Kronik hastalara ekim ve kasımda grip aşısı önerisi

Kronik hastalara ekim ve kasımda grip aşısı önerisi

Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Savaşçı:- "Özellikle 65 yaş üzeri bireyler ile böbrek yetmezliği, kronik karaciğer hastalığı, diyabet, kalp yetmezliği, kronik akciğer hastalığı, kanser tedavisi alan bireyler r

İSTANBUL (AA) - ZEHRA MELEK ÇAT - Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, "Özellikle 65 yaş üzeri bireyler ile böbrek yetmezliği, kronik karaciğer hastalığı, diyabet, kalp yetmezliği, kronik akciğer hastalığı, kanser tedavisi alan bireyler risk altındadır. Bu nedenle kronik hastalığı olan kişilerin her yıl ekim veya kasım ayında grip aşısı olmaları önerilir." dedi.

Savaşçı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, soğuk havaların hastalıklara davetiye çıkardığı, grip, soğuk algınlığı, bademcik, kulak enfeksiyonları ve zatürrenin en sık görülen hastalıklar olduğunu söyledi.

Soğuk havalarda kapalı mekanlarda toplu olarak geçirilen sürenin uzamasıyla onlarca kişinin aynı hava kaynağı ile birbirlerine enfeksiyon bulaştırmalarının kolaylaştığını belirten Savaşçı, "Kirlenen havanın soğuk ve kuru olması da burun mukozalarının kurumasına neden olarak bizi enfeksiyonlara karşı hassaslaştırıyor. Kışın soğuk havaya uyum sağlamaya çalışan vücudumuzun direnci düşüyor. Bağışıklık sistemimiz de kuvvetli değilse, daha hızlı ve kolayca hasta olup yatağa düşüyoruz." diye konuştu.

Savaşçı, soğuk algınlığının dünya genelinde yetişkin ve çocuklarda en sık görülen hastalık olduğunu vurguladı.

- "Antibiyotik kullanmaya gerek yok"

Bu hastalıkların çoğunun viral enfeksiyonlar olduğunu ifade eden Savaşçı, şunları kaydetti:

"Viral enfeksiyonların hiçbirinde antibiyotik kullanma gerekliliği yoktur. Birçok viral enfeksiyonda ne yazık ki antibiyotikler kullanılmakta, bu durum da vücudumuza faydadan çok zarar vermektedir. Etken virüslerin bulaşması, hastaların mikrop içeren burun veya ağız salgılarıyla bulaşmış elleri ve eşyalarıyla olabileceği gibi, havadaki parçacıklar içindeki virüslerin solunması ile de olabilir. Virüsler, mikrobun bulaştığı yerlerde (kapı tokmağı, telefon, el gibi) canlı kalabildikleri için, bu yüzeylere temastan sonra virüsleri rahatlıkla burnumuza veya gözlerimize taşıyabiliriz. Bunu engellemek için ellerimizi sık sık sabunlu su ile yıkamalıyız."

Savaşçı, kişisel temizlik gibi basit yöntemlerle yaşam kalitesini düşüren, hem sosyal hayattan hem iş hayatından alıkoyan enfeksiyon hastalıklarından büyük oranda korunmanın mümkün olduğunu belirtti.

Özellikli kronik hastalığa sahip olanların risk altında bulunduğunu ifade eden Savaşçı, şöyle devam etti:

"Özellikle 65 yaş üzeri bireyler ile böbrek yetmezliği, kronik karaciğer hastalığı, diyabet, kalp yetmezliği, kronik akciğer hastalığı, kanser tedavisi alan bireyler risk altındadır. Bu nedenle kronik hastalığı olan kişilerin her yıl ekim veya kasım ayında grip aşısı olmaları önerilir. Ayrıca özellikle solunum yollarında zatürre yapan enfeksiyon etkeni olan pnömokok isimli bakteriye karşı, pnömokok aşısının kronik hastalığı olan hastalara yapılması uygundur. Bağışıklık sisteminin güçlü ve sağlıklı olması için antioksidan özelliği olan vitaminlerin alınmasını sağlayacak taze sebze ve meyveler tüketilmelidir. Çinko ilk 24 saat içinde alınırsa semptomları azaltır. C vitamini, E vitamini, ekinezya, ginseng ve probiyotikler direncin artmasına yardımcı olur."

- "Eller sık ve uygun bir şekilde yıkanmalıdır"

Savaşçı, "Enfeksiyonların yayılmasını önlemenin en etkili yolu, hiç kuşkusuz ellerimizi sık sık yıkamaktır. Kalabalık ve kapalı alanlardan mümkün olduğunca uzak durulmalı, eğer enfeksiyon hastalığımız mevcut ise başkalarına bulaşmasını engellemek için mümkün olduğunca evde istirahat etmeliyiz." dedi.

Düzenli egzersizlerin vücudun savunma sistemini güçlendirdiğini vurgulayan Savaşçı, vücut sağlığı için günlük 10 bin adım atılmasını önerdi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :