Meclisin bütçe maratonu sona eriyor

Meclisin bütçe maratonu sona eriyor

Başbakan Yardımcısı Şimşek: (2)- "Topladığımız her 100 liralık verginin 22 lirasını 80 milyonun eğitimine harcıyoruz. Her 100 liralık verginin 21 lirasını sağlığa, 14 lirasını yatırımlara harcıyoruz. Vergileri milletten topluyoruz, millet için harcıyoruz"

TBMM (AA) - Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "Topladığımız her 100 liralık verginin 22 lirasını 80 milyonun eğitimine harcıyoruz. Her 100 liralık verginin 21 lirasını sağlığa, 14 lirasını yatırımlara harcıyoruz. Vergileri milletten topluyoruz, millet için harcıyoruz." dedi.

Şimşek, TBMM Genel Kurulunda, 2018 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerindeki son konuşmalarda söz aldı.

Bütçe müzakereleri boyunca, Türkiye’nin borcunun yüksek olduğu iddiasının sık sık dile getirildiğini belirten Şimşek, Türkiye’nin borcunun yüksek olmadığını söyledi. Şimşek, Türkiye’de tüm kesimlerin, vatandaşların, şirketlerin, finans sektörünün, devletin toplam borcunun milli gelire oranının yüzde 144 olduğunu, gelişmekte olan ülkelerde ise bunun 219 olduğunu vurguladı.

Dolayısıyla Türkiye’de iddia edildiği gibi borç oranının yüksek olmadığını dile getiren Şimşek, "2002 yılında toplam dış borç faiz ödemesinin milli gelire oranı 1,9 iken 2017’nin üçüncü çeyreği itibarıyla bu oran yüzde 0,7'dir. Dolayısıyla yönetilebilir bir borçtur. Özel sektörün kur, döviz riskini daha iyi yönetilebilmesi için makro ihtiyati bir reformu bu hafta içinde veya önümüzdeki hafta içerisinde hayata geçireceğiz. Biz sorunlara karşı duyarlıyız, gerekeni yapıyoruz." dedi.

Şimsek, son birkaç yıldır yaptıkları vergi düzenlemeleriyle borçla değil öz kaynakla finansmanı teşvik ettiklerine vurgu yaptı.

- "Aralık ayından itibaren enflasyon düşmeye başlayacaktır"

Enflasyonun iyileşme ihtiyacı olan diğer önemli bir alan olduğuna işaret eden Şimşek, 2016 Kasım ayında yüzde 7 düzeyinde seyreden tüketici enflasyonunun, aralık ayından itibaren yükselişe geçtiğini ve bu sene çift haneye ulaştığını, bu gelişmede döviz kuru, petrol fiyatlarındaki yükseliş ve gıda fiyatlarındaki baz etkisinin belirleyici olduğunu kaydetti. Şimşek, "İnanıyorum ki enflasyonda en kötü geride kalmıştır. Aralık ayından itibaren enflasyon düşmeye başlayacaktır." dedi.

Şimşek, hükümetin gıda fiyatlarındaki katılığı azaltmak için gıda komitesi üzerinden çok güzel çalışmalara imza attığını ve ekim ayı başında bu çalışmaların bir çoğunu hayata geçirdiklerini, Merkez Bankasının da üzerine düşeni yaptığını ve yapacağını söyledi.

Ekonomiyi şoklara karşı dirençli kılan sağlam makro temellerin olduğunu belirten Şimşek, şöyle devam etti:

"Örneğin bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranı ekim itibarıyla yüzde 17 civarındadır. Bu küresel alımlara göre iki kattan fazladır. Aktif kalitesi son derece yüksektir. Tahsili gecikmiş alacakların toplam kredilere oranı yüzde 3 civarındadır. Avrupa Birliğinde bile yüzde 5 civarındadır.

