"Kıbrıslı Türkler, hidrokarbon faaliyetlerinin aşamalarında söz sahibi olmalıdır"

"Kıbrıslı Türkler, hidrokarbon faaliyetlerinin aşamalarında söz sahibi olmalıdır"

KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu:- "Bilinmesini isteriz ki Kıbrıslı Türkler, hidrokarbon faaliyetlerinin tüm aşamalarında ve süreçlerinde söz sahibi olmalıdır"- "Kapsamlı bir çözüm oluncaya kadar GKRY'nin bizim de haklarımızın bulunduğu Ada etraf

LEFKOŞA (AA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Kıbrıslı Türklerin, hidrokarbon faaliyetlerinin tüm aşamalarında söz sahibi olmaları gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Burcu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY), Kıbrıs Türk tarafını dışlayıp tek yanlı sürdürmekte ısrar ettiği hidrokarbon çalışmalarının bir sonucu olarak, Ada etrafında gerginliğin yükseldiğini belirtti.

Burcu, yükselen tansiyonu düşürmek amacıyla KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın hidrokarbon konusundaki önerisinin, Rum lider Nikos Anastasiadis tarafından reddedildiğini anımsattı.

Rum liderin daha önce bu konuda gösterdiği olumsuz tutumun gerekçelerini bir mektupla Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Gutteres'e gönderdiğine dikkati çeken Burcu, dün akşam BM görevlileri vasıtasıyla bu mektubun bir kopyasının kendilerine iletildiğini aktardı.

Burcu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Söz konusu mektubunda Cumhurbaşkanımızın ortak komite önerisini reddetme gerekçesi olarak Rum lider, taraflar arasında daha önce varılan bir uzlaşıya göre, hidrokarbon faaliyetlerinin bütünlüklü bir çözümden sonra federal bir yetki kapsamında ele alınacağını ve birlikte yürütüleceğini anımsatarak, Kıbrıslı Türklerin hidrokarbonlar üzerindeki haklarını ve birlikte yönetim anlayışını zaten kabul ettiğini ancak Cumhurbaşkanımızın önerisinin bu uzlaşıya aykırı olduğunu iddia ediyor."

- "GKRY, tek başına tasarrufta bulunamaz"

Kıbrıs meselesinde henüz kapsamlı bir çözüm bulunamadığını ve bir federal yapı veya müşterek federal yönetimin henüz olmadığını belirten Burcu, "Dolayısıyla hidrokarbonlar ve diğer doğal kaynakları ortaklaşa yöneten merkezi bir yönetim de mevcut değildir. Kapsamlı bir çözüm oluncaya kadar GKRY'nin bizim de haklarımızın bulunduğu Ada etrafındaki zenginlikler konusunda tek başına tasarrufta bulunma yetkisi söz konusu olamaz." değerlendirmesinde bulundu.

Burcu, Anastasiades'in mektubundaki diğer bir yanılgısının da kendi Meclisinden geçirdiği "hidrokarbon fonu" kararının, Kıbrıslı Türklerin haklarını gözeteceği iddiasında bulunması olduğuna dikkati çekti.

Rum liderin bu iddiasının hiç inandırıcı olmadığını vurgulayan Burcu, "Bilinmesini isteriz ki Kıbrıslı Türkler, hidrokarbon faaliyetlerinin tüm aşamalarında ve süreçlerinde söz sahibi olmalıdır. Bir fon kurulacaksa o da diğer hususlar gibi ele alınıp birlikte kararlaştırılması gereken bir şeydir. Cumhurbaşkanımızın önerisi de zaten ortak bir fon oluşturulması hususunu da içermekteydi." ifadelerini kullandı.

- "Sorumluluk duygusu içinde hareket etmeye devam edeceğiz"

GKRY'nin tek yanlı aldığı kararlar ve kurduğu fonların, kendileri için hiçbir güvence teşkil edemeyeceğini belirten Burcu, Kıbrıslı Türklerin haklarının tek yanlı olarak GKRY'nin insafına terk edilemeyeceğinin altını çizdi.

Burcu, 9 Ağustos'ta yapılacak gayri resmi görüşmede, Akıncı'nın diğer hususlar yanında bu konuyu da samimiyetle ve yapıcı ruhla ele alma arzusunda olduğunu aktardı.

Sözcü Burcu, "Kıbrıs'ta tüm tarafların yararına olacak gelişmelere kapıyı açmak için öncelikle var olan gergin ortamı gidermenin herkesin sorumluluğu olduğuna inanıyoruz. Kıbrıs Türk tarafı olarak biz her zaman bu sorumluluk duygusu içerisinde hareket ettik, etmeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :