ANKARA (AA) - Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Tüm sanat dallarında emeğin öne çıkarılması gerektiğine inanıyoruz ve bunun için çalışmalarımızı büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz." dedi.

Arslan, Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla Hak-İş tarafından "Emeğe Saygı" temasıyla bir otelde düzenlenen 8'inci Kısa Film Yarışması Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, sekiz yıldır sanat ile emeği bir araya getirerek emek mücadelelerini beyaz perdeye taşıdıklarını belirtti.

Bu yılki yarışmanın 119 ülkeden 4 bin 46 yönetmenin dikkatini çekmesinin gelecek için çok umutlandırdığını bildiren Arslan, sinema dünyasının temsilcilerinin hayal kurmaya devam ettiği sürece emeğin merkeze alındığı filmlerin üretileceğini söyledi.

Arslan, Hak-İş olarak sendikacılığın sadece toplu sözleşme ve ücret sendikacılığıyla sınırlı olmadığına inandıklarını ifade ederek, üyelere ve kamuoyuna karşı kültür ve sanat sorumluluklarının olduğunu vurguladı.

Sosyal sorumlulukların yerine getirilmesinin araçlarından biri olan kısa film yarışmalarıyla vatandaşların karşısına çıktıklarına işaret eden Arslan, "Sendikal harekete örnek teşkil edecek bir yapılanma için başta film çalışmaları olmak üzere tüm sanat dallarında emeğin öne çıkarılması gerektiğine inanıyoruz ve bunun için çalışmalarımızı büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz." diye konuştu.

- "Sendikal dünya için özendirici"

Arslan, Hak-İş'in kısa film yarışmasını geleneksel hale getirmekle sendikal harekete önemli bir sanat damarı açtıklarını kaydederek, bu tür faaliyetlerin sendikal dünya için özendirici, sanat dünyası için de teşvik edici bir etki yapacağına inandıklarını dile getirdi.

Sanatı, emekten ayrı düşünmedikleri ve sanatın bizatihi emek olduğunun bilincini taşıdıklarını aktaran Arslan, "Toplumsal sorunlara kamuoyunda farkındalık oluşturması için ayna tutan sanatçılarımızı, kendi sorunlarının çözümü için sendikalara, örgütlenmeye, Hak-İş'e davet ediyoruz. Gelin, birlikte sanat ve sanatçı için mücadele edelim." ifadelerini kullandı.

- "119 ülkeden 4 bin 46 film katıldı"

Hak-İş Kültür Sanat Komitesi Başkanı Birsen Çiçek Odabaşı ise yarışma kapsamında daha iyiye ve daha güzele ulaşmak için büyük bir azim ve kararlılıkla çalıştıklarını söyledi.

Bugüne kadar dünyanın dört bir yanından 20 bini aşkın filmin yarışmalarda yer aldığını ve yüzbinlerce sinema emekçisiyle temas kurduklarını hatırlatan Odabaşı, bu yıl yarışmaya 119 ülkeden 4 bin 46 filmin katıldığını bildirdi.

Odabaşı, bu filmlerin arasından hem Türkiye'den hem de uluslararası alanda 11 kategoride ödül alan filmlerin belirlendiğini hatırlatarak, "Bize emanet edilen her filmi büyük bir titizlikle inceledik. Her bir filmin içindeki emeği gördük. Yoğun bir çalışma sonucunda 98 yapım finale kalarak seçki kitabında yer almaya hak kazandı." bilgisini verdi.

- Ödülünü belediyelerde işten çıkartılan işçilere adadı

Konuşmaların ardından, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yarışmanın ulusal kategorisinde birinciliğe değer bulunan "Babalar ve Oğullar" filminin yönetmeni Ömer Çolak ile uluslararası kategoride birinciliğe layık görülen "Denizin Acıları" filminin yönetmeni Mohammad Reza Masoudi'ye ödüllerini takdim etti.

Yarışmada, "Necati Çelik Özel Ödülü" Sami Sandal'ın "Bir Emek Mücadelesi" adlı filmine verildi. Sandal, ödülü yerel seçimlerin ardından bazı belediyelerde işten çıkartılan işçilere adadığını söyledi.

Didem Boztaş'ın, sokakta kağıt toplayan bir kadının yaşam mücadelesini aktardığı "Hülya" adlı film ise "En İy Kadın Oyuncu Ödülü"ne layık bulundu.

Törene, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, TOBB Genel Sekreter Yardımcısı Cengiz Delibaş, sendika temsilcileri ve davetliler katıldı.