Başarı ve Huzur dengesi ailede kurulur, okulla pekişir

yazar-22

"Başarı: akıl, beden, emek, araç-gereç, bilgi ve beceri gibi unsurları bir amaç uğruna uyumlu biçimde kullanarak beklenen düzeyde bir sonuca ulaşmaktır." Tanımını dikkate alarak başarının özelliklerine bir göz atalım:*Başarının kesin bir sınırı bir ölçüsü yoktur,*Başarı kişilerin beklentilerine göre değişir,*Yaşadığımız çağın, kullanılan teknolojinin özelliğine göre de değişir.*Başarı içinde yaşanılan aile çevresinden de etkilenir.*Başarı bir sonuç değil, bir süreçtir,*Başarı akli ve bedeni yeteneklerimizi de etkin kılar,*insanın kendini ifade etmesi de toplum nezdinde başarısı ile bağlantılıdır,*Başarı sağlıklı düşünme yeteneğini de geliştirir,Başarı veya başarı kavramı değişken nitelik taşıdığı için yaşamımızı oldukça etkiler. Bu düzey yani kişinin kendisine verdiği başarı notu mutluluğu, huzuru etkiler.Peki ailedeki yani kişiyi o yaşından itibaren yetiştiren çevredeki mutluluk ve huzur başarıyı etkiler mi? Buna bir kısır döngü denilebilir.Başarı huzuru, huzur da başarıyı etkiler.İstatistikler huzurlu aile çocuğunun başarısının, sağlık durumunun, özellikle sosyal ve duygusal zeka seviyesinin huzursuz veya parçalanmış aile çocuğuna oranla yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Yine modern psikoloji "hasta çocuk" kavramı yerine "hasta aile" kavramından konuşmaya başlamıştır. “Başarısız çocuk yerine başarısızlığa itilen çocuk vardır” kabulü ile eğitim anlayışında önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Başarısızlığa itilme sebeplerinin başında ise aile huzursuzluğu gelmektedir. Aile huzursuzluğunun sebepleri dolaylı olarak başarıyı-başarısızlığı da etkilemektedir. Hele boşanmış aile çocuklarında okul başarısı olsa bile sosyal başarıda her zaman geride kalacakları söylenebilir. Ana-babanın tavrı, öğretmen ve danışmanın çabaları, toplumun önyargısız yaklaşımı sosyal başarıyı artırabilirAile fertlerine yine aile fertlerinin başarı ve sağlığı yolunda tavsiyeler:*Ailede adalet ve liyakat ilkesine (eşitlik ve layık olma) uygun davranışlar: Her ferde aynı kıyafetin alınması adalet olmadığı gibi yaş ve cins farkı gözetilerek ihtiyacı olanların alınması gibi.*Ailede her ferdin birbirine hizmet ilkesi: Hizmetin küçükten büyüğe değil, sağlık ve zamanın izin verdiği ölçüde her ferdin hizmeti; aynı zamanda işbölümünün sağlanması,*Ailede fertler arası dürüstlük; ailedeki en önemli kavram olan güvenin sağlanması: Ailede sevgi ve saygının gözle görülür bir şekilde yaşanılır olması*Aile fertlerinin potansiyel yeteneklerinin fark edilip değer verilmesi, şimdiki hali ile değil gelecekteki durumu ile davranılması*Ailede inanç birliği ve davranışlarının uyumlu olması: İnançlara göre yaşama izin verilmesi*Her gün özellikle aile fertlerinin eve toplandığı saatlerde ortak eylemler gerçekleştirilmesi hep beraber TV seyretmekle değil, konuşarak veya gezintiye çıkarak fertlere aile içinde olduklarının hissettirilmesi, piknik gibi.*Her şeye rağmen iletişimin asla kesilmemesi: Küsme gibi ilkel cezaların olmaması, küsme yerine "filan söz veya davranışından rahatsız oluyorum" diyerek açıklama yapılması*Gerektiğinde aile danışmanından yardım istenmesi: Bazen telefonla bile söylenen anahtar cümleler işi tersine çevirebilir: 12 yaşındaki bir kız çocuğu annesinin gizli ağlamalarına dayanamayıp zorla danışmana göndermiş; bir ay sonra danışmana teşekkür mektubu yazarak annesinin yüzünü güler gördüğünü kaydetmişti...Sevgili ana-babalar, değerli öğretmenler! Siz çocuğun başarısında ve başarısızlığında çok çok önemlisiniz. "Başarı benden, başarısızlık çocuktan" anlayışının öldüğü şu zamanda yeni anlayışları ,yeni kavramları, öğrenip uygulama konusu sizin şefkat ve merhametinize bırakılmıştır, öğretmen-ana baba-çocuk üçgeninde sağlıklı davranışlar ve başarıyı geliştirip yüceltme göreviniz hayırlı olsun.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.