Dolmuş kültürü yok oluyor

Dolmuş kültürü yok oluyor

Taksiler, 3 tekerlekli araçlar, klasik Ford dolmuşların ardından, özellikle büyükşehirlerde belediye baskısı dolmuş kültürünün yok olmasına zemin hazırlıyor.

Süslü aynalar, kumaşlarla örtülmüş torpido, birbirinden renkli boncuklarla donatılmış vites kolu ve direksiyonla hafızalara kazınan, ''Çiçek Abbas''ın sevgilisine kavuşmasını sağlayan ''ekmek teknesinden'', klimalı, otomatik kapılı, televizyonlu modern araçlara uzanan dolmuşlar, yarım asırı geçkin süredir toplu taşımanın yükünü sırtlıyorlar.

İçinde arabesk parçaların yankılandığı, Yeşilçam filmlerine konu olan, torpido ve bagaj kapaklarına yazılan yazılarla bir dönemin simgeleri arasında yer alan dolmuşçuluk, bugün sıkıntılı bir dönemeçten geçiyor.

Şimdilerde Almanya'nın Münih kenti Belediye Meclisinin bile aldığı kararla küresel ısınmaya karşı uygulamaya geçirdiği dolmuş taşımacılığını dünyaya kazandıran Türkiye'de toplu taşıma literatürüne ''dolmuşçuluk'' kavramının eklenmesi, 1929'a uzanıyor.

ABD'de başlayan ve tüm dünyada etkisini hissettiren 1929 yılındaki ekonomik krizde, İstanbul'da lokantacılık yapan ve daimi müşterilerini taksi fiyatlarının yüksekliği sonucunda kaybetmeye başlayan Aşçı Halit'in Yahudi bir iş adamına ''Aracınla, aynı yöne giden dört müşteriyi toplayıp, saatin yazdığı ücreti bu müşteriler arasında paylaştıralım'' teklifiyle başlayan ''dolmuşçuluk'' böylece ilk seferlerine başladı.

İlk olarak Nişantaşı-Eminönü arasında başlayan ve giderek yaygınlaşmasına karşın 24 yıl boyunca ''gizlice'' devam eden, 1954 yılı sonunda ise İstanbul Belediyesi tarafından ilk tarifesi verilen dolmuşçuluk, bugün gelişen teknolojiyle birlikte artan alternatif taşımacılık araçları karşısında ''serüveninin'' sonuna geliyor.

Büyük kentlerde dolmuşçuluğun simgesi haline gelen Desotolar, Fordlar, Fiatlar, Chevroletler, Pleymouthlar, Dodgelar ve küçük kentlerdeki üç tekerlekli araçların yerini bugünlerde lüks ve konforlu minibüsler alırken, belediyelerin de ucuz fiyatla toplu taşımacılık sektörüne girişi girdi maliyetlerinden yakınan dolmuşları çıkmaza sokuyor.

Kentteki yoğun trafik ve gürültüyü azaltmak için dolmuşları otobüslere çevirme yolunda çalışma yapan belediyeler, dolmuşlara karşı güzergah değişikliği, ucuz taşıma kozunu kullanıyor. Dolmuş kültürünün yok olmaya yüz tutması, servet değerindeki plakaları da olumsuz etkiliyor.