Durali Göğüş

Durali Göğüş

DESTANLARIMIZLA YAŞAYABİLMEK

Geçen hafta 18 Mart Çanakkale Zaferi’mizin 106. yılını kutladık. Tarihin akışını değiştiren Büyük Destan, düşmana unutmayacakları iman gücünün ispatı idi. Dünya tarihinde emsali görülmemiş kahramanlık öyküsünün adıdır Çanakkale.

İnsanlık tarihinde milletçe birlikteliğin, kardeşliğin ve cesaretin zirvesidir Çanakkale.

İnsanlığa hak ve hakikat medeniyetinin, diriliş ve onur mücadelesinin örneğidir Çanakkale.

Vahşi, sömürgeci alçakların denizin dibine gömüldüğü yerdir Çanakkale.

Geçmişleri karanlık ve kirli haydut haçlı çakallarının leş olarak ülkelerine iade edildiği mekândır Çanakkale.

Dünyayı zulüm, acı, kan ve göz yaşına boğmaya çalışan emperyalist haçlı çapulcu sürüsünün nefes borusunun kesildiği yerdir Çanakkale.

 İslâm’ın son ordusunun Haç’a karşı mücadelesinde gökyüzünde Hilâlin doğduğu yerdir Çanakkale.

Türklerin İslâm’ın sancaktarlığını ebediyete kadar taşımaya ant içtiği, mührünü vurduğu yerdir Çanakkale.

Konu İslâm ve vatansa ser verip bir karış toprağını alçaklara verilmediği coğrafyadır Çanakkale.

Tek dişi kalmış batılı sırtlan güruhuna mezar olan topraklardır Çanakkale.

İ'lâ-yi kelimetullah  davası uğruna haçlı vampirlere karşı Türk’ü, Kürd’ü, Çerkez’i, Laz’ı, Boşnak’ı, Arnavut’u, Arap’ı, Afrikalısı olarak omuz verip can verdiği yerdir Çanakkale.

15 yaşında süngüler üzerine aslan gibi atılan mülkiyeli, harbiyeli, tıbbiyeli çocukların diplomalarını rabbinden alma sevdası ile can verdikleri, cennet mekânıdır Çanakkale.

Çanakkale’de dersini alan haçlı küffar yaşadığımız çağda taktik değiştirdi artık. Haçlı haydutlar seçtikleri maşalar ve uşaklar ile harekete geçtiler. Necis canlarını vermek yerine, yerli hain çetelerle saldırmaktalar amansızca. Ümmetin umudu millet üzerinde fitne fesat ve bölme işini (15 Temmuz) hainlere ihale ettiler.

Sahiplerince tasmalarındaki zincirleri salınan kudurmuş mankurtlar , talimatla 2016 yılının 15 Temmuz günü kardeşleri üzerine saldırdılar.

Haçlı ordusuna karşı hep beraber tek vücut olan bir millettik. Düşman belli ise iş basittir. Ancak hainler içeriden olunca ülke hiçbir zaman güvende olmuyor. Ülkenin geleceğini sırtından hançerliyor hain odakları. Gelişimi ve ilerlemeyi yok etme yolunda ihanetteler. Meyvenin içine gizlenmiş bir kurt misali ülkenin birliğine ve bütünlüğüne kastetmekte yarıştalar. Unuttukları ‘’Çakalların  sesi Aslan kükreyene kadardır.’’

Tabi ki vatanına gerçekten sevdalı, ecdadına minnettar ülke evlatları çoğunlukta bu topraklarda.

Zararlı haşerelerle mücadelenin bir beka sorunu olduğu şuurunda ve aşkında evlatlar harekete geçtiler. Bu alçakça kalkışma ve hainliğe karşı verilen büyük mücadele kan ile yazılan ikinci Çanakkale destanı olmalıydı.

Nihayetinde;

Topyekûn alçakça saldıran haşhaşi çetelere karşı bayrak sevdalısı vatan evlatları göğüslerini siper ettiler. Can verip ezanın minarelerden dinmediği, bayrağın semadan indirmediği andır 15 Temmuz destanı.

Çanakkale ruhunun iman gücü ile ayağa kalktığı, dik durduğu, yıkılmadığı destandır 15 Temmuz destanı.

Türklerin hegemonyacı dünyaya ve alçaklara meydan okuduğu, ümmetin son ordusunun sancağı dalgalandırmaya yemin ettiği destanın adıdır 15 Temmuz Destanı.

Dünya güç ekseninde tekrar dirilen bir milletin ayak sesleri ;

Tarihinde Malazgirt’le başlayan, İstanbul’un fethi ile çağ açıp çağ kapatan, Çanakkale’yi geçilmez yapan ve 15 Temmuz’la hainlere ülkeyi dar eden bir millet var.

Tarihin bu destanlarını kalbinde ve yüreğinde yaşatılması yönünde geleceğin şuurlu nesilleri yetiştirilmeli.

 Bu şuuru verecek sinema, sanat, belgesel, eğitim ve tarihi mekanların vatan çocuklarına sunulması yolunda her siyasi, kurum, kuruluş, vakıf, dernek vs. elini taşın altına koymalı.

‘’Destanlarımızla Yaşayabilmeliyiz.’’

Çünkü insanlık dünyayı ateş çemberine çeviren kirli vahşi batı medeniyetinin sonunun geldiğinin farkında.

Hak ve hakikat medeniyet sancağı bize emanet. Ümmetin emanetini yere düşürmemeli var gücümüzle bir ve beraber olarak çok çalışmalıyız.

İnsanlığın ve Ümmetin beklentisi bu yönde…       

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.