Âşık Şemi konuşuyor -32

A.Cenap Kendi

       Saray sızıntılı Aşık Şemi kaynaklı  Tarihselleşmiş hikayeler ile karşınızdayız..İlmi kudreti ile tarihe mal olmuş Alim ve mütefekkir, Devlet adamı Abdurrahman Harputi  İmparatorluğun renkli Hükümdarlarından ikinci Mahmut Han’nın  hocası ve danışmanıdır. Bu zat bir gün vakit namazını kılmak üzere AYASOFYA Camii’ne gider. Namaz sonrası Camiden dışarıya çıkarken gözü duvarda asılı ilan tahtasına ilişir. Bir kâğıt takılıdır. Kâğıttaki yazının içeriği şöyledir. “Her kim bu yazının açıklamasını doğru dürüst yaparsa mükâfatlandırılacaktır” yazılıdır, Padişah nağmesidir...

       Abdurrahman Harputi hazretleri metni okur. Daha okurken mevzuu kavramıştır. İstenen cevabı asılı kâğıdın altındaki boş yere bütün teferruatı ile yazar. Kâğıtta yazacak yer kalmadığı için şu not’u ilave eder. Kâğıttaki yazının özünde mana yüklü daha çok ifadeler bulunmakla beraber kâğıtta yazacak boş yer kalmadığından bu kadarla iktifa edilmiştir cümlesini de ilave ederek kimliğini de yazıp işine gider.

        Ertesi gün kâğıttaki yazılar ilgili memur tarafından indirilir ve hünkârın huzuruna çıkartılır. Tetkik edilir. ABDURRAHMAN Harputi efendinin verdiği cevap beğenildiği ve yüksek bilgiler içerdiği için Hoca Efendi huzura çıkarılmak üzere “İrade-i Seniye “ ile kendisine ve mesleğine yakışır elbiseler giydirilip ikinci Mahmut Hazretlerinin karşısına çıkartılır. Huzurda Hoca ikinci Mahmut tarafından sempati ile karşılanır, Zaten sen benim Hocam ve danışmanımsın diyerek yanı başına oturtur.

         Kendisinden ilan tahtasında yazdıklarından başka sorduklarının cevabını da alır. Memnuniyetini izhar eyler, o devrin en güzel semtlerinden olan Üsküdar sırtlarından kendisine bir ev verilir. Döşenir oturtulur ve evlendirilir.

         Ayrıca Devleti Âlinin sorunlarının konuşulduğu bütün toplantılarda bulunmak üzere yeni yeni görevler verilir, O tarihlerde azan ve sokak kavgalarını başlatan Yeniçerilere verilecek cezaları belirlemek, katledilmek üzere yapılacak toplantılara iştiraki sağlanır SANCAK’ı Şerifin açılması için “bir nevi örfi idare”   verilecek kararların Fetva toplantılarında bulunur ve kararlaştırılır...

        Vezirlerin de bulunduğu bu toplantıda karar verilmesine rağmen zihinlerde hasıl olan bir tereddüdün açığa kavuşturulması için son sözün söylenmesi Abdurrahman Hoca’ya bırakılır. Dinin ve Devletin BEKASI için Yeniçeri ocaklarını vurunuz, yok ediniz değilse bizlerde Din ile beraber yok olur gideriz diyerek kalplerdeki tereddüdü giderir...

        Tek Yürek olan imanlı insanların verdikleri kararla YENİÇERİ OCAĞI bütün teşkilatı ile ortadan kaldırılır. Fitne ve fesat yuvaları kapatılır.

        TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR…..

        Devam edecek.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.