DAEŞ'in Musul kentini ele geçirmesinin 2. yılı
IKBY Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Yaver: "Örgütün hem militan sayısı hem de savaşabilecek gücü büyük oranda düştü. Halkın örgüte olan bağlılığı daha önce çok güçlüydü ancak militanların gerçek yüzünün ortaya çıkmasıyla birlikte insanlar uzaklaşmaya
ERBİL (AA) - İDRİS OKUDUCU - Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cabbar Yaver, terör örgütü DAEŞ'in Haziran 2014'te Irak topraklarının dörtte birini kontrol altına aldığını ancak halihazırda elinde Musul ve birkaç bölge dışında bir şey kalmadığını belirtti.
Yaver, DAEŞ'in Irak'ın ikinci büyük kenti Musul'u ele geçirmesinin üzerinden geçen iki yıla ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
DAEŞ'in Haziran 2014'te Musul kentini ani bir şekilde ele geçirmesinden hemen sonra, Sünni yerleşim merkezlerinde nüfuzunu güçlendirdiğini belirterek, "Terör örgütü DAEŞ 2014 yılında ortaya çıktığı zaman çok hızlı bir şekilde Irak'ın topraklarının dörtte birini işgal etti. Musul, Salahaddin, Enbar illerinin tamamı, Kerkük ve Diyala ilinin ise bazı bölgelerini kontrol etmeyi başardı. Bunun yanında ülkenin başkenti Bağdat'ın girişine kadar dayandı. Suriye ve Ürdün'deki bazı sınırlarının kontrolünü ele geçirdi." dedi.
Örgütün Irak'te ele geçirdiği bölgelerdeki petrol kuyularını işletmeye başlayarak kaçak yollardan petrol satışı yapıp, mali açıdan güçlendiğini hatırlatan Yaver, ancak DAEŞ'in şu anda mali açıdan da ciddi kayıp yaşadığına dikkati çekti.
Yaver sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kerkük ve Diyala iline bağlı Hemrin Dağı'nda, Ninova ovasına yakın bölgelerdeki petrol kuyularının hepsi örgütün elindeydi ancak şu anda hiçbiri yok. Kaçak yollarla petrol satışı yapabilme imkanı da artık eskisi gibi kolay değil. ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri Irak'ta, Rusya ise Suriye'de örgütün petrolünü taşıyan tanker konvoylarına sürekli saldırı düzenliyor. Irak'ta elinde kalan önemli bir petrol kuyusunun olduğunu zannetmiyorum. Bu örgütün mali açıdan ne kadar zayıfladığını gösteriyor."
İki yılın ardından DAEŞ'in elindeki toprakların yarısından fazlasını kaybettiğini dile getiren Yaver, "DAEŞ'in halihazırda elinde Musul kenti ve diğer birkaç bölge dışında bir şey kalmadı. Halkın örgüte olan bağlılığı daha önce çok güçlüydü ancak militanların gerçek yüzünün ortaya çıkmasıyla birlikte insanlar uzaklaşmaya başladı. Kan dökmek istemesi, büyük bir alanı ele geçirdikten sonra halka karşı büyük suçlar işleyip, baskı uygulaması halkın örgütten uzaklaşma nedenleri arasında sayılabilir." dedi.
"İşgal ettikleri bölgelerdeki insanların yanı sıra özellikle Avrupa ve dünyanın diğer ülkelerinden birçok savaşçıyı kendi cephelerine çekmeyi başardılar" diyen Yaver, Peşmerge Bakanlığı olarak farklı kaynaklardan elde ettikleri bilgilere göre, örgütün iki yılda yaklaşık 20 bin militanının öldürüldüğünü, mevcut savaşçı sayısının da 10 bin ile 15 bin arasında olduğunu aktardı.
- "Musul'da DAEŞ'e büyük bir darbe yapacağız"
Eski Musul Valisi ve Haşdi Vatani (Sünni güçler) Komutanı Esil Nuceyfi de DAEŞ'in kontrol ettiği Musul kent merkezinden sadece 20 kilometre mesafede olduklarını belirterek, kenti kurtarma operasyonunun diğer bölgelerdekine benzemediğini ifade etti.
Nuceyfi olası bir Musul operasyonunun DAEŞ'e büyük bir darbe anlamı taşıyacağını vurgulayarak, sunları kaydetti:
"DAEŞ'in elinde kalan ve halen güçlü olduğu Musul'u kurtarma operasyonu bu yıl başlayacaktır. Kentin üç tarafı Peşmerge güçlerince kuşatılmış ve güneyinde ise Irak ordusu ilerlemek istiyor. Kent merkezinde gizli hücrelerimiz var ve bizden gelecek emri bekliyor. Musul'da DAEŞ'e büyük bir darbe yapacağız. Örgütün yenilgiye uğratılması, Irak'ta ortadan kaldırılması demektir."
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği 7 Haziran'da yaptığı açıklamada, Irak'ta 2014 tarihinden bu yana yaşanan çatışmalar sonucu 22 bin sivilin hayatını kaybettiğini, 43 bin kişinin ise yaralandığını duyurmuştu. Söz konusu bu verilere, Enbar ilindeki çatışmaların dahil olmadığını da belirtilmişti.
AA
Kaynak: