Kamu Denetçiliği Kurumu, Diyarbakır'a gitmeyi planlıyor

Kamu Denetçiliği Kurumu, Diyarbakır'a gitmeyi planlıyor

Kamu Başdenetçisi Ömeroğlu: - "Güneydoğu'da yaşanan olaylar hakkında başvuru yapıldı. Biz derhal ilgili bakanlıkla irtibata geçtik ve bilgi istedik"- "Şimdi oraya gidilecek durum yok. Oralar biraz sakinleştiği zaman Diyarbakır, Siirt ve Mardin'e gitmeyi p

TBMM (AA) - Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu, Güneydoğu'da yaşanan olaylar hakkında kurumlarına başvuru yapıldığını, bunun üzerine ilgili bakanlıktan bilgi istediklerini belirterek, "Şimdi oraya gidilecek durum yok. Oralar biraz sakinleştiği zaman Diyarbakır, Siirt ve Mardin'e gitmeyi planlıyoruz" dedi.

TBMM Anayasa Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop başkanlığında toplandı.

Toplantıda, Kamu Başdenetçisi Ömeroğlu, "Anayasa Komisyonu'ndan geçen ve kanunlaşan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra karşılaşılan sorunlar, uygulama, yeniden değerlendirilmesi gereken hususlar ve çözüm önerileri konusunda" sunum yaptı.

2013-2014-2015 yıllarında bireylerden ve tüzel kişilerden 19 bin 300 başvuru aldıklarını belirten Ömeroğlu, Ombudsmanlık Kurumu'nun Türkiye için milat olduğunu söyledi.

Devletin kendine güvenerek kurumlarını bireyin denetimine açtığını, bireylerin de ücretsiz ve son derece seri biçimde kuruma başvurduğunu, direkt olarak idarenin işleyişine iştirak ettiğini belirten Ömeroğlu, "Biz de şikayet üzerine, birey adına şikayet konusuyla ilgili bilgi belgeleri, açıklamalarını bakanlıklardan ve kurumlardan 30 gün içinde istiyoruz. Yasa gereği de kurumlar bunu vermek zorunda" diye konuştu.

Kurumun, ayırım gözetmeksizin etkin bir şikayet mekanizması oluşturarak, idarelerin tüm eylem ve işlemlerini, kamu görevlilerinin tutum ve davranışlarını adalet anlayışı içinde, hukuk ve insan hakları açısından inceleyerek, idarelere önerilerde ve tavsiyelerde bulunduğuna işaret eden Ömeroğlu, inceleyemedikleri dört kırmızı çizgi olduğunu belirtti. Ömeroğlu, bunların Cumhurbaşkanının kararları, yasama faaliyetlerine ilişkin işlemler, yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin kararlar ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sırf askeri nitelikteki faaliyetleri olduğunu ifade etti.

Ömeroğlu, kurumlarının Türkiye'nin en bağımsız ve tarafsız kurumu olduğununun altını çizerek normalde 3-5 yıl sürecek davaların, verdikleri tavsiye kararlarıyla 6 ayda-bir yılda sonuçlanmasını sağladıklarını kaydetti.

- "Denetçilerle aramıza görüş ayrılığı var"

Kurumun daha çok güçlendirilmesi için yapılması gerekenlere ilişkin tespit ve önerilerini anlatan Ömeroğlu, kendisinin ve beş denetçinin bağımsız ve tarafsız olarak görev yaptığını vurguladı. Ömeroğlu, "Kanunda, 'denetçiler önerilerini, tavsiye kararlarını başdenetçiye sunar' diyor. Fakat denetçiler ise bakanlıklara önerileri kendileri sunmak istiyor. Bu konuda 5 denetçi ile de aramızda görüş ayrılığı var. Denetçiler, 'öneriyi ve tavsiye kararını biz yaparız, siz üst yazıyla kuruma sunarsınız. Biz sizden onay almak durumunda değiliz' diyorlar ama kanunda böyle demiyor, bu noktada sıkıntı ve görüş ayrılığı var" değerlendirmesinde bulundu.

Ömeroğlu, "arabuluculuk" tanımının yasaya konulması gerektiğini dile getirerek bir bakanlığın aylardır bir denetçilerine randevu vermediğini, bu konuların düzeltilmesi gerektiğini söyledi. Ömeroğlu, "Yasada, 'idareler işbirliği yapmak zorundadır' deniliyor ama 'arabuluculuk' denildiği zaman, daha iyi çalışılabilir" dedi.

- Resen inceleme yetkisi istedi

Resen inceleme yetkilerinin olmadığını belirten Ömeroğlu, kurumlarına bu yetkinin verilmesini istedi.