Sektör, 2002 sonrasında asli işlevine dönmüştür. Firmalara kredi vermeye başlamıştır. Kredilerin gayri safi yurt içi hasılaya oranı yüzde 13'lerden neredeyse yüzde 70 civarına ulaşmıştır. Biz, geçen sene hazine destekli kredi garanti sistemiyle bu süreci daha da başarılı kıldık. KOBİ'lere kredi imkanı sunduk. 202 bin firmaya kredi kullanımının önünü açtık"

Türkiye ekonomisinin diğer sağlam tarafının ise güçlü kamu maliyesi olduğuna dikkati çeken Şimşek, son 15 yılda yürütülen mali disiplin sayesinde bütçe açıklarının çift haneden geçen sene yüzde 1,3'e bu sene reel ekonomiyi desteklemek için yüzde 2'nin bir miktar üzerine çıkmışsa da bunu tekrar yüzde 2'nin altına düşüreceklerini ve bu konuda kararlı olduklarını vurguladı.

Şimşek, şu anda Türkiye'nin bütçe açığının da gelişmekte olan ülkelerin yarısından daha az olduğunu, devletin borcunun, gelişmekte olan ülkelerde ortalamanın yüzde 47'si, Türkiye'de ise yüzde 28,5'i olduğunu söyledi.

- "Türkiye'de şu anda reel faiz oldukça düşüktür"

Son 15 yıldaki faiz yükünün önemli ölçüde azaltılmış olmasını en önemli kazanç olarak niteleyen Şimşek, "Bu çok önemlidir. Türkiye'de şu anda reel faiz oldukça düşüktür. Biz geldiğimizde reel faiz yüzde 25'in üzerindeydi. Yüzde 25'in üzerinde reel faizden bahsediyoruz. Faiz harcamalarının GSYH içindeki payı 15 yıl önce yüzde 14,4’ken 2018’de yüzde 2,1 olacak. Benzer şekilde 2018 yılında bütçenin sadece yüzde 9,4’ü faize gidecek. Oysa 15 yıl önce bu oran yüzde 43'ün üzerindeydi. Topladığımız her 100 liralık verginin 22 lirasını 80 milyonun eğitime harcıyoruz. Her 100 liralık verginin 21 lirasını sağlığa, 14 lirasını yatırımlara harcıyoruz. Vergileri milletten topluyoruz, millet için harcıyoruz. Çiftçimize, reel sektöre, emekçilerimize hiçbir çalışanımızı, emeklimizi son 15 yılda enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Başbakan Yardımcısı Şimşek, Türkiye'nin ekonomisinin temellerinin sağlam olduğunu belirterek, "Sağlam olmasaydı yakın coğrafyamızda bu kadar şok olacak, Türkiye'de hain bir darbe girişimi olacak, terör örgütlerinin tamamı Türkiye'ye musallat olacak ve biz bu rakamlardan bahsedeceğiz öyle mi? Mümkün değil. Türkiye'nin temelleri sağlam. Birçok iç ve dış şoka karşı dayanıklılığını kanıtlamıştır." dedi.

Hiç karamsarlığa yer olmadığını vurgulayan Şimşek, Türkiye'nin temellerini daha da sağlamlaştıracaklarını, önümüzdeki dönem ekonominin dayanıklılığını daha da artırarak, yüksek katma değerli güçlü büyüme hedefini yakalamak için reform yapacaklarını söyledi. Şimşek, "İşsizlik oranını kalıcı olarak düşürmek, fiyat istikrarını sağlamak, cari açığı daha sürdürülebilir düzeylerde tutmak için yapısal reformları kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu konuda hükümetimizin iradesi güçlüdür." dedi.

- "Eğitimde çok mesafe katettik.

Şimşek, yapısal reformlarda ilerleme sağladıklarını ve bundan sonra da sağlayacaklarını vurguladı. Şimşek, Türkiye'nin insani gelişme endeksinde 188 ülke arasında 71'inci, Dünya Bankası iş yapma kolaylığı endeksinde ise 190 ülke arasında 60'ıncı sırada yer aldığını ama kendilerinin buraları beğenmediğini, yeterli görmediğini o nedenle reform yapacaklarını ve Türkiye'yi sınıf atlatacaklarını söyledi.

Birçok alanda reform yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini vurgulayan Şimşek, eğitimde çok mesafe kat ettiklerini, eğitim harcamalarının bütçedeki payını ikiye katladıklarını, Türkiye'de eğitim harcamalarının milli gelire oranını yüzde 6'nın üzerine çıktığını, OECD'de ortalamanın yüzde 5,1 olduğunu belirtti.

Eğitimde yapılan reformları anlatan Şimşek, önümüzdeki dönemde öğretmenleri yeniden eğiteceklerini, mesleki ve teknik eğitimin payını arttıracaklarını, özel sektöre teşvik ve destek vereceklerini, okul öncesini yaygınlaştıracaklarını ve yoğun yabancı dil eğitimine öncelik vereceklerini bildirdi.

Türkiye'nin nüfusunun, genç ve çalışma çağındaki nüfusun hızla arttığını, bunlara da işin lazım olduğunu belirterek, bunun için reformlar yaptıklarını dile getiren Şimşek, "Son 10 yılda kadınların iş gücüne katılım oranı 10 puan iyileştirmişiz. Peki bu bütçede kadın olmazsa, bu teşvikler olmazsa sizce bu oran sağlanabilir mi? Gelişmekte olan ülkelerde en güçlü performans bizde. İstihdam oranında 8,4 puan artırdık." diye konuştu.

Şimşek, geçen sene birçok reform yaptıklarını, önümüzdeki dönemde de aktif iş gücü programlarını geliştireceklerini, kısmi zamanlı çalışma üzerindeki engelleri kaldıracaklarını ve iş gücü piyasası daha da esnek hale getireceklerini sözlerine ekledi

Yatırım ortamını iyileştirdiklerine ve rekabet gücünü arttırdıklarına dikkati çeken Şimşek, "Bunları yapmasaydık Türkiye son 15 yılda 190 milyar dolara yakın küresel doğrudan yatırım çekebilir miydi? Küresel firma sayısı 5 binden 57 bine çıkabilir miydi? Mümkün değil. Demek ki doğru şeyler yapmışız." dedi. Şimşek, geçen sene içesinde taşınır rehni reformunun yaptıklarını ve yeni teşvik sistemini getirdiklerini belirterek, proje bazlı yatırımları desteklemek için süper teşvik sistemini uygulamaya koyacaklarını vurguladı. Şimşek, Ar-Ge'nin milli gelir içerisindeki payını ikiye katladıklarını, Ar-Ge personel sayısını da dörde katladıklarını ama yetmeyeceğini daha da fazlasını yapmaları gerektiğini dile getirdi. Şimşek, önümüzdeki dönemde TÜBİTAK ve Yatırım Bankasını yeniden yapılandıracaklarını aktardı.

- "Mükellef haklarını daha da arttıracağız"

Yargı sisteminde önemli reformlar yaptıklarını belirten Şimşek, yargı alanında yapılan değişiklikleri anlattı. Şimşek, önümüzdeki dönemde özellikle İcra İflas Kanunu, ihtisas mahkemelerinin sayısının arttırılması, elektronik tebligat sisteminin geliştirilmesi ve vatandaşların idare ile uyuşmazlıklarının azaltılması konularına ağırlık vereceklerini söyledi.

Kamu maliyesinde de reform yapacaklarına işaret eden Şimşek, "Maliye Bakanı'mız bütün detayları söyledi. Evet bir vergi reformuna ihtiyacımız var. Mükellef haklarını daha da arttıracağız. Performans bazlı bütçelemeye geçeceğiz." dedi.

Tüm bu reformlar sayesinde Türkiye'nin büyüme performansı ve potansiyelinin artacağını, büyüme potansiyellerinin yüksek olduğunu dile getirdi. Şimşek, "Üç temel önceliğimiz var. Eğitim, Ar-Ge, altyapı. Bunların hepsi daha fazla rekabet gücü ve verimlilik. Türkiye, son 15 yılda altyapıya 362 milyar liralık yatırım yapmış. Türkiye, lojistikte 160 ülke arasında 30'uncu sıraya yükselmiş. Bunların hiçbirisi tesadüf değildir." dedi.

Şimşek, "Ülkemizin potansiyeli yüksek, geleceği parlaktır. Geçen sene yazılan karamsar senaryoların hepsi çökmüştür. Hükümetimiz, Türkiye'nin potansiyeline inanıyor ve bu doğrultuda hedeflerini gerçekleştiriyor." dedi.

(Bitti)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :