Erdoğan, Cezayir'e hareketinden önce basın toplantısı düzenledi: (3)

Erdoğan, Cezayir'e hareketinden önce basın toplantısı düzenledi: (3)

"Birlik, berberliğe gerçekten destek veren halkımız, vatandaşımız varken bir diğer taraftan da bunun gerek siyasi istismar vesilesi yapan, gerekse orada, 'millet can derdinde bunlar ise mal derdinde' anlayışı ile ne yazık ki 'acaba biz buradan nasıl bir f

İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Birlik, berberliğe gerçekten destek veren halkımız, vatandaşımız varken bir diğer taraftan da bunun gerek siyasi istismar vesilesi yapan, gerekse orada, 'millet can derdinde bunlar ise mal derdinde' anlayışı ile ne yazık ki 'acaba biz buradan nasıl bir fırsat devşiririz, nasıl bir imkan devşiririz' bunun için de bir karalama kampanyasını sürdürüyorlar." dedi.

Erdoğan, Cezayir'e hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi, soruları yanıtladı.

Deprem bölgesinde hasarlı binalar için de çalışma yürütülüp yürütülmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, "İlk etapta zaten hasar tespit çalışmalarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız sürdürüyor, sürdürecek. Malatya için hangi mahallede binaların hasarları ne durumdadır, Elazığ'da da daha çok köylerde sıkıntılar var, oralardaki binaların durumu nedir, bunların hasar tespitini yapıp süratle buralardaki yeniden inşa çalışmalarını başlatacağız. Bunların içerisinde yıkılması gerekenler varsa onları da yıkmak durumundayız." diye konuştu.

Erdoğan, artçı sarsıntıların devam ettiğine değinirken, dün akşam Malatya'da 5,1 şiddetinde bir sarsıntıya şahit olduğunu ifade etti. Erdoğan, "Gecikmeye lüksümüz yok, gecikemeyiz, geciktiremeyiz. Şu anda 3 bakanımız orada, tüm milletvekillerimiz orada. Bakanlarımız orada tüm ekipleriyle hasar tespit çalışmalarını sürdürüyor." dedi.

Sosyal medyadaki provokatif paylaşımlara yönelik soruya Erdoğan, şu karşılığı verdi:

"Her şeyden önce bu birlik, berberliğe gerçekten destek veren halkımız, vatandaşımız varken bir diğer taraftan da bunun gerek siyasi istismar vesilesi yapan, gerekse orada, 'millet can derdinde bunlar ise mal derdinde' anlayışı ile ne yazık ki 'acaba biz buradan nasıl bir fırsat devşiririz, nasıl bir imkan devşiririz' bunun için de bir karalama kampanyasını sürdürüyorlar. Hele hele sosyal medyada insanı tahrik eden bazı mesajlar var ki onlar çok çok beter, berbat, ahlaksızca... Örneğin, '20 yıldır bu hükümet depreme yönelik ne yapmış?' diyecek kadar. Depremi durdurma şansınız var mı? Böyle bir imkan zaten söz konusu değil. Bunu dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir ülkenin yapması mümkün değil."

Erdoğan, başbakanlığı döneminde ve sonrasında meydana gelen depremler olduğunu hatırlatarak, "Bunlardan bir tanesi Bingöl depremidir. Bingöl depreminde biz anında deprem bölgesine gittik, dahil olduk ve orada adeta Bingöl'ü yeniden inşa ettik. Van depremi -Türkiye'nin Erzincan depreminden sonra ki belki Erzincan depreminden daha da büyük bir deprem- biz Van'ı yeniden inşa ettik. Van'ın merkezinden tutun Edremitine, Ercişine varıncaya kadar bütün oraları biz yeniden inşa etmek suretiyle sosyal donatı alanlarıyla bütün Vanlı kardeşlerimize yeni bir Van inşa ve ihya ederek yaşam koşullarını düzenledik." diye konuştu.

