanfer, Türk toplumunun, Erdoğan ve ekibinin yerleştirdiği demokrasinin, kendisine ekonomik refah ve siyasi istikrarın yanı sıra devletin insanların hasmı olduğu eski darbeler döneminin aksine devletin gücünden faydalanılan yeni bir hayat tarzı getirdiğini idrak ettiğine vurgu yaptı. Demokrasinin insan hayatıyla yakından ilişkili ve hayatın ayrılmaz bir parçası olduğunu kaydeden Hanfer, Türk toplumunun bunun farkına vardığını ve bu durumun bölgedeki insanlar için çok önemli bir unsur olduğunu dile getirdi.
- Türkiye'nin dış politikasında yaşanacak değişimler
Yaşanan başarısız darbe girişiminin Türkiye'nin tutumuna yansımalarıyla ilgili Hanfer, "Ülkeler dış siyasetlerini genelde çıkar üzerine kurarlar. Türkiye de özellikle son dönemde dış siyasetini bu temel üzerine şekillendirdi. Rusya ve İsrail gibi bölge ülkeleriyle ilişkilerde dengeyi kurmaya çalıştı." değerlendirmesinde bulundu.
Darbe girişiminin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümete daha fazla meşruiyet kazandırdığını ve halk arasındaki ayrılıkları giderdiğini savunan Hanfer, "İnanıyorum ki cumhurbaşkanı bu tarihi anı iyi değerlendirecek ve demokrasiyi gelecekte tartışmasız kabul edilecek şekilde yerleştirecek, hem içeride hem dışarıda kendinden emin ve güçlü bir politika izleyecektir." diye konuştu.
Hanfer, komşu ülkelerin ve hatta uluslararası toplumun darbe sürecinde izlediği tutumun Türk dış politikasında belirleyici bir unsur olacağını savunarak, Türkiye'nin yaşadığı bu tecrübede kimin dost kim düşman olduğunu gördüğünü ve dış politikasını da buna göre yeniden şekillendireceğini savundu.
- Darbeden çıkarılması gereken dersler
Arap dünyasının bu darbeden çıkarması gereken dersler olduğunu dile getiren Hanfer, şunları söyledi:
"Halklar, Türkiye'de yaşananlardan ilham almalı, dünyanın en önemli ordularından biri olan Türk ordusu karşısında demokrasiyi savunanın, demokrasinin toplumun her kesimine hizmet ettiğinin bilincine ve olgunluğuna varan Türk halkı olduğunu bilmelidir. Demokrasi konusunda toplumda oluşan bu anlayış çıkarmamız gereken en önemli derstir."
Hanfer son olarak, demokrasinin sadece sandığa giderek değil, herkesi içine alan demokratik ve hür bir anlayışın oluşması için ideoloji ve sınıfsal farklılıkları aşan bir uzlaşı ortamının sağlanmasıyla korunabileceğini dile getirdi.
AA