Kimi “Top peşinde koştum, kavgayı öğrendim” derken kimi “Beş kız kardeşin en küçüğüyüm. Ailem bana oğlan çocuğumu amelesi yapardı ” dedi.

MUAZZEZ ERSOY: Annem Osmanlı kadınıydı. Benimki belki de annemden gelen bir durum.  Çocukluğumda annem babam çalışıyordu, yalnız bir çocuktum. Çocukluğum sokakta geçti. Erkek çocukları gibi büyüdüm, öyle yetiştim. Onlarla top oynadım, onlarla kavga ettim.

HALA İZLERİ VAR

SEDA SAYAN: Babam beni erkek gibi yetiştirdi. Bu sayede kendimi korumayı bildim. Hep güzelliğimden bahsedilirdi. Ben güzelliğini kullanan biri olmadım. Küçüklükten beri hep erkek gibiydim, hala yeri geldiği zaman erkek gibi davranıyorum.
 
KIRAR GEÇER

FULYA ZENGİNER: Kendimi korumayı çok iyi biliyorum. Erkek gibi büyüdüm. Dışarıdan naif görünürüm ama dişliyimdir, lafımı sakınmam. Karşımdakini kırmam gerekirse kırarım.

SAPAN BİLE ATTI

ÖZGÜ NAMAL: Ergenlik dönemimde çok ciddi paralar kazandım. Çocukken erkekler hayrandı bana. Ama ben çok çekingendim. Erkek gibi büyüdüm, ağaca çıktım sapan attım, top oynadım. Bu yüzden babam bana çok güvendi ve her şeyi teslim etti.

FUTBOL TAKIMINA SEÇİLDİM

ÖZLEM DÜVENCİĞLU: İki ağabeyimle büyüdüm. O kadar iyi futbol oynuyordum ki, okulda futbolla ilgili gruplar seçilirken önce erkekler seçilir, kızlar boyun büküp 'Acaba beni seçecekler mi" diye düşünürlerdi. Ama ben erkeklerden bile önce çağırılırdım.
 
BABASININ OĞLU!

NİHAL YALÇIN: Biz beş kız kardeştik. Ama dört kız, bir erkektik sanki. Evde babasının kızı değil, oğlu olarak görürlerdi beni. Yıllarca babamın oğlu olarak sevildim, açıkçası lise yıllarımda keşfettim kız olduğumu. Hep evin haylazı yaramazı bendim.
 
SEDEF ŞAHİN: Annem ve babam hep çalışmak zorunda oldukları için ağabeyimin sayesinde çok mutlu, eğlenceli, macera dolu bir çocukluk geçirdim. Kızlar mahallede ip atlayıp, voleybol oynarken ben erkeklerle birlikte mahalle maçları yaparak, orta gol oynayarak büyüdüm ve bunun benim için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum.