Kunduracı tezgahında geçen 70 yıl

Kunduracı tezgahında geçen 70 yıl

Hatay'da 1946 yılında meslek öğrenmesi için bir kunduracının yanında çırak olarak çalışma başlayan 80 yaşındaki Yüzgüleç, 70 yılı geride bıraktığı mesleğinden ilerlemiş yaşına rağmen vazgeçemiyor- Yüzgüleç: - "Biz o zaman elle çizme, bot yapardık, hiç mak

HATAY (AA) - İSMİHAN ÖZGÜVEN - Hatay'da henüz 10 yaşındayken bir meslek sahibi olması için kunduracının yanına çırak olarak verilen 80 yaşındaki Saim Yüzgüleç, aradan geçen 70 yıla rağmen terk etmediği mesleğinde elinden geldiğince üretimi sürdürüyor.

Kunduracılık için sayısız usta yetiştiren Yüzgüleç, çocuklarına da öğrettiği ve onların sürdürdüğü mesleğine sevgisi nedeniyle hala iş yerine gelerek elinden geleni yapmaya çalışıyor.

Saim Yüzgüleç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anne ve babasız büyüdüğünü, ninesinin meslek öğrenmesi için kendisini ilkokul yıllarında bir kunduracının yanına çalışması için verdiğini söyledi.

O zamanlarda Hatay'ın anavatana katılmasının üzerinden 6-7 yıl geçtiğini, fakirlik ve karışıklığın hat safhada olduğunu ifade eden Yüzgüleç, çıraklığa başladığında şehirde bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar kunduracının bulunduğunu anlattı.

Küçük yaşlarda inceliklerini öğrenmeye başladığı meslekte ilk haftalığının 5 kuruş olduğunu aktaran Yüzgüleç, "O yıllarda bu para küçük bir çocuk için çok büyüktü. En büyük zevkim leblebi tozu almaktı. İlk haftalığımı alır almaz hemen soluğu leblebi tozu satan kişinin yanında aldım. O günü asla unutamam. Bu işte önce çırak, sonra kalfa, en son da usta oldum." dedi.

Yüzgüleç, o yıllarda çok az sayıda kunduracı olmasına rağmen yapılan işin kalitesinin de kendini gösterdiğini ifade ederek, "Biz o zamanlar elle çizme, bot yapardık, hiç makine yoktu. Günde bir çift ayakkabıyı zor bitirirdik, şimdi bir kişi günde 80 çift ayakkabı yapıyor." diye konuştu.

-Birçok ayakkabıcı yetiştirdi

Askerliğini yaptıktan sonra biriktirdiği parayla kendi iş yerini açtığını ifade eden Yüzgüleç, piyasadaki birçok ayakkabıcıyı kendisinin yetiştirdiğini anlattı.

Mesleğinde en önemli prensibinin kaliteli iş olduğunu belirten Saim dede, çocuklarının işlettiği iş yerine ilerlemiş yaşına rağmen erkenden geldiğini vurgulayarak, şöyle dedi:

"Ustaların atölyede yaptığı ayakkabıları tek tek inceliyorum. Varsa eksik, kötü bir yanı hemen çağırıp doğrusunu söylüyorum. Çünkü bu ayakkabıları, zengini de fakiri de alıyor. O yüzden en iyi ve kalitelisini yapmak zorundayız. Ustaların birçoğu halen benden çekinir. Çünkü bir ayakkabıda eksik yanı hemen görüp, kızarım. Şu an yaşım ilerledi ama halen iş yerine gelip çocuklarımın yanında dururum. Elimden geldiğince ayakkabıları gözden geçirir, yapılması gerekenleri yaparım. Çocuk yaşlarda öğrendiğim bu işten asla vazgeçemiyorum. Halen iş yerine gelip ayakkabı yapmaya çalışıyorum. Ölene kadar bu işi yapacağım ve biliyorum ki cenazem de buradan kalkacak."




AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :