Fuat Uğur'dan CHP yazısı: Cidden korkuyorum, ülkeyi zombiler basabilir

Fuat Uğur'dan CHP yazısı: Cidden korkuyorum, ülkeyi zombiler basabilir

"Merak ettiğim bu insanlar kimlerin ayar çekmesiyle, hangi arada yetiştirildi ve toplumun içine salındı" diyen Uğur, devamında "Ben artık cidden korkuyorum. Bu ülkeyi zombiler de basabilir" ifadesini kullandı.

Türkiye gazetesi Fuat Uğur, 31 Mart 2019'da düzenlenecek yerel seçime ilişkin kaleme aldığı yazısında CHP'ye birtakım eleştiriler yöneltti. "Merak ettiğim bu insanlar kimlerin ayar çekmesiyle, hangi arada yetiştirildi ve toplumun içine salındı" diyen Uğur, devamında "Ben artık cidden korkuyorum. Bu ülkeyi zombiler de basabilir" ifadesini kullandı.
 
İşte Fuat Uğur'un o yazısı:
 

HDP İLE İTTİFAK “MİLLET İTTİFAKI”NA BAŞARI GETİRİR Mİ?

Soru bu.

Sırf Tayyip Erdoğan’ı ve Cumhur İttifakı’nı yenilgiye uğratma pahasına, beş benzemez gibi görünen ama hepsi de aynı bozuk maya ile yoğrulmuş kişiler tarafından yönetilen siyasi partilerinin oluşturduğu, tarihin en kirli ittifakının seçimlere katıldığına şahit olmaktayız hep birlikte.

Kandil’den verilen talimat doğrultusunda HDP, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana ve Mersin gibi illerde aday göstermeyip “Millet İttifakı”nı desteklediğini açıklayınca anketler de ona göre şekillenmeye başladı doğal olarak.

Sonuçlara bakıldığında ülkeyi neredeyse orta yerinden ikiye bölmeye yaklaşan bir artış var. İttifakın içinde HDP ve PKK olunca anlıyorsunuz “başarı” için nasıl Makyavelizmin dibine vurduklarını.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi soruyor, “HDP ile ittifak yaptınız mı?” diye, o da “Hayır, sandıkta ittifak yapıyoruz” diye cevaplıyor. Artık ne demekse…

Kemal Kılıçdaroğlu hiç yalan söylemeyen biri olduğu için içimden inanmak geçiyor. Acaba? Yok yok, abdestini bozma diyorum içimden. Kendimi “Kemal Bey, vatanını teröriste, darbeciye feda etmektense kendi canını verecek kadar dürüst, namuslu ve vatanını seven bir siyasetçidir” diye ikna etmeye çalışıyorum. O 40 yıldır binlerce askerimizi, polisimizi, sivil vatandaşlarımızı şehit eden PKK’nın siyasal uzantısı HDP ile ittifak yapmaz. Şehitlerimizin kanlarıyla sulanan bu topraklara göz dikenlere bu ülkeyi altın tepside sunmaz.

Ama şeytan bu, birden aklımıza Ahmet Türk ile gizlice neden otelde buluştukları sorusu geliveriyor. Hemen ertesi gün yine bir otelde Meral Akşener’i ikna etmesi. Sonra Kobani katliamının kanı elinde olan Selahattin Demirtaş ile yapılan görüşmeler. Kandil’e gönderilen mesajlar. Afrin’e girmeyinler, Zeytin Dalı’ndan PYD rahatsız demeler, hendekteki arkadaşlar, Canan Kaftancıoğlu’lar, PKK cenazelerine katılan Sezgin Tanrıkulu’lar ile Gamze İlgezdi’ler, PKK’ya karşı olan namuslu ve vatansever Alevileri partide etkisiz hâle getirmeler…

Aklım karmakarışık.

Sonra “Adaylara bakalım, mutlaka vatanını seven, Atatürkçü, terör karşıtı, FETÖ ve PKK’ya karşı net duruşu olan insanlardan seçmiştir” diye bir çıkış yolu arıyorum kendime.

Kadıköy Belediye Başkan adayı olarak gösterilen Şerdil Dara Odabaşı PKK’nın hendek teröründe “Diren Lice Kadıköy seninle” diye Tweet attığını görünce ilk hayal kırıklığım geliyor.

Sancaktepe Belediye Başkan adayı Özgen Nama’da ise hayaller çamura yatıyor. Seçtiğim birkaç Tweet’ini arka arkaya paylaşayım kararı kendiniz verin:

Cemaat’e yapılan bu faşizan uygulamalar çok tiksindiricidir, artık bu ülkede herkesin, her kesimin hukukunu savunmak için haykırmalıyız”

“Bugün Cemaat’e yakın medyaya yapılan gözaltılara sessiz kalmak sansürü onaylamaktır”

İzmir’e bakıyoruz. İttifakın adayı bu kez Tunç Soyer.

Herkes işitti sanırım. 12 Eylül işkencecisi Nurettin Soyer’in oğlu.

Yalnızca Alparslan Türkeş’e idam kararı vermekle değil, 12 Eylül işkence timi C-5’in kurucu babası olarak aklınıza gelebilecek ne kadar MHP’li varsa hepsini her türlü işkenceden geçirten adam. 

 

Onlardan biri olan Ozan Arif insanın içinin kaldıramayacağı ağırlıktaki işkenceleri anlattığı uzun şiirinin sadece şu satırlarında şöyle diyor:

Burnuma soktular tornavidayı

Bükerek yaptılar benim sorgumu.

Biri bu Soyer’di domuzun dölü!..

Sesinden tanıdım değilim deli.

Tenasül uzvuma ceryanlı teli

Takarak yaptılar benim sorgumu.

Ölem diye çok yalvardım Allah’a

Avuç içlerimden tutup çarmıha

Çakarak yaptılar benim sorgumu.

 

Ozan Arif şimdi hayat mücadelesi vermekte. Ne yazık ki kanserle boğuşuyor. Acil şifa diliyorum.

Onu işkencelerden geçiren 12 Eylül’ün savcısı Nurettin Soyer’in oğlu, CHP-İYİ Parti-HDP ittifakının ortak adayı Tunç Soyer ise “Babam şerefli bir Türk subayıdır, o dönemde önüne gelen dosyaları karara bağlamış hukuk adamıdır” diyor.

Anladım. Babasının savcı maaşıyla sahip olduğu TEOS tatil köyünün mirasına olduğu gibi, 12 Eylül mirasına da sahip çıkmakta.

Dolayısıyla darbeci ve teröristlere karşı boş değil. Solcu ya da ABD’den akseptanslı olmaları koşuluyla tabii.

Misal 2014 yılında kanıtlamış bunu. FETÖ adlı şerefsiz örgütün şerefsiz mensuplarının gazetesi Zaman’ın kapatılmasına karşı çıkmış:

“Zaman ve Samanyolu’na yapılan baskınları tüm kalbimle protesto ediyorum” deyip #özgürbasınsusturulamaz hashtag’ine destek vermiş.

Demek “Özgür basın” böyle oluyor. Ben atlamışım.

Yetmemiş, PKK’nın hendek teröründe başrolü oynayan HDP’nin Sur belediyesine kayyum atanmasına da kahrolmuş ve “Sur’a bizi almıyorlar, bir şey yapamamak bizi kahrediyor. Sur’a kayyum atamak darbedir. HDP’nin yanındayım” deyivermiş.

Nurettin Soyer’in gelini de kocasından aşağı değil. Adı Neptün Soyer. Anıtkabir ziyaretinde gördüm ilk. Kırmızı, şık bir palto giymiş, siyah saçları Ata’nın sevdiği tarzda ondüla yapılmıştı.

Sonra Google veri tabanına baktık o da bir değişik. Misal Zeytin Dalı Harekâtı’ndan pek rahatsız olmuş. Ama okumak için ilerlediğinizde İzmir Serbest Fırka gazetesindeki sayfa bulunamıyor. Kaldırılmış.

15 Temmuz gecesi saat 03.15’te Tweet atıp Cumhurbaşkanı’na çemkirmiş o zarif duruşuyla zıt bir edada:

“Böyle bir günde de halkı sokağa döktün, ölün dedin. Nerdesin?”

HDP İzmir İl eş başkanı Kadir Baydur Tunç Soyer’i “Çizdiğimiz profile en uygun aday” diye tanımlamış. Boşuna değil.

CHP’nin Beyoğlu Belediye Başkan adayı Alper Taş ise “Laiklik isteyen güçler PYD ile dayanışmalı” demekte.

Yer kalmadı.

Sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun tüm konuşmaları da dökülüyor önümüze. Elle tutulamıyor, lime lime dökülüyor ahlaktan, adaletten, vatanseverlikten…

İmam böyleyse, Cemaat’i siz gözünüzde canlandırın diyeceğim ama zaten Cemaat canlanıp kanlanmış karşımızda durmakta.

Merak ettiğim bu insanlar kimlerin ayar çekmesiyle, hangi arada yetiştirildi ve toplumun içine salındı.

Ben artık cidden korkuyorum. Bu ülkeyi zombiler de basabilir.

Etiketler :