BERLİN (AA) - Almanya'da Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü tarafından 2001'de öldürülen Süleyman Taşköprü'nün kardeşi Osman Taşköprü, cinayetten sonra Alman polisi ve devleti tarafından suçlandıklarını söyledi.

Taşköprü, Hamburg'da manavlık yapan ağabeyi Süleyman Taşköprü'nün 27 Haziran 2001'de NSU üyelerince öldürülmesinden sonra yaşadıklarını ve Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde devam eden davadan beklentilerini AA muhabirine anlattı.

Aşırı sağcı terör örgütü NSU'nun cinayetlerinin unutulmaması için değişik anma faaliyetlerinin yapılmasının önemine işaret eden Taşköprü, "Bazı etkinlikler yapıldığı zaman akılda kalır. Etkinlikler yapılmadığı sürece kimse hatırlamaz." dedi.

Taşköprü, ağabeyinin cinayete kurban gitmesinin ardından geçirdikleri süreci ise şöyle dile getirdi:

"O zamanlar farklı boyutlarda Alman devletinden, halkından, polisinden hep aynı şekilde suçlandık. Yabancı düşmanlığı olduğuna dair araştırmalar yapılmadı, söylenmedi, konuşulmadı. Hep bizim üzerimize geldiler bir şekilde."

- "Aynı masada oturduk, sözünü tutmadı"

Yanlış suçlamalara rağmen polisin kendilerinden şimdiye kadar özür dilemediğini dile getiren Taşköprü, "Ne polis mektupla özür diledi ne de telefon açtı. Hamburg polisi bir kere bile gelmedi." ifadesini kullandı.

NSU'nun 2011'de ortaya çıkmasının ardından 2012'de Almanya Başbakanı Angela Merkel'in kendilerini Berlin'e davet ettiğini anımsatan Taşköprü, "Aynı masada oturduk. Bize 'Olayı tamamen aydınlatmak istiyoruz.' dedi. O zamanlar bana verdiği bu söz tutulmadı. Halen de aynı şekilde sözünü yerine getirmedi." diye konuştu.

- "NSU davasından fazla beklentim yok"

Taşköprü, Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 4 yıldan bu yana devam eden ve sona yaklaşılan NSU davasından neler beklediğine ilişkin soruya da "NSU davasından fazla bir beklentim yok çünkü gerçekler aydınlatılmıyor. Hep saklanıyor, gizleniyor. Her konuda gizlendiği gibi hala gizleniyor. Benim fazla bir beklentim yok o mahkemeden." yanıtını verdi.

- NSU'nun ortaya çıkışı

Almanya'da, 2000-2007 yıllarında 8'i Türk 10 kişiyi öldürmek, bombalı saldırlar yapmak ve çok sayıda soygun gerçekleştirmekle suçlanan NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı.

NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, terör örgütü üyelerinin intihar ettiği öne sürülmüştü.

Mayıs 2013'ten bu yana Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde görülen davada NSU terör örgütü üyesi olmakla yargılanan Beate Zschaepe, NSU üyelerinin son kullandıkları hücre evini ateşe verdikten birkaç gün sonra polise teslim olmuştu.

Davada, NSU terör örgütünün hayattaki tek üyesi Zschaepe ile örgüte yardım ve yataklık yapan 4 kişi yargılanıyor.

NSU terör örgütü 10 cinayet, 2 bombalı saldırı ve 15 banka soygunundan sorumlu tutuluyor.

AA