Nihat Ömeroğlu, kurumlarına yönelik, "yolsuzluklar ve Güneydoğu'da yaşanan olaylar hakkında inceleme yapılmadığı yönünde" eleştiri yöneltildiğini ancak bu konuda başvuru olmadığı için inceleme yapamadıklarını bildirdi. Ömeroğlu, "Resen inceleme yetkimiz olsaydı, yapabilirdik" ifadesini kullandı.

Bir milletvekilinin bir ay önce, Güneydoğu'da yaşanan olaylar hakkında kurumlarına başvuru yaptığını aktaran Ömeroğlu, "Biz derhal harekete geçtik, ilgili bakanlıkla irtibata geçtik ve bilgi istedik. Şimdi orada durum malum. Gidilecek durum yok. Oralar biraz sakinleştiği zaman Diyarbakır, Siirt, Mardin ve benzeri illere gitmeyi planlıyoruz" diye konuştu.

21 ülke ombudsmanının Anayasa Mahkemesi'ne kanunların iptali için başvuru yapabildiğini, hatta Polonya ombudsmanının tavsiye kararlarına uymayan idareler hakkında dava açabildiğini kaydeden Ömeroğlu, bu hakların kurumlarına da tanınmasını talep etti. Ömeroğlu, "Denetçilere idarede dava açma yetkisi verilsin, idare bundan korkmasın. Böyle olursa kurum daha etkin hale gelebilir" dedi.

- "Dizayn edilmiş otobüsle illeri dolaşarak şikayetleri alabiliriz"

Yetkileri az olduğu için kuruma istedikleri düzeyde başvuru yapılmadığını anlatan Ömeroğlu, "Dizayn edilmiş bir otobüsle illeri dolaşarak şikayetleri alabiliriz. Bunu yapmak istedik ama bizim bu otobüsü alacak bütçemiz yok. Diyarbakır'da büro kurmayı planladık ancak son yaşananlardan sonra kuramadık" açıklamasını yaptı.

CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan'ın, "Yasaya göre Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemleri inceleyemiyorsunuz. Peki Cumhurbaşkanlığı'nın, tutum ve davranışları kurumunuzun denetim yetkisi kapsamında mı?" sorusuna Ömeroğlu, "Bize bu konuda herhangi bir şikayet gelmedi. Bireysel başvuru olmadığı için şu anda bir değerlendirmede bulunmam hem sizlere saygısızlık olur, hem de yasanın bana vermediği yetkiyi kullanmış olurum" yanıtını verdi.

Başdenetçi Ömeroğlu, Tezcan'ın bu yöndeki ısrarlı sorusu üzerine "Yasal çerçevede kamu otoritelerinin ve kamu görevlilerinin yaptığı eylem ve işleri, hukuk ve insan haklarına dayalı olarak incelemede yetkiliyiz" diye konuştu.

MHP Mersin Milletvekili Oktay Öztürk, Ömeroğlu'nun Yargıtay'dan yaş haddinden emekli olduktan sonra Başdenetçi seçildiğini anımsatarak, "65 yaşını bitirdiği ve emekli olduğundan da seçilme şartlarını taşımadığına ilişkin o zaman iddialar gündeme gelmişti. Bu tartışmaları bitirecek düzenleme yapılması gerekiyor" dedi.

Denetçilere ilişkin eleştirilerde bulunan Öztürk, bu kişilerin siyasi nitelikleri ön plana çıkan kişiler arasından seçildiğini öne sürdü.

Öztürk'e yanıt veren Nihat Ömeroğlu, "Yargıtay üyesiydim, emekli olduktan sonra Başdenetçi oldum. O zaman adaylığıma engel bir durum yoktu. Bir milletvekili bu durumu idari yargıya taşıdı, idari yargı da bunu reddetti, şu anda temyiz aşamasında" diye konuştu.

- Hakimlik ve savcılık sınavı tartışması

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Ömeroğlu'nun Yargıtay'da görev yaptığı döneme ilişkin eleştiride bulundu.

Kayışoğlu, geçmişte hakimlik ve savcılık sınavına girdiğini ancak Nihat Ömeroğlu'nun başkanı olduğu komisyonda elendiğini ifade ederek, "Bana 'Pertek'de deniz var mı?' diye sordunuz. O sınavda tek bir Alevi kökenli vatandaşımız mesleğe alınmamıştır" değerlendirmesinde bulundu.

Bunun üzerine Komisyon Başkanı Mustafa Şentop da "Seyfi Oktay'ın Adalet Bakanı olduğu dönemde, 1991'de, hakimlik ve savcılık sınavına girdim, yazılıda 92 aldım fakat mülakatta elendim" dedi.

Başdenetçi Ömeroğlu, kendisinin bulunduğu komisyonda, hakimlik ve savcılık sınavını Tuncelili adayların da kazandığını söyleyerek, "Şahsen ben böyle bir şey yapmadım" ifadesini kullandı.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :