SAMSUN (AA) - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, son dönemde terör eylemlerinin artmasına ilişkin, "Suriye'nin kuzeyindeki PYD örgütlenmesinin politik hedeflerine yönelik Türkiye'nin blokajı, PKK'nın Türkiye içinde eylemlerini artırmasına neden oluyor. El Bab harekatına tepki ve Suriye'nin kuzeyinde kantonların birleştirilememesine karşı Türkiye'ye gözdağı olarak bu terör eylemlerini taşıyor." dedi.
Bostancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Irak ve Suriye'deki istikrarsızlığın Türkiye'ye çeşitli maliyetler olarak yansıdığını söyledi.
Gücü, demokratik geleneği, iktidar ilişkilerinin halk iradesine yaslanması ve halkın tayin edici gücünün Türkiye'de, Irak ve Suriye tarzı bir girişime imkan vermediğini vurgulayan Bostancı, bu yapılamadığı için istikrarsızlığın Irak ve Suriye'deki iç karışıklıkların uzantısı olarak Türkiye'ye yansıtılmaya çalışıldığına dikkati çekti.
Irak ve Suriye'nin istikrar kazanmasının bölge güvenliği açısından önemine değinen Bostancı, şöyle devam etti:
"Baştan beri Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik vurguları, güçlü merkezi otoritelerin sahaya hakim olması şeklindeki yaklaşımları destekliyoruz. Bu ülkelerdeki mazlumların, sivil halkın esenlik içinde yaşaması, bölgenin genel olarak barış ve istikrarlı şekilde varlığını sürdürmesinin Türkiye'ye de olumlu yansıyacağı çerçevesinde bir siyasi yaklaşım içindeyiz. Suriye'nin kuzeyindeki PYD örgütlenmesinin politik hedeflerine yönelik Türkiye'nin blokajı, PKK'nın Türkiye içinde eylemlerini artırmasına neden oluyor. El Bab harekatına tepki ve Suriye'nin kuzeyinde kantonların birleştirilememesine karşı Türkiye'ye gözdağı olarak bu terör eylemlerini taşıyor. Buna elbette ki boyun eğmeyeceğiz. PKK ve uzantılarıyla mücadele edeceğiz. Çünkü bu gün o mücadeleyi yapmazsan, yarın çok daha ağır şartlarda başka türlü mücadele yapmak durumunda kalırsın. Amaç Türkiye ve halkının geleceğidir."
- "DEAŞ sadece kendinden ibaret gücü, iktidar ilişkileri bulunan bir yapı değil"
Bostancı, kendisini İslami nitelikte takdim etme çabalarına rağmen İslam'ın kaynaklarıyla ilişkilendirilemeyecek terör örgütü DEAŞ'ın bölgede küresel güçlerin istikrarsızlaştırıcı piyonu olarak faaliyet gösterdiğine işaret ederek, DEAŞ'ı; sürekli yabancı askerlerle anılan, Avrupa'daki maceracı veya egemen kültüre düşmanlığı bulunan kesimleri İslami ambalajla kendine çekerek yağma ve talanın parçası haline getirmek isteyen bir yapı şeklinde niteledi.
Karanlık bir yapı şeklindeki DEAŞ'ın bağlantılarının tartışmaya açık olduğunun altını çizen Naci Bostancı, şunları kaydetti:
"DEAŞ'ın sadece kendinden ibaret gücü, iktidar ilişkileri bulunan bir yapı olmadığını biliyoruz. Bu tür mikro düzeyde terör güçlerinin birileri tarafından kullanılarak bir tür 'truva atı' gibi bölgelerin karışıklığı için faydalanıldığını, kendilerine böyle bir misyon ihale edildiğini, bunun karşılığında da iktidar ile onun üzerinden yağma ve talandan pay verildiğini biliyoruz. Şunu hiç unutmamak lazım. Terörü bir yöntem olarak kullananlar, güçlü ve egemen oldukları için bunu yapmazlar. Aksine zayıftırlar, ortalıkta görünemezler, görünecek kudretleri yoktur. Onlar terör marifetiyle terör yönelttikleri halkın birbirine düşmesi, çatışması, birbirini suçlaması üzerinden netice devşirmek isterler. Hedefleri halkın istikrarsızlık içerisinde birbirlerine yönelik tavırlarındaki gerginlik, gerilim ve bunun üzerinden çıkacak karışıklıktır. Bu durum Reina katliamı ve tüm saldırılar için geçerlidir. Bunların kastı, bir yandan korku ve gözdağı vermek, diğer yandan insanların birbirine düşmesini temin etmektir."
AA