Bingöl, Van, Soma, Sakarya'da yapılan çalışmaları anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Burada da böyle bir depremle karşı karşıyayız. Şundan çok çok memnunum, artık kurumlarımız bu tür olaylar karşısında gerçekten çok ciddi yeteneklere sahip oldu. Zaten Kızılayımızın durumu malum, özellikle yardımda, iaşe, ibate, bu konularda gayet başarılı. AFAD aynı şekilde. Kurtarma olayında da AFAD'ın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Jandarmanın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Silahlı Kuvvetlerimizin özellikle başarılı olduğunu gördük. Bunlar bizi memnun ediyor. Niye? Bu kadar sıkıntılı bir anda bu kuruluşlarımızın oraya müdahale edişi ve müdahaledeki kabiliyetleri, buradan aldıkları netice, en azından, kurtarılan vatandaşlarımız çocuk, anne, baba 45. Nereden çıkardılar? Artık umutların kesildiği yerden çıkardılar. Bu tabii insanı gerçekten mutlu ediyor. Bir diğer taraftan umudu kaybetmiş olanların, anne, baba, yakın, hepsinin umudu yaşaması bizleri yöneticiler olarak ayrıca sevindiriyor. Doğrusu her ne kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybettiyse de Allah rahmet eylesin, bütün yakınlarına sabırlar diliyoruz, milletimiz başı sağ olsun, ama öbür tarafta 1.607 yaralı çıkarıldı buralardan. Bunların 1.503'ü taburcu edildi, 104'ünün tedavisi devam ediyor. Onları da hastanede ziyaret etme imkanım oldu. Hastane ziyaretinde de kendilerinin ilgi, alakadan mutluluğunu gördük. Bu da bizi ayrıca memnun etti."

- "Hafter darbecidir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hafter'in Libya'daki saldırıları ve İdlib'deki son duruma yönelik bir soru üzerine, cuma günü Almanya Şansölyesi Angela Merkel'le Berlin sürecini tekrar değerlendirme şansı bulduklarını ve Libya konusunu ele aldıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Bir defa Hafter darbecidir. Darbeci Hafter'e niçin bu kadar omuz verdiklerini, destek verdiklerini ben Şansölye Merkel'e de söyledim. 'Bakın' dedim 'şımartıyorsunuz', kendisi de kabul ediyor. Şımarttığınız bu darbeci adam ne yazık ki Libya'da bir bölünmeye ve Libya'da sürekli olarak ateşkes ihlallerine neden oluyor. Hafter şu ana kadar hazırlanan gerek Moskova sürecine destek vermemiştir ki Sayın Putin 'Ben Hafter'i halledeceğim, sen de Serrac'ı hallet demiştir' Sağ olsun Sayın Serrac bizim ricamızı kırmamıştır ve ne dediysek ona uymuştur. Hem Moskova'da hem de Berlin'de uymuştur ama Hafter ne Moskova'da bu sürece uymuştur ne Berlin'de uymuştur. Moskova'dan kaçmıştır adeta. Berlin'de gidip otelde gizlenmiştir. Şimdi bu noktada tabii ki Hafter'in kimlik ve kişilik noktasında ne olduğunu ki bunu geçmişte de kendi yöneticilerine ihanet etmiş olan birisidir ve böyle birisinden hala ateşkes noktasında merhamet beklemek mümkün değil. "

Erdoğan, uluslararası camianın bunu iyi bilmesi gerektiğini anlatarak, "Yanında Wagner var. Tabii bu Wagner'le beraber aldığı destek, onlara olan güveni sebebiyle kalkıp şu anda her türlü elindeki imkanlarla saldırılarına devam ediyor. Fakat tabii bu işte başarılı olamayacak. Şimdi işte 5+5 bu noktada asker vermek suretiyle bir süreç başlatılıyor. Şimdi bu sürece 5 isim verdiği için şimdi bunu yine el bebek gül bebek saklıyorlar. Biz oradan bir şey beklemiyoruz." ifadelerini kullandı.

- "Rejim hala ihanetini devam ettiriyor"

İdlib konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Maalesef rejim hala ihanetini devam ettiriyor. Hala sivil halkı bombalamak suretiyle öldürüyor. Rejimin bu konudaki duyarsızlığını görmemek mümkün değil. Bu konuda bizler sürekli Sayın Putin'le ve görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız muhataplarıyla görüşmek suretiyle bu sivil halkı güvence altına almak istiyoruz. Bütün bunların yanında şu anda kış mevsimine girmiş bulunmaktayız. Özellikle de sınırımızdan Suriye tarafında 30-40 kilometre derinlikte bir bölgede adeta çadırkent türü değil de briketten inşa edilmiş konutlar veya briket konut şeklinde yapmayı planladık ve şu anda bunun inşası başladı. Süratle bunları yapıp 25-30 metrekare ebadında ve bu kış mevsiminde istiyoruz ki İdlibli kardeşlerimizi buralarda barınsınlar ve daha ideal olanına vardığımızda inşallah onları ciddi manada koruma altına almış oluruz."

(Bitti)

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :