TBMM (AA) - Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Toplam içme suyu alacağımız yıllara yaygın olarak yaklaşık 4 milyar lira, 2016 tahsilatı ise 409 milyon lira. Bunu özellikle takip ediyoruz. Bazı belediyeler bunu ödemiyor. Belediyelerde ödememe alışkanlığı var." dedi.
Bakanlığının 2017 bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Eroğlu, Yeşil Yol Projesi'nin yaylaları birleştiren mevcut yolların düzenlenmesi olduğunu belirtti.
Proje kapsamındaki güzergahın yukarı kısımlarında zaten ciddi miktarda ağacın bulunmadığına dikkati çeken Eroğlu, "Biz dedik ki 'Aşağı yukarı 6,5-7 metrelik yol yapalım, sadece geliş gidiş. Etrafını ağaçlandıralım. Baştan aşağı yaylalara ulaşan, turistlerin de rahatça geçebilecekleri bir yol haline gelsin.' Meselenin özü budur. Hatta 130 kilometre yol güzergahının 57 kilometresi ormanlık alandan geçmiyor zaten. Bugüne kadar 204 adet ağaç kesilmiş, bunun miktarı da 91 metreküptür." ifadesini kullandı.
Eroğlu, "yeşil yol" yapılacak Rize'nin İkizdere ilçesi Diktaş Mevkisi'nde 2015 yılında 3 bin, 2016'da 11 bin olmak üzere toplam 14 bin fidanın yol kenarına dikildiğini bildirdi.
"Ormanı kesip fidan dikemezsiniz" yorumları üzerine Eroğlu, o güzergahta orman olmadığını vurguladı.
Erozyonla ilgili çalışmalar hakkında da bilgi veren Eroğlu, "41 yılda 565 bin hektar alanda çalışma yapılmış. Biz 14 yılda 988 bin hektar alanda, 41 yılda yapılanın iki katını yapmışız." diye konuştu.
- "Dışarıdan fidan alımını reddediyorum"
Eroğlu, dışarıdan fidan alımı konusunda bir soruya, "Dışarıdan fidan alımını ben de reddediyorum, çok yanlış bir şey. Bu maksatla biz, alım garantili fidan üretimi ve Sakarya'da Fidan ve Süs Bitkileri Borsası kurduk. Maalesef 2015 yılında 82 milyon dolar ithalata harcanmış. Belediyeleri ikaz ettik hatta belediyelere inadına ücretsiz fidan veriyoruz." yanıtını verdi.
- "653 atık su arıtma tesisimiz var"
Atık su arıtma tesisi sayılarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Eroğlu, İSKİ Genel Müdürlüğü görevinde bulunduğu dönemde İstanbul'daki atık suların sadece yüzde 4,5'inin toplandığını, geri kalanının derelerden denizlere rastgele boca edildiğini vurguladı.
Eroğlu, şu anda 653 arıtma tesisi olduğunu ve hizmet edilen nüfusun da yüzde 79'a çıktığını bildirdi.
Bakanlık olarak, Ergene Havzası'ndaki bütün atık su arıtma tesislerini yaptıklarını belirten Eroğlu, bunların 10'unun bittiğini, 3 tanesinin de yıl sonunda bitirileceğini aktardı.
Uludağ'ı korumanın görevleri olduğuna dikkati çeken Eroğlu, "Buradaki çalışmalardan birisi kaçak yapılar. Başta kendi bakanlığımın yapıları DSİ, Doğal Koruma Milli Parkları hatta Milli İstihbarat Teşkilatını ve kaçak otellerin hepsini yıkarak, yıkmayanları teslim alarak muhteşem bir dönüşüm yaptık. Orada orman köşkleri yaptık, kamp alanlarında küçük orman evleri kurduk, yollarını yapıyoruz, alt yapılarını yapıyoruz." ifadesini kullandı.
Buradaki ormanlık alanda ruhsatsız ocakların bulunduğuna ilişkin bir soru üzerine Eroğlu, ormanlık alanda ruhsatsız ocak olamayacağını, ruhsat almayan hiç kimsenin ormana giremeyeceğini, girmesi halinde Orman Kanunu'na göre her şeyine el koyabileceklerini belirtti.
Eroğlu, Bursa'daki su sorununa da çözüm bulduklarını söyledi.
- "Nükleer enerji en çevreci enerjidir"
Nükleer tesislerle ilgili İğneada'daki milli parkta herhangi bir izin talebi olmadığına değinen Eroğlu, "Türkiye enerjide dışa bağımlı. Dolayısıyla bu bağımlılığı azaltmak, arz güvenliği, enerji çeşitliliği şarttır, elzemdir, yapılacaktır. Nükleer enerji en çevreci enerjidir. Şu anda Fransa da enerjisinin yüzde 80'ini nükleer enerjiden karşılıyor. Hatta şehrin içinde. Bütün ABD, Almanya..." diye konuştu.
Artvin Cerattepe'deki çalışmalara ilişkin soruları yanıtlayan Bakan Eroğlu, "Bu işletmenin açık değil, galeri olmasını talep ettik. İşletmesini de orada yapmayacak. Onu taşıyarak Burdur'daki kendi mevcut tesislerinde yapacaktı. 'Yol da yapma' dedik. Artvin ormanları önemli. Teleferik yapacak. Biz sadece galeri dediğimiz tünellere giriş arzı ve teleferiğin ayakları için yer veriyoruz. Dünyada belki en çevreci işletme olacak. Elbette biz de çevreyi koruyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Milletvekillerinin konuya ilişkin bilim adamlarınca hazırlanan bilirkişi raporları olduğunu belirtmesi üzerine Bakan Eroğlu, "Ben de bilim adamıyım. Ben bunu çok inceledim. Açık işletmeyi yasakladık, yol açılmasını yasakladık, tamamı teleferikle." dedi.
Eroğlu, kuzey ormanlarıyla ilgili bir soru üzerine de ormanlık alanlarda kesinlikle yapılaşma olmadığını, yol için izin verildiğini ve kesilen fidanların 5 katı kadar ağaçlandırma yapıldığını vurguladı.
Orman köyü ve mahallelerinin sayıları hakkında da bilgi veren Eroğlu, 22 bin 343 orman köyü ve mahallesi bulunduğunu dile getirdi. Orman ve Köy İlişkileri (ORKÖY) olarak orman köylülerine 2016 yılında 108 milyonu kredi, 24,4 milyonu hibe olmak üzere 132 milyon lira verdiklerini aktardı.
Gelir getirici tür ağaçlandırmasının uygulanmasıyla ilgili Eroğlu, orman köyüne en yakın ormanlık alanda gelir getirici türleri diktiklerini, bakım ve masraflarının 3 yıl boyunca bakanlığa, gelirinin ise 49 yıl vatandaşa ait olacağını, buraları da kura yöntemiyle parsellediklerini söyledi.
Jeotermal suların mutlaka denetim altına alınması gerektiğini de vurgulayan Eroğlu, seracılıkta ve şehrin ısıtmasında kullanılmasının önemine dikkati çekti.
- "Her yerde izin vermiyoruz"
İzmir'de maden izinlerinin verilmesine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Eroğlu, "İzmir'de bin 884 hektar alanda maden izni mevcut ama ormanlık alanı binde 4. Coğrafi bilgi sisteminde bakıp, hassasiyetle izin veriyoruz. Her yerde izin vermiyoruz." ifadesini kullandı.
Eroğlu, Belediye Yerleşimi Olan Yerleşim Yerlerine İçme Kullanma ve Endüstri Suyu Kanunu'nun İstanbul, Ankara, İzmir ve nüfusu 100 binden büyükşehirlere su teminine dair hükmüne ilişkin, şunları kaydetti:
"Geçmişte devlet, bunu büyükşehirlere adeta devletin bir yardımı olarak düşünmüş ama biz bunların parasını almaya başlıyoruz. İlk önce ben DSİ Genel Müdürü olduğum zaman büyükşehirle Sazlıdere Barajı'nın tahsilatı konusunda kavga ettik, mahkemelik olduk. Neticede Sazlıdere Barajı'nın geri ödemesinden şu anda Maliyeye paraları yatırdı. Melen Barajı'ndan da 400 milyon lirayı büyükşehir belediyesinden tahsil ettik. Toplam içme suyu alacağımız yıllara yaygın olarak yaklaşık 4 milyar lira, 2016 tahsilatı ise 409 milyon lira. Bunu özellikle takip ediyoruz. Bazı belediyeler bunu ödemiyor. Belediyelerde ödememe alışkanlığı var."
Daha sonra Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü, DSİ Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve Türkiye Su Enstitüsünün bütçesi oylanarak kabul edildi.
(Bitti)
AA