Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar: Arsa sayısını 1 milyona çıkarmayı hedefliyoruz, parasal bir sıkıntımız yok
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'nin merak ettiği konular hakkında önemli açıklamalarda bulundu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fulya Kalfa moderatörlüğünde Kanal D-CNN TÜRK ortak canlı yayınında gazeteciler Ahmet Hakan, Hande Fırat, Abdulkadir Selvi ve Zafer Şahin'in sorularını yanıtlıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu. Enflasyon ve pahalılıkla mücadelede atılan son adımlar, EYT'liler ve kadroya alınacak sözleşmeli personel çalışmalarında son durum, Midilli ve Sisam'