Milli Savunma Üniversitesinde mezuniyet töreni

Milli Savunma Üniversitesinde mezuniyet töreni

Milli Savunma Bakanı Canikli: (2)- "Zeytin Dalı Harekatı'nın kara harekatı kısmında sarf edilen mühimmatın yüzde 91'i yerli ve milli mühimmattır. Bu mühimmatın da 97’sini milli imkanlarla üretme imkan ve kapasitesine sahibiz. Aynı şekilde hava harekatında

İSTANBUL (AA) - Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, "Zeytin Dalı harekatının kara harekatı kısmında sarf edilen mühimmatın yüzde 91'i yerli ve milli mühimmattır. Bu mühimmatın da 97’sini milli imkanlarla üretme imkan ve kapasitesine sahibiz. Aynı şekilde hava harekatında kullanılan mühimmatın yüzde 98'ini kendi imkanlarımızla üretebiliyoruz." dedi.

Canikli, Milli Savunma Üniversitesi Harp Enstitüleri Karargah Subaylığı 1. Dönem Eğitimi Mezuniyet Töreni'nde, Türkiye'nin yer aldığı coğrafya itibarıyla her zaman güçlü olmak zorunda olduğunu, günümüz savunma ve güvenlik politikalarının artık sadece kriz yönetiminden ziyade, risk yönetimi etrafında şekillendiğini anlattı.

Bu nedenle her an hazırlıklı her an tetikte ve sürekli değişen şartlara uyum sağlanması gerektiğini dile getiren Canikli, "Fırat Kalkanı Harekatı'nda bu duruma bir kez daha şahit olduk. Oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna büyük bir darbe indirdik, indirmeye de devam ediyoruz. Şimdi Zeytin Dalı harekatı ile tüm dünyaya bir kez daha göstermeye devam ediyoruz. Bu harekatlarda görüldü ki böylesine çetin coğrafyada özgür kalabilmek için modern harp silah ve araçlarına sahip olmak son derece önemlidir." diye konuştu.

Hükümetin silah, araç ve gereç ve mühimmatın millileştirilmesi, yerlileştirilmesi için gereken her türlü kararlık ve hassasiyeti gösterdiğini vurgulayan Canikli, askeri personelin niteliği, disiplini, kapasitesi ve motivasyonunun çok büyük önem arz ettiğini belirterek, personel kalitesinin her türlü iç ve dış tehdide karşı caydırıcılık noktasındaki en büyük silahlardan biri olduğunu söyledi.

Gelecekte Türk Silahlı Kuvvetlerine hizmet edecek kaliteli ve nitelikli subay ve astsubayların Milli Savunma Bakanlığına bağlı Milli Savunma Üniversitesi çatısı altında yetiştirildiğini aktaran Canikli, "Cumhuriyetimize, demokrasimize, milli egemenliğimize, bayrağımıza, milli değerlerimize ve ezanımıza karşı gerçekleştirilen ancak demokrasi ve vatan sevdalılarının 'dur' dediği 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra hükümet olarak bir çok tedbir aldık. Alınan tedbirlerden bir tanesi de Milli Savunma Üniversitesinin oluşturulması oldu." ifadelerini kullandı.

Verilen eğitimlerin niteliğine değinen Canikli, şöyle devam etti:

"Harp okullarına müracaat eden öğrenci sayısı 2016 yılında 108 bin iken 2017 yılında yaklaşık 4 kat artış göstererek 406 bin kişiye ulaşmıştır. Şu an itibariyle toplam 6 bin 282 askeri öğrenci eğitim görmektedir. Ayrıca 23 dost ve müttefik ülkeden 740 misafir askeri öğrenci de MSÜ bünyesinde eğitim görmektedir. Harp Enstitülerinde 291’i Türk 15’i yabancı olmak üzere toplam 306 subay ve ast subay eğitim görmekteydi. İkinci dönem eğitimlerde 12 Mart-20 Temmuz tarihleri arasında icra edilecektir."

- Sosyal medya uyarısı

Canikli, özellikle sosyal medyada harekatı itibarsızlaştırmaya yönelik birçok operasyon yapılmaya çalışıldığına dikkati çekerek, alınan tedbirlerle bu yalan bilgilerin kısa sürede ortaya çıkarılıp deşifre edilerek bütün dünyaya duyurulduğunu ifade etti.

Yapılan yalan paylaşımlara asla itibar edilmemesini isteyen Canikli, "Bu operasyon ve diğer bütün operasyonlar sırasında tüm milletler ve tarih şahittir ki binlerce yıllık maziye sahip şanlı ordumuz asla ve asla hiçbir masuma ve mazluma elini sürmemiştir. Bu nedenle özellikle sosyal medya platformlarındaki bu haberlere, asılsız ve gerçek dışı fotoğraflara asla itibar etmemeliyiz. Bu alçaklara, terör sevicilerine, kaostan beslenenlere asla prim vermemeliyiz. Sosyal medyada olanlara asla prim vermemeliyiz." değerlendirmesini yaptı.

Operasyonda kullanılan mühimmata da değinen Canikli, "Zeytin Dalı Harekatı'nın kara harekatı kısmında sarf edilen mühimmatın yüzde 91’i yerli ve milli mühimmattır. Bu mühimmatın da 97'sini milli imkanlarla üretme imkan ve kapasitesine sahibiz. Aynı şekilde hava harekatında kullanılan mühimmatın yüzde 98'ini kendi imkanlarımızla üretebiliyoruz." dedi.

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu ise Türkiye'nin güvenli olabilmesi, karada, havada, denizde güçlü olmasını zorunlu kıldığını vurguladı.

15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında özellikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin kurmay subay sayısında önemli düşüş yaşandığını belirten Afyoncu, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin en büyük yara aldığı yer burasıydı. 2006-2016 yılları arasında Harp Akademilerinde kurmaylık eğitimi alan subayların yüzde 70'i ordumuzdan ihraç edilmiştir. Hava Harp Akademisindeki 12 öğretmen subayın 12’sinin de ihraç edildiği yapının ne derece dejenere edildiğini gösteriyor." dedi.

Afyoncu, en önemli amaçlarının milli değerlere ve demokrasiye bağlı, ülkesi için her türlü fedakarlığı yapacak kurmay subaylar yetiştirmek olduğunu sözlerine ekledi.

(Bitti)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :