Konya'da Öldürülen Öğrencinin Hayatı Tam Bir Trajediymiş

Konya'da Öldürülen Öğrencinin Hayatı Tam Bir Trajediymiş

Konya’da eniştesi tarafından şiddet gören ablasının durumunu konuşmak için eniştesinin ailesinin evine giden ve demir çubuklarla dövülerek öldürülen üniversite öğrencisi Mehmet Ali Demirel'in Kardeşi Anlattı.

Konya'da öldürülen üniversite öğrencisi Mehmet Ali Demirel'in kız kardeşi konuştu  ''Biz bu insanların gaddar olduğunu bildiğimiz için konuşmak için de olsa ağabeyimi durdurmak istedik. Gitme, etme dedik. Ağabeyim gece hazırlandı ve bize 'korkmayın' dedi.

Ağabeyim evimizin reisiydi. Babam kanserden ölünce çalışmak zorunda kaldı" dedi. Mehmet Ali Demirel'in dövüldüğü günün, kanserden ölen babası Kadir Demirel'in birinci ölüm yıl dönümü olduğu öğrenildi.

"OLAY NASIL OLMUŞTU"

Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 2'nci sınıf öğrencisi Mehmet Ali Demirel, Avusturya'nın Viyana kentinde yaşayan ve iddiaya göre; eşinden şiddet gören ablası 3 çocuk annesi Gülsen Koç'un durumunu öğrenince, konuşmak için aynı yaştaki arkadaşı Oğuzhan Ü. ile birlikte eniştesinin ailesinin evine gitti.

Demirel, eniştesinin ailesini konuşmak üzere dışarıya çağırdı. Dışarıya çıkan eniştesinin babası Hüseyin K. (71) ile çocukları Adil K. (48) ve İsa K’nin (46) ellerindeki demir çubuk ve sopalarla Mehmet Ali Demirel'e saldırdığı öne sürüldü. Aldığı darbeler sonucu ağır yaralanan Demirel, ambulansla Konya Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Baş kısmında ve vücudunun çeşitli yerlerinde aldığı darbelere bağlı olarak kesik ve darp izleri oluşan Mehmet Ali Demirel, yapılan müdahalelere rağmen iki gün önce kurtarılamayarak hayatını kaybetti. 

Olayla ilgili gözaltına alınan Hüseyin K, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakılırken, Adil ve İsa K. ise tutuklandı.

'OLAY GECESİ SÜREKLİ TEHDİT EDİLDİK'

Olay gecesi eniştesinin babası tarafından hem kendisinin hem de yakınlarının defalarca aranarak tehdit edildiğini ileri süren ölen Mehmet Ali Demirel'in kardeşi Emine Demirel, ablasının da eniştesi tarafından sürekli şiddete uğradığını iddia etti. Yaşananları anlatan Demirel, şunları söyledi:

''Avusturya'nın Viyana kentinde yaşayan ablam, eniştem tarafından şiddet görmüş. Yeğenim de polisi aramış. Polis ablamı sığınma evine götürmüş. Olay günü gece saatlerinde yurt dışındaki eniştemin babası, bizim buradaki ailemizi, kuzenlerimi, akrabalarımı aramış.

Annemin telefonunu bulmaya çalıştılar. 'Herkesi aradan çekin, aradan çekmezseniz çok kötü sonuçları olur' deyip, bana da küfretmeye başladı. Polisi ve herkesi aradan çekin diyerek, tehdit edildik. Olay gecesi tekrar tekrar aranarak bizlere küfürler ettiler.

70 yaşındaki dedem yaşında bir insan beni arayarak, 'Ben senin gibilerin kafasını çok ezdim. Seninkini ezmek çok zor olmaz. Zaten babanız da yok' gibi konuşmalarda bulundu. Bunlar olurken ağabeyim çalıştığı dondurma fabrikasında gece vardiyasındaydı.

Bu olaylardan haberi yoktu. Ağabeyim gece işten eve geldi. Ağabeyim geldikten sonra telefon tekrar çalınca, 'Bu saatte arayan kim?' diyerek telefonu açtı. Ağabeyime de telefonda küfredip, kapattılar. Ben de ağabeyime niye küfredip kapattıkları için bir açıklama yapmak zorunda kaldım."  dedi

BABAM KANSER OLUNCA AĞABEYİM ÇALIŞMAK ZORUNDA KALDI'

Ağabeyinin tek isteğinin okuyup babasını gururlandırmak olduğunu belirten Emine Demirel, ağabeyinin babasının kansere yakalanmasının ardından çalışmak zorunda kaldığını söyledi. Demirel, "Babamın kanser hastalığı süreci vardı. Bir anda kanser çıktı. Babamın çok büyük bir isteğiydi ağabeyimin kamu yönetimine girmesi.

Ağabeyim de babamın isteğini yerine getirmek istedi. Biraz geç oldu ama yaptı, çalıştı ve başardı. Necmettin Erbakan Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümünü 4 yıllık olarak kazandı. Babamın kanser hastalığı ilerlemişti. Babam ondan sonra çalışamamaya ve tedavi görmeye başlamıştı. Ağabeyim evin tek erkeği olarak çalışmak zorunda kaldı. Ağabeyim her zaman güçlü davrandı.

Her zaman bize güç verdi. Ağabeyim okulunu dondurmak zorunda kaldı. Ağabeyimin niyeti okumaktı ancak; mecburiyetten çalıştı. Ben kazanıp gireceğim ve babamı gururlandıracağım diyen bir insandı. Bizi de hep böyle teşvik etti. Bize de hep okumamızı söyledi.

Benim çalışmama izin vermedi. Bana, 'Yeter ki oku, dersine çalış gerekirse ben evlenmem, askerliği de tecil ettiririm sen okuduktan sonra askere giderim sen yeter ki oku' dedi. Hayali hep okumaktı. Nereden, nasıl okurum diye hep araştırırdı. Babam öldükten sonra bize baba olmaya çalıştı. Bu insanlar önce ablamı korkutuyor, yetmiyor yeğenlerimi korkutuyor ve sonunda ağabeyimi katlediyor.

Ben adalete güveniyorum ve sesimi duyurmak istiyorum. Başımda ne babam var ne ağabeyim. Babam bunu görseydi kahrından ölürdü. Benim ikinci babam da elimden alındı" dedi.

konya-cinayet-2.jpg

 

Etiketler :