İSTANBUL (AA) - İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, FETÖ operasyonlarının ardından emniyetin personel sayısının azaldığını, buna rağmen İstanbul Emniyet Müdürlüğü olarak büyük bir özveriyle çalıştıklarını belirterek, "Dünyanın birçok ülkesinde her 250 kişiye bir polis, bazı Avrupa ülkelerinde de her 200 kişiye bir polis düşerken, İstanbul'da şu anda yaklaşık her 500 kişiye bir polisle hizmet veriyoruz. Türkiye genelindeki sayılar da yaklaşık olarak böyle. Az personelle hizmet vermenin çok zor olduğunu farkındayız." dedi.
Çalışkan, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Adli Tıp Enstitüsü öğrencilerine, 2017-2018 eğitim-öğretim yılının ilk dersini verdi.
İÜ Adli Tp Enstitüsü'nde 1999 yılında büyük bir hevesle yüksek lisansa başladığını anlatan Çalışkan, "Daha önce eğitim aldığım polis koleji ve polis akademisinde disiplin ön plandaydı. Burada ilk dersimize Sevil Atasoy hocamız girdi. Bizlere çay ikram etti. Böyle bir öğretim üyesi görünce çok şaşırdım. Tabii sınıfta güvenlik, adliye gibi alanlardan öğrenciler vardı. Renkli bir sınıftı. Burada aldığım eğitimin bana çok katkısı oldu hayatta. Onu devamlı hissettim yaşamımda." ifadelerini kullandı.
Çalışkan, 1999'da başladığı yüksek lisans eğitimini 2012'de bitirebildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu okuldan 3 kez atıldım, 4 kez geri döndüm. Bunu niye söylüyorum? Hiçbir işinizi yarım bırakmayın. Bu okula 12-13 sene gidip geldim. Ama sonunda bitirdim yüksek lisansımı. Çok yoğun çalıştığım bir mesleğim vardı. Hiç şikayetçi olmadım bundan. Ama tez hazırlamak çok zordu benim için. Tez savunmasında da hocalarım çok terletti beni. Ama burası çok özel bir okul. 2001'de de ülkemizde FETÖ sıkıntısı vardı. Yurt dışı görevine gidip nefes almak istiyordum. Ancak, emniyet teşkilatının yurt dışı sınavlarında da FETÖ'nün istedikleri kazanıyordu. Onun için benim kazanma şansım yoktu. Bu yüzden Birleşmiş Milletler (BM) tarafından düzenlenen sınava girdim. BM'den gelen 5 kişilik heyetin yaptığı sınavda başarılı oldum. Yurt dışına gideceğim için Adli Tıp Enstitüsü'nün sınavlarına giremeyecektim. Sevil Atasoy hocama gelip ne yapacağımı sordum. Sevil hoca bana 'İnternet üzerinden sınav yapalım o zaman' dedi. Benim için böyle bir uygulama geliştirdi. Böylece yurt dışındayken internetten sınavlara girip başarılı oldum."
Dünyanın artık çok hızlı değiştiğini ve geliştiğini, Türkiye'nin de bu gelişime ve değişime ayak uydurduğunu, 90'lı yıllardaki suçların çözümü ve suçluların yakalanması yöntemleri ile bugünkü yöntemler arasında çok fark olduğunu anlatan Çalışkan, artık delilden suçluya gidilerek olayların çözüldüğünü, DNA, parmak izi, kamera kayıtları gibi delillerin çok önemli olduğunu söyledi.
- İstanbul'da her 500 kişiye bir polis düşüyor
Vatandaşların hak ettiği emniyet hizmetini almasında Adli Tıp Enstitüsü'nün de özel bir yeri olduğununu ifade eden Çalışkan, "Yurt dışında görev yaptığım dönemde 'Adli Tıp Enstiüsü'nde yüksek lisans yapıyorum' deiğim zaman ayrı bir havam oluyordu. BM'de 54 farklı ülkeden emniyet görevlisi ile çalışıyordum. İnanın Türk polisi, kalite açısından dünyada ilk sıralarda yer alıyor. En önemli problemimiz dil sorunu. Dil problemini aşmamız lazım artık." diye konuştu.
İstanbul Emniyet Müdürü Çalışkan, Adli Tıp Kurumu'nun Türkiye'de en güvenilir kurumların başında geldiğini belirterek, güvenin olmadığı yerde başarı oranının düşeceğini anlattı.
FETÖ sürecinin emniyet teşkilatını da etkilediğini aktaran Çalışkan, rayından çıkan treni yeniden rayına oturtmayı başardıklarını, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından polis teşkilatının güvenilirlikte önemli aşamalar kaydettiğini, yapılan bir ankette halkın polise yüzde 84 oranında güvendiğinin ortaya çıktığını, bu oranı yüzde 90'ın üzerine çıkarmak istediklerini söyledi.
FETÖ operasyonlarının ardından emniyetin personel sayısının azaldığını, buna rağmen İstanbul Emniyet Müdürlüğü olarak büyük bir özveriyle çalıştıklarını belirten Çalışkan, şöyle devam etti:
"Dünyanın birçok ülkesinde her 250 kişiye bir polis, bazı Avrupa ülkelerinde de her 200 kişiye bir polis düşerken, İstanbul'da şu anda yaklaşık her 500 kişiye bir polisle hizmet veriyoruz. Türkiye genelindeki sayılar da yaklaşık olarak böyle. Az personelle hizmet vermenin çok zor olduğunun farkındayız. Ama hemen çözülemiyor. Bakanlığımız da bu konuda gerekli çalışmayı yapıyor. İstanbul'da 2 yıl içinde terörle mücadele konusunda yoğunlaştık. Bu çalışmalarımız hala devam ediyor. Bu nedenle diğer bazı güvenlik hizmetlerinde kısmi aksamalar yaşanmış olabilir. Bunların giderilmesi için de lokal tedbirler alıyoruz. Örneğin, dün İstanbul'da yaklaşık bin suç işlendi. İstanbul'da kayıtlı 600 bin Suriyeli göçmen var. Kayıtlı olmayan Suriyeliler ile diğer yabancı uyrukluları saymıyorum."
Çalışkan, İstanbul'a geçmiş dönemde yılda ortalama 12 milyon turist geldiğini, terör olaylarının ardından bu sayının azaldığını, alınan emniyet tedbirleri ve terör olaylarının azalmasının ardından turizmin normale dönmeye başladığını bildirdi.
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Faruk Aşıcıoğlu ise şu anda eğitim gören öğrencilerin çok şanslı olduğuna dikkati çekerek, "Bulunduğumuz kurumun 36 yıllık bir geçmişi var. Türkiye'de ilk ve tek olan bir okul. Yeri doldurulamamış ve bundan sonra da doldurulması zor bir eğitim kurumundasınız. Ülkenin geleceğinde etkisi olan birçok kişi bu okulda eğitim aldı. Mustafa Çalışkan da buna bir örnektir." dedi.
Dersin sonunda Prof. Dr. Aşıcıoğlu, katılımından dolayı teşekkür ettiği Çalışkan'a, yüksek lisans eğitimi sırasında 70 puan aldığı bir sınav kağıdını ve Osmanlı kadırgası figürünün yer aldığı kabartma resmi takdim etti.
AA