1976 yılında Petrokimya Holding tarafından motorlu taşıt lastikleri üretmek üzere Kırşehir’de kurulan Petlas, Türkiye’nin ilk ve en büyük lastik üretim tesislerinden biri olarak dikkat çekti. Ancak, 1997 yılında özelleştirme sürecinde Konya’nın önde gelen şirketlerinden Kombassan Holding'e satıldı.
Dönemin Kombassan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Bayram, fabrikanın Türkiye’nin Kıbrıs Barış Harekâtı'ndaki sıkıntıları gidermek için kurulduğunu belirterek, "Ne yazık ki, temeli 1976’da atılan bu fabrika ancak 1990’da üretime geçti ve kısa süre sonra satışa çıkarıldı" demişti.

Petlas’ı Satın Alan İsim: Abdulkadir Özcan

2005 yılında Petlas’ı Kombassan Holding’den satın alan Abdulkadir Özcan, lastik sektöründe uzun yıllara dayanan tecrübesiyle biliniyor. 1970 yılında kurduğu şirketle Türkiye’ye birçok yabancı lastik markasını getiren Özcan, Petlas’ı satın alarak sektörde adını duyurmuştu.

Cenazede Hakkını Helal Etmeyen Vatandaş

Abdulkadir Özcan, 2008 yılında hayatını kaybettiğinde, cenaze töreninde yaşanan bir olay hafızalara kazındı. Tören sırasında Said Açıkgöz isimli bir vatandaş, “Hakkımı helal etmiyorum!” diyerek dikkat çekmişti. Açıkgöz, 2003 yılında Özcan için iş yaptığını ancak alacağını tahsil edemediğini iddia etmişti. Bu durum, Özcan ailesine yönelik tartışmaları o dönemde alevlendirmişti.

THY Uçağında Gergin Anlar: Torun Abdulkadir Özcan’ın Olaylı Seyahati

14 Aralık 2024’te gerçekleşen Dubai-İstanbul seferinde, merhum Abdulkadir Özcan’ın ismini taşıyan torunu ve Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Abdülkadir Özcan’ın tavırları gündeme damga vurdu.

Uçuş sırasında çevresindekilere yüksek sesle bağıran ve agresif tavırlar sergileyen Özcan, “Ben milyar dolarlık adamım, Türkiye’yi satın alırım!” sözleriyle büyük tepki topladı. Kabin ekibinin müdahaleleri sonuçsuz kalınca Özcan, elleri kelepçelenerek yerine oturtuldu.

Dedenin Yediği Erik Torunun Dişini Kamaştırdı

Petlas’ın kuruluşundan günümüze uzanan bu hikâye, şirketin ve ailenin nereden nereye geldiğini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle son olay, paranın insanlar üzerindeki etkisini ve güçle gelen sorumluluğun önemini bir kez daha hatırlatıyor.

İbretlik Bir Hikaye

Bu olaylar zinciri, bir Konyalı markanın başarılarla dolu yükselişinin ardından gelen skandallar ve insani zaaflarla nasıl gölgelenebileceğini gözler önüne seriyor. Markanın hikayesi, sadece bir ticaret destanı değil, aynı zamanda hayat dersleriyle dolu bir ibret hikayesi olarak hafızalara kazınıyor.