"Dünyaya bir Ertuğrul lazım"

"Dünyaya bir Ertuğrul lazım"

Sultan Abdülaziz Han tarafından Güney Afrika'ya gönderilen İslam alimi Ebubekir Efendi'nin torunları, Türkiye’de dedelerinin izini sürmeye devam ediyor- Ebubekir Efendi'nin torunu Washila Muhammed:- "Dedem Ebubekir Efendi, arkasında büyük bir miras bırakt

İSTANBUL (AA) - GÜLSÜM İNCEKAYA - Sultan Abdülaziz Han tarafından Güney Afrika'ya gönderilen İslam alimi Ebubekir Efendi'nin torunları, Türkiye’de dedelerinin izini sürmeye devam ediyor.

Ümit Burnu’ndaki Müslümanlara İslami ilimleri öğretmesi ve aralarında yaşanan ihtilafları gidermesi için 1862 yılında İngiliz sömürgesi altındaki Güney Afrika’ya gönderilen Ebubekir Efendi’nin torunları, geçen yılki Erzurum seyahatinin ardından bu yıl da İstanbul’a geldi.

Ebubekir Efendi'nin bugün hala Cape Town'da yaşayan torunları, bir buçuk asrı aşan zamana ve binlerce kilometre mesafeye rağmen 14 kişilik bir kafileyle geldikleri ata yurdunda, AA muhabirine yaşadıkları heyecanı anlattı.

Geçen yıl eşiyle Ebubekir Efendi'nin memleketi Erzurum'u ziyaret eden Washila Muhammed, bu yıl da çocukları ve torunlarıyla birlikte geldiği İstanbul'da, Türk halkını ve Türkiye'yi tanımaya çalışıyor.

Çocukluğu Ebubekir Efendi'nin ve Erzurum'un hikayelerini dinlemekle geçtiğini anlatan Washila Muhammed, "Büyük büyükbabam Ebubekir Efendi, yaklaşık 160 yıl önce İslam dinini öğretmek için Erzurum'dan Cape Town'a geldi ve bir daha da geri dönmedi. Cape Town'da birçok kişiye ders verdi, eğitti. Dedem Ebubekir Efendi, arkasında büyük bir miras bıraktı. Cape Town'da hatta Güney Afrika'nın her yerinde Şeyh Ebubekir Efendi'den izler bulmak bugün de mümkün. Dedem Şeyh Ebubekir Efendi'nin mirası bugünümüzü ve geleceğimizi aydınlatmaya devam ediyor.'' dedi.

Washila Muhammed, araştırmacı yazar Halim Gençoğlu'nun 2009 yılında Cape Town Üniversitesi’nde Afrika'da Osmanlı izleri üzerine yaptığı çalışmaların Ebubekir Efendi'nin Türkiye’deki hayatını öğrenmelerine sebep olduğunu kaydetti.

Gençoğlu'nun çalışmalarından sonra dedelerinin izini sürmek için geçen yıl Erzurum’a geldiklerini belirten Washila Muhammed, şunları aktardı:

"Dedemiz Ebubekir Efendi'nin Güney Afrika'ya gelmeden önceki hayatıyla ilgili çok fazla bilgi sahibi değildik, ta ki Halim Gençoğlu Cape Town Üniversitesi'ne gelip dedemizle ilgili çalışmalar yapana kadar. Gençoğlu, araştırmaları sırasında Ebubekir Efendi’nin gençlere ders verdiği medreseyi keşfetti. O medresede 160 yıldır hala ders veriliyor. Külliyede yer alan Ebubekir Efendi'nin imamlık yaptığı cami de hala faal durumda.

Erzurum'a geldiğimizde dedemiz Ebubekir Efendi’nin bu kadar tanınması, bilinmesi bizi çok şaşırttı. Cape Town halkı Şeyh Ebubekir Efendi’yi çok iyi tanıyor. Aynı şekilde Türk halkının da dedemizi tanıdığını öğrenince çok mutlu olduk. Cape Town'a gelen çok sayıda Türk, artık Ebubekir Efendi'nin mezarını ziyaret etmeden şehirden ayrılmıyor. Bu sene de büyük ve küçük torunlar toplanıp Cape Town'dan İstanbul’a geldik.''

Şeyh Ebubekir Efendi'nin Cape Town'a geldikten sonra yaptığı çalışmalara de değinen Washila, şunları söyledi:

''Zamanında çok sayıda okul açarak binlerce talebe yetiştirdi. Toplumu eğitti, gerçek İslam’ın kök salmasını sağladı. O sebeple Ebubekir Efendi, Güney Afrika tarihinde önemli bir yer kaplar. Halim Gençoğlu, büyük bir tutkuyla çalışarak daha önce büyük büyükbabam hakkında bilmediğimiz birçok şeyi gün yüzüne çıkardı. Biz ona yaptığı harika işler için minnettarız.

Gençoğlu, Güney Afrika'da çok değerli araştırmalar yapmaya devam ediyor ve Ebubekir Efendi müzesini açmak için oldukça çaba sarf ediyor. Halim Gençoğlu'nun Cape Town'da bu müzeyi açabilmesi için Türk halkının ve hükümetinin desteğini bekliyoruz, Böylelikle dedemiz ve Osmanlı tarihi ile ilgili elimizdeki doğru bilgileri Güney Afrika'ya, Türk halkına ve gelecek nesillere aktarabiliriz.”

-''Erdoğan Güney Afrika’da çok seviliyor''

Washila Muhammed, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cape Town’da sadece Müslümanlar arasında değil, Müslüman olmayan Güney Afrika halkları arasında da iyi tanınan ve çok saygı duyulan bir lider olduğunu vurguladı.

Erdoğan'ın sadece Afrika'da değil bütün dünyada Osmanlı mirasına sahip çıktığını dile getiren Washila Muhammed, "Halim Gençoğlu da sabırla, emekle, gecesini gündüzüne katarak, Güney Afrika'da Osmanlı ve İslam mirasının izini sürdü. Elde ettiği bilgi, belge ve tarihi eserleri sergileyecek bir İslam-Osmanlı müzesi kurmak istiyor.

Ancak Cape Town'da böyle bir müzenin açılabilmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteğine ihtiyacımız var. Cape Town halkı Osmanlı tarihine çok ilgi duyuyor. TİKA da Osmanlı mirasını canlı tutmak için çok güzel çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalar sadece bizim çocuklarımız için değil gelecek nesiller için de çok önemli." diye konuştu.

-"Dünyanın bir Ertuğrul’a ihtiyacı var"

Washila Hanım, bütün çocukları ve torunlarıyla birlikte TRT'nin bütün dünyada beğeniyle izlenen Diriliş Ertuğrul'u izlediklerini, dizideki Ertuğrul ve Turgut Alp karakterlerini çok beğendiklerini vurguladı.

Kendileriyle birlikte, ülkedeki bütün Müslümanların hatta bütün Güney Afrika halkının Diriliş Ertuğrul'u kaçırmamak için sabahladığını ve uykusuz kaldığını ifade eden Washila Hanım, şöyle devam etti:

"Bu dizi, Osmanlı'nın, Türkiye'nin ve İslam'ın parlak yüzünü gösteriyor. Bazı insanlar bize Türklerin bütün bu güzellikleri dünyaya neden anlatmadığını soruyor. O yüzden herkes Türkiye'yi, İslam'ı ve Türkleri daha yakından tanımak için gelmek istiyor. Bunun turizme de çok katkısı oluyor.

Dizide Ertuğrul'dan sonra en beğendiğim ikinci karakter de Turgut Alp. Sanki içimizde yaşayan gerçek kahramanlar. Oyunculukları muhteşem. Adaletsizliğe karşı, yozlaşmaya karşı bütün dünyanın bir Ertuğrul’a ihtiyacı var. İşte Ertuğrul’un bu muhteşem özelliklerini günümüzde Cumhurbaşkanı Erdoğan taşıyor ve temsil ediyor."

-''Erzurum güzel ama çok soğuk''

Washila Muhammed, 160 yıl aradan sonra Türkiye’ye dönmenin kendileri için heyecan verici bir tecrübe olduğunu ve bazen Türkiye’ye yerleşmeyi düşündüğünü belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dedelerimin de hayali Türkiye’ye geri dönmekti. Ama bunu başaramadılar. Türk hükümeti, bizim gibi ana vatanına dönmek isteyen Güney Afrikalı Türklere bu imkanı tanımalı. Eğer Türkiye'ye yerleşmeye karar verirsek kesinlikle Erzurum’da yaşamayı istemem. Erzurum'u gerçekten çok sevdik, hatta yöneticiler beni ve ailemi yerleşmek için davet etti. Ama Erzurum olmaz, çünkü soğuk, çok soğuk." dedi.

-"Dedemiz Ebubekir Efendi ile gurur duyuyoruz"

Washila Muhammed’in oğlu 43 yaşındaki Muzaffer Muhammed de ailesinin geçen yılki Erzurum ziyaretinin ardından, bu yılki seyahate katılma kararı aldığını aktardı.

Ailesinin Erzurum'dan döndükten sonra Türkler ve Türkiye hakkında çok şey anlattığını söyleyen Muzaffer Muhammed, "Büyük büyükbabam Ebubekir Efendi'nin hikayesini biliyorum. Niye Güney Afrika’ya geldiğini, neler yaptığını, bugün de Osmanlı tarihiyle ilgili birçok şey öğrendik. Aile olarak dedem Ebubekir Efendi ve onun yaptıklarıyla gurur duyuyoruz. Türk insanını çok seviyoruz ama Erzurum bizim için daha anlamlı, çünkü büyük babamız oradan geliyor." şeklinde konuştu.

Washila Muhammed'in kızı 37 yaşındaki Derviş ise Türkiye’yi ve Türk kültürünü çok sevdiğini vurgulayarak, İstanbul'a yerleşmek istediğini belirtti. Derviş, "Türk kadınlarını çok beğeniyorum. Kılık kıyafetlerinde, hayat tarzlarında çok özgürler. Kimse kimseyi kıyafetinden dolayı yargılamıyor." dedi.

-Ebubekir Efendi Kimdir?

Sultan Abdülaziz Han döneminde Ümit Burnu’na İslami ilimleri öğretmek, Müslümanlar arasındaki dini ve içtimai ihtilafları çözmek maksadıyla gönderilen Osmanlı alimi Ebubekir Efendi, 1863'te Cape Town'a gitti ve yaklaşık 17 yıl Güney Afrika'da görev yaptı. Ebubekir Efendi, Cape Town’a varışının 15'inci gününde bir okul açtı. 20 gün içinde 300′den fazla öğrenci topladı. Kur'an-ı Kerim, Arapça, Türkçe öğretti ve dini kitaplar okuttu.

Güney Afrika'da bir taraftan eğitim ile meşgul olan Ebubekir Efendi, diğer taraftan halka daha iyi bir şekilde nüfuz edebilmek için kısa zamanda mahalli dil olan Felemenkçe'yi ve İngilizce'yi öğrendi. Birçok önemli dini kitabı 7 ayda, hızla öğrendiği yerel dile çevirdi. Müslümanlar arasında doğru bir İslami anlayışın yayılması için yıllarca mücadele veren Ebubekir Efendi, 29 Ağustos 1880'de arkasında pek çok cami ve okulun yanı sıra, kültürel miras bırakarak Cape Town'da hayatını kaybetti.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :