KAHİRE (AA) - Mısır yönetimi, Etiyopya tarafından Nil Nehri üzerinde inşa edilmekte olan Hedasi Barajı konusunda Mısır, Sudan ve Etiyopya arasında bir an önce üçlü anlaşma yapılmasını istedi.

Mısır resmi ajansı MENA'nın haberine göre, Arap Parlamentosunun bugünkü oturumunda konuşan Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, Washington'da gelecek ay düzenlenmesi planlanan Hedasi Barajı toplantısında Mısır'ın Nil suları üzerindeki haklarının garanti altına alınacağı bir üçlü anlaşma yapılmasını arzu ettiklerini söyledi.

ABD yönetiminin "Hedasi Barajı konusundaki görüşmelerde yaşanan tıkanıklığın giderilmesi amacıyla 6 Kasım'da bir toplantı yapılması çağrısında bulunduğunu" aktaran Şükri, Kahire'nin baraj konusunda sabit bir tutum ve irade sergilediğini ifade etti.

- Ne olmuştu?

Mısır, Sudan ve Etiyopya arasında Hedasi Barajı konusunda 6 Ekim'de yapılan toplantıda, Mısır'ın uluslararası ara bulucu talep etmesi üzerine görüşmeler tıkanmıştı.

Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, 22 Ekim'de Etiyopya Halkların Temsilcileri Meclisinde yaptığı konuşmada, "Mısırlı kardeşlerimizden gelen askeri tehdide ve onların asılsız korkularına bakmaksızın barajın inşasına devam edeceğiz. Kendimizi savunacak yeterliliğe sahibiz ama savaş bir çözüm değil." demişti.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından aynı gün akşam saatlerinde yapılan yazılı açıklamada, Ahmed'in ifadelerinin büyük bir üzüntü ve endişeyle takip edildiği belirtilmişti.

- Su savaşından endişe ediliyor

Etiyopya'nın, 2011'de Nil'in iki kolundan Mavi Nil'in yatağını değiştirerek Hedasi Barajı'nın inşasına başlamasıyla bölge ülkeleri arasında nehir suyunun kullanımı konusunda tartışmalar gündeme gelmişti.

Kahire yönetimi, Hedasi Barajı'nın, Mısır'ın tek su kaynağı durumundaki Nil Nehri'ndeki payına olası olumsuz etkilerinden endişe ederken, elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 90'ını hidroelektrik santrallerinden sağlayan Etiyopya ise Hedasi Barajı'yla enerji üretimini artırmayı amaçlıyor.

Özellikle Mısır ve Etiyopya tarafından yapılan sert açıklamalar, barajın iki ülke arasında "su savaşına" yol açabileceği endişelerini artırıyor.