"Kıbrıs sorununda zaman hızla daralmaktadır"

"Kıbrıs sorununda zaman hızla daralmaktadır"

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı:- "Zaman hızla daralmaktadır. Ya mümkün ve makul olanda uzlaşmayı başaracağız ya da statüko, bölünmüşlük daha da kalıcı hale gelecektir"- "Eldeki geçerli seçeneğin geçmiş mutabakatlara bağlı kalarak, BM parametrelerinde f

LEFKOŞA (AA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Birleşmiş Milletler (BM) parametrelerinde yarım asırdır devam eden Kıbrıs sorununda zamanın hızla daraldığını belirterek, "Ya mümkün ve makul olanda uzlaşmayı başaracağız ya da statüko, bölünmüşlük daha da kalıcı hale gelecektir." dedi.

Akıncı yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs sorununda gelinen noktada Rum lider Nikos Anastasiadis'in değişik ortamlarda, farklı kişilere farklı mesajlar verdiğine işaret ederek, bunun netleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Müzakerelerde yeni fikirler varsa, bunları iyi niyetle değerlendirmeye hazır olduğunu kaydeden Akıncı, BM Genel Sekreteri'nin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute'un yanı sıra Rum liderliği ile doğrudan temaslar yapmayı öngördüğünü bildirdi.

- "Kıbrıs'ta çözüm modelini kimse tek başına dayatamaz"

Cumhurbaşkanı Akıncı, karşılıklı suçlamalara son vererek, ortak bir anlayışta buluşulabilmesi halinde bunu her iki toplumun yararına olacak şekilde ileriye taşımak için çalışılması gerektiğine dikkati çekerek, "Elbette Kıbrıs'ta çözüm modelini kimse tek başına dayatamaz. Ama bu kural herkes için geçerlidir. Çözüm çok defalar ifade ettiğim gibi ancak ortak akılla şekillenebilir. Bu hem kendi içimizde hem de muhataplarımız olan Rum toplumu ile birlikte sağlanabilir. BM, Avrupa Birliği (AB) gibi üçüncü tarafların katkısı da önemlidir. Türkiye ve Yunanistan'ın sürece desteği ise hayati önemdedir." değerlendirmesinde bulundu.

Kıbrıs'ta nihai kararın toplumların iradeleriyle biçimleneceğini ifade eden Mustafa Akıncı, şunları kaydetti:

"Zaman hızla daralmaktadır. Ya mümkün ve makul olanda uzlaşmayı başaracağız ya da statüko, bölünmüşlük daha da kalıcı hale gelecektir. Toplumlar bunun bilincinde olmalı ve durumun ivediliğini kavramalıdır. Şöyle bir algı yaratılmak isteniyor: 'Sanki Kıbrıs’ta çözüm için birçok seçenek var da benim federasyon ısrarım yüzünden bunlar gerçekleşmiyor.' Federasyon dışında nedir bu seçenekler diye baktığımda; karşımıza üniter devlet, AB içinde veya değil iki ayrı devlet, konfederasyon gibi kavramlar çıkıyor.

Daha önce defalarca söylediğim gibi, üniter bir devlette azınlık haklarına onay verecek bir Kıbrıslı Türk yoktur. Diğer seçeneklerin ise KKTC'nin bağımsız bir devlet olarak tanınması sağlanmadan gerçekleşmesi mümkün değildir. Masa başında Rumların KKTC'yi ayrı devlet olarak tanınmasını içerecek bir formülü benimsemesini beklemek boşunadır. Masa dışında bunu sağlayacak bir konjonktür ise en azından görünür gelecekte söz konusu değildir. Öte yandan, statükonun devamını istemediğimizi, çözümün BM çerçevesinde müzakerelerle olacağını da hep birlikte kabul etmekteyiz. Eldeki geçerli seçeneğin geçmiş mutabakatlara bağlı kalarak, BM parametrelerinde federal bir yapılanma olduğu açıktır. Burada karşımızda duran en büyük engel Rum liderliğinin geçmiş mutabakatlardan da geri adım atarak yetkiyi paylaşmakta gösterdiği isteksizliktir."

Cumhurbaşkanı Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından BM Genel Sekreterinin Kıbrıs eski Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin ara buluculuğunda Mayıs 2015'te yeniden başlatılan müzakereler kapsamında Temmuz 2017'de İsviçre'nin Crans-Montana kentinde düzenlenen Kıbrıs Konferansı'ndan sonuç çıkmamıştı.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :