Yeni yıl yaklaşırken hedefler ve beklentiler artarken, uzmanlar asıl dikkat edilmesi gereken konunun zihinsel yorgunluk olduğunu vurguluyor. Günlük yaşamın yoğun temposu, sürekli üretme baskısı ve dinlenmeyi erteleme alışkanlığı, tükenmişliğin fark edilmeden derinleşmesine yol açıyor.
Tükenmişlik; ani bir enerji kaybından çok, uzun süreli stresin birikmesiyle ortaya çıkan zihinsel bir süreç olarak tanımlanıyor. Dinlense bile toparlanamama, isteksizlik ve tahammülsüzlük en yaygın belirtiler arasında yer alıyor. Uzmanlara göre özellikle sorumluluk sahibi ve fedakâr bireyler daha yüksek risk altında bulunuyor.
“Tükenmişlik bir zayıflık değil, sınır koymamanın sonucudur”
Medicana Konya Hastanesi Psikoloji Bölümü’nden Klinik Psikolog Kübra Adam, tükenmişliğin yalnızca bedensel değil, büyük ölçüde zihinsel bir durum olduğuna dikkat çekiyor.
Adam, “Tükenmişlik damla damla tükenmektir. Kişi dinlense bile toparlanamaz, yaptığı işten keyif alamaz ve sürekli baskı hisseder. Çoğu zaman bu durumu yaşayanlar güçlü, sorumluluk sahibi ve fedakâr kişilerdir. Yani ‘yapabilen’ insanlar daha çok tükenir. Bu nedenle tükenmişlik bir zayıflık göstergesi değil, uzun süre sınır koymadan yaşamanın doğal bir sonucudur” değerlendirmesinde bulunuyor.
Zihinsel alarm sinyalleri göz ardı edilmemeli
Günümüz dünyasında durmanın neredeyse ayıp gibi algılandığını belirten Adam, kişinin kendi ihtiyaçlarını sürekli ertelemesinin beden ve zihni alarma geçirdiğini söylüyor. Sürekli yetişme çabası, yüksek beklentiler, “hayır” diyememek ve dinlenmeye suçlulukla bakmak, zihinsel enerjiyi tüketen başlıca etkenler arasında yer alıyor.
Uzmanlara göre şu belirtiler tükenmişliğin habercisi olabilir:
Sabah güne yorgun uyanmak,
Eskiden keyif alınan şeylere karşı isteksizlik,
Küçük sorunlara bile tahammülsüzlük,
Unutkanlık, dalgınlık ve dikkat dağınıklığı,
Eve gelince sevdikleriyle konuşacak enerjiyi bulamamak.
Dinlenen zihin, yeni yılın en güçlü başlangıcı
Kübra Adam, tükenmişliğin panzehirinin daha fazla hızlanmak değil, durmayı ve nefes almayı öğrenmek olduğunu vurguluyor. Gün içinde kısa molalar vermek, tek işe odaklanmak, ekranlardan bilinçli uzaklaşmak ve uykuyu gerçek bir ihtiyaç olarak görmek, zihinsel yükü azaltan temel adımlar arasında gösteriliyor.
Adam, “Dinlenen bir zihin, hem ruh sağlığı hem de üretkenlik için en güçlü başlangıçtır. Yeni yıl, daha çok hedef koymaktan ziyade zihni yoran alışkanlıkları azaltmak için önemli bir fırsat sunuyor” ifadelerini kullanıyor.