Afyonkarahisar’da yaz mevsiminin kurak geçmesi, Eber Gölü’nü kurumanın eşiğine getirdi. Türkiye’nin 12’nci büyük gölü olan ve çok sayıda endemik bitki ile kuş türüne ev sahipliği yapan Eber Gölü, artık bir çevre felaketinin simgesi haline geldi.

Bir zamanlar sazlıkların arasında kayıklarla ilerlenen gölde, şimdi motorlu araçların geçebildiği toprak yollar oluştu. Su seviyesinin yaklaşık yüzde 40 oranında azaldığı belirtilen gölde, şu anki su seviyesi sadece yüzde 2 düzeyinde. Gölün kuruması, yalnızca doğayı değil, aynı zamanda göle bağlı geçimini sağlayan yerel halkı da derinden etkiliyor.

Eber Gölü Alan Kılavuzu ve Rehberi Kadir Ateş, göldeki dramatik değişimi şu sözlerle anlattı:

“Eber Gölü’nde şu an suyun olmaması, teknelerin karada kalması, canlıların suda yüzememesi bizleri gerçekten çok üzmekte. Eskiden 145 kilometrekarelik alana sahip olan göl, şu anda bitme seviyesine ulaştı. Eğer su gelirse hayat yeniden canlanır, bölge ekonomisi toparlanır ve göl çocuklarımıza miras kalabilir.”

Göl çevresindeki yaşam alanları da ciddi tehdit altında. Kuraklık, iklim değişikliği ve bilinçsiz sulama gibi nedenlerle yaşanan su çekilmesi, ekosistemi geri dönülmez biçimde etkileyebilir. Daha önce balıkçılık ve kamış toplayıcılığı ile geçinen bölge halkı, şimdi göl yatağında kalan son su birikintilerine araçlarla ulaşmaya çalışıyor.

Karaya oturmuş ve kullanılamaz hale gelmiş tekneler, gölün kuruyan tabanında adeta bir ‘kayık mezarlığı’ oluşturmuş durumda. Uzmanlar, gölün kurtarılması için acil önlem alınması gerektiği konusunda uyarıyor.