30 yıl sonra

M. Ali Köseoğlu

 

Konya Konya olalı böyle etkinlikler dizisi görmemiştir…

20-26 Mayıs tarihleri arasında Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün himayesinde gerçekleştirilen “Vefatının 30. Yılında Necip Fazıl Kısakürek’i Anma Etkinlikleri”nden söz ediyorum.

Konya Valiliği ve Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yükü omuzladığı, Selçuklu Meram Karatay belediyelerinin, Selçuk, Necmettin Erbakan, KTO Karatay ve Mevlana üniversitelerinin, Konya Ticaret Odası, Ticaret Borsası ve Sanayi Odası’nın da organizasyonda rol oynadığı bu programlar dizisi, Konya’nın hafızasına Üstadı yeniden ‘altın harflerle’ kazıdı.

***

Necip Fazıl Kısakürek Sempozyumu, 30 Kitap 30 Konuşmacı Konferansları, N. Fazıl’la Bir Asır Sergisi, N. Fazıl Okuyoruz Toplu Okuma Etkinliği, Sinema günleri, yarışmalar, konserler…

Her biri çok değerli isimlerin Konya’ya geldiği, hem Necip Fazıl’a dair düşüncelerini aktardığı hem de programları takdir ederek, Konya’yı gözlerinde bir kez daha büyüttükleri örnek bir çalışma…

***

Önceki gün bu programların kapanış konferansı Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu tarafından ‘Türkiye'nin Stratejik Ufku ve Büyük Doğu’ başlığı altında verildi. Konferans öncesi Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan ‘Üstat’ belgeselini izledik…

Eski Bakan Sami Güçlü’den bakan yardımcıları Orhan Erdem ve Halil Etyemez’e, Vali Aydın Nezih Doğan’dan kaymakamlara, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’ten ilçe belediye başkanlarına, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sorgun’dan Konya milletvekillerine, rektörlere, rektör yardımcılarına, hocalara ve öğrencilere kadar salon hınca hınç doluydu.

Tam da bu titizlikle örülmüş programlar dizine yakışır bir şekilde…

*** 

Bakan Davutoğlu, Necip Fazıl’ı anlatırken, onun tek başına bir mücadelenin kahramanı olduğunu söylüyor.

Bugün ‘kim var’ denildiğinde ‘sağına ve soluna bakmadan ben varım’ diyebileceklerin olduğunun altını çizerek geçmişte Necip Fazıl’a ‘neo Müslüman’, bugün de kendilerine ‘neo Osmanlı’ denildiğini hatırlatıyor…

Şunları söylüyor:

Eyvallah mademki üstada Neo Müslüman demişler. Bize de Neo Osmanlı denilmesi bir şereftir. Ne o Neo Müslüman diye anılmaktan rahatsız oldu, ne biz tarihimizle birlikte anılmaktan rahatsız olduk. Böyle bir rahatsızlık söz konusu değil ama başına neo koymaya, ekler koymaya, Frenkleştirmeye ihtiyaç olmadan söylüyoruz. Biz o kadim geçmişin, kadim kimliğin bugünkü temsilcileriyiz ve bununla gurur duyuyoruz.

***

Başta özel teşekkürler ediyoruz…

Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’e bu kıymetli programlar dizisini himayesine aldığı için…

Eski Bakan Sami Güçlü’ye…

Vali Aydın Nezih Doğan’a…

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’e…

Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Köseoğlu’na…

Ve yine teşekkür ediyoruz:

Bakanlarımız Beşir Atalay, Ahmet Davutoğlu, Nabi Avcı’ya…

Eski bakan Ömer Dinçer ve Necip Fazıl’ın oğlu Mehmet Kısakürek’e…

Bakan Yardımcımız Orhan Erdem’e, İl Kültür Müdürü Mustafa Çıpan’a, Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mücahit Sami Küçüktığlı’ya ve İl Milli Eğitim Müdürü Mukadder Gürsoy’a…

Üniversitelerimizin rektör, dekan ve hocalarına…

***

Programlar boyunca TYB Konya Şubesi’den arkadaşlarımızın da stratejik desteklerinin altını çizmem lazım: Duran Çetin, Saffet Yurtsever, Osman Bozdemir, Vural Kaya, Abdullah Harmancı, Hakkı Biçer, Caner Arabacı, Fatih Özkafa, İbrahim Demirci gibi ‘bizden’ isimler, bu değerli proje için omuz verdiler.

***

Bu vesileyle vefatının 30. yılında Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle anıyorum. Ve dilimde ondan şu mısralar:

Ne görsem ötesinde hasret çektiğim diyar.

Kavuşmak nasıl olmaz mademki ayrılık var.

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.