İzmir’de avukat Fatih Karamercan, sahibi olduğu bürosunu satışa çıkardı. Ancak kiracıları, satışa konu olan büroyu alıcılara göstermemekte ısrarcı davrandı. Arabuluculuk sürecinde de uzlaşı sağlanamayınca, Karamercan mahkemenin yolunu tuttu. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 319/2 maddesi kapsamında, İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak kiralananın gösterilmesi ve ihtiyatî tedbir kararı verilmesini talep etti.

Mahkeme, "davanın esasını çözer nitelikte" olduğu gerekçesiyle tedbir talebini reddetti. Aynı gerekçeyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi de istinaf talebini kabul etmedi.

Bölge adliyeleri arasında içtihat farkı oluştu

Karamercan, ülke genelindeki farklı bölge adliye mahkemeleri arasında oluşan görüş ayrılığına dikkat çekerek İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu’na başvurdu.
Ankara, Antalya ve Konya BAM’ları kiraya verenin mülkiyet hakkı ve doğabilecek zararları gözeterek, ihtiyatî tedbirle taşınmazın gösterilebileceğine hükmederken; İstanbul, İzmir ve Sakarya BAM’ları tedbirin davanın esasını çözeceği gerekçesiyle bu yolu kapatıyordu.

Başkanlar Kurulu, başvuruyu yerinde görerek Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nden içtihat birliği oluşturulmasını istedi.

Yargıtay, mal sahiplerini sevindiren emsal kararı verdi

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, kararında şu ifadelere yer verdi:

“Mahkemece, ülkemizdeki yargılama sürelerinin uzunluğu, mülkiyet hakkının kapsamı, kiraya verenin gecikme sebebiyle muhtemel alıcıları kaçırması ve ciddi bir zararın doğma ihtimali gibi nedenlerle... şartları oluştuğunda ihtiyatî tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.”

Bu kararla birlikte, kiralanan taşınmazın gösterilmesine engel olan kiracıların keyfi tutumlarının önüne geçilecek ve mülk sahipleri, alıcılara mülklerini gösterebilecek.

Avukat Karamercan: “Milyon dolarlık kayıpların önüne geçilecek”

Kararı değerlendiren Avukat Fatih Karamercan, şunları söyledi:

“Kira hukukuna ilişkin pek çok dosyada danışmanlık yapmış biri olarak, bu sefer kendi mülkümle ilgili böyle bir süreç yaşadım. Kiracım taşınmazı göstermek istemedi. Bu karar, sadece benim değil; özellikle büyük çaplı taşınmazların satışında büyük önem taşıyor.”

“Artık mal sahipleri, alıcı bulsalar bile kiracının keyfi engellemeleriyle satış fırsatlarını kaybetmeyecek. Mahkemeler, ihtiyatî tedbir yoluyla taşınmazların gösterilmesine izin verebilecek.”

Karamercan, özellikle fabrika ve ticari mülk gibi yüksek bedelli taşınmazlarda, bu karar sayesinde kiracı kaynaklı milyon dolarlık kayıpların önüne geçileceğini vurguladı.

Karar ne anlama geliyor?

Bu emsal karar, Türkiye genelindeki tüm mahkemeleri bağlamasa da, benzer davalarda emsal teşkil etmesi bakımından büyük önem taşıyor. Artık kiracının yalnızca “istememesi” yeterli olmayacak; mahkeme şartları uygun bulursa, taşınmazın gösterilmesine tedbir yoluyla izin verebilecek.

Böylece hem mülkiyet hakkı hem de adil yargılanma ilkesi daha güçlü biçimde korunmuş olacak.