İSTANBUL (AA) - KAAN BOZDOĞAN- Üsküdar merkez pazarda iki kadın hırsız, tezgahının arkasına yanaştıkları pazarcı kadının çantasındaki 20 bin liranın yanı sıra en kıymetli aile yadigarını da çaldı.

Geçen hafta, Üsküdar'daki merkez pazarda tezgah sahibi kadın pazarcının içi para dolu çantası çalındı. Bir iş yeri güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, iki kadın şüpheli yanaştıkları tezgahın arkasındaki çantayı alarak uzaklaşıyor.

Polisin görüntülerden şüphelilerin kimliğini tespit etmeye çalıştığı olayın mağduru 66 aşındaki Hamide Tarlabaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 20 yıldır pazarda pijama ve gecelik sattığını, ilk kez böyle bir olayla karşılaştığını söyledi.

Çantanın içinde 3 günlük kazancı ile emanet paraların bulunduğunu belirten Tarlabaşı, hırsızların kendisin takip etmiş olabileceğini ifade etti.

Olayın meydana geldiği 29 Kasım Cuma günü yağmur yağdığını, bir ara çantayı tezgahın arkasına bıraktığını anlatan Tarlabaşı, şöyle konuştu:

"Esnaf arkadaş geldi. Bazı esnaf arkadaşlar kiralarını bana vermişti. Bazı arkadaşların kiralarını alıyorum, onları başka pazarda sahiplerine veriyorum veya banka aracılığıyla gönderiyorum. Adamcağız bana parayı uzattı. 'Hadi abla görüşürüz' dedi. Parayı aldım, çantaya koymak için arkamı döndüm, çanta yok. 'Allah'ım koca çanta nereye gider' diyorum. Komşulara 'Çantayı siz mi aldınız' dedim. Yok, bulamadım çantamı. Büyük bir çanta, cüzdan değil yani."

- "Hırsızlık anı güvenlik kamerasına yansıdı"

Bir işyeri kamerasında hırsızların çantayı nasıl çaldığını gördüklerini belirten Tarlabaşı, "Yanda bir kamera var, o beni görüyor. Benim tezgahta olmamam mümkün değil. Ama görüntülerde görüyorum, giriyorlar ben hiç görünmüyorum. Neredeyim, nasıl olurum. Bazen lavaboya falan gidiyoruz, ama çantayı bırakıp gitmem. Çantamı alıp giderim. Benim burada olmam lazım. Beni ne yaptılar da hiç görünmüyorum bilemiyorum." dedi.

Çantanın içinde yaklaşık 20 bin lira olduğuna dikkati çeken Tarlabaşı, "Çalanlar o çantanın içerisinde o kadar para olduğuna şaşırmışlardır. İçinde tam olarak ne kadar olduğunu söylemek istemiyorum. Çocuklarımın da içinde ne kadar para olduğundan haberi yok. Çocuklar 'anne ne yaptın, bu para neydi' diye sormasınlar diye net meblağ söylemedim." ifadesini kullandı.

Bir arkadaşının kendisine şaka yaptığını sandığını belirten Tarlabaşı, kendisiyle birlikte pazarda çalışan oğlu Sertaç'ı telefonla arayarak çantanın çalındığını ilettiğini dile getirirken, bundan sonra emanet para almayacağını söyledi.

"Artık akıllandım." diyen Tarlabaşı, emniyete konuyla ilgili başvuruda bulunduğunu, ancak paraların sahiplerinin olaydan habersiz olduğunu ifade etti. Tarlabaşı, "Onlara söylemeyeceğim. Kredi çekip ödeyeceğim. İnsanlar bana güvenip emanet etmişler. Ben 'Senin paran çalındı' desem inanası gelmez." diye konuştu.

- Ölen annesinden yadigar küpe de çalınmış

Olayın kendisini derinden üzdüğünü, çantanın içerisinde nakit paranın yanı sıra ölen annesinden yadigar kalan manevi eşyaların bulunduğunu belirten Tarlabaşı, şunları kaydetti:

"O gün akşam 23.30'a kadar pazara gelip dolaştım. Çöpçülere, 'Siz süpürüyorsunuz, çantamı bulursanız haber verin' dedim. Çalanlar kimliklerimi falan ne yapacak, atıyorlar. Süpürürseniz görürseniz çantamı ne olur bilgi verin dedim. Hiç değilse 'Kimliklerimi kurtarayım' dedim. O manevi eşyaların da hepsi gitti maalesef. Çok üzüldüm. Anneciğim ölmeden önce küpelerini verdi bana. Çantama koymuştum, orada duruyordu. Çok değer verdiğim, önem verdiğim çok önemli şeyler vardı."

Yeni çantasını boynuna asarak çalışan Tarlabaşı, şüphelilerin yakalanarak ceza almasını beklediğini sözlerine ekledi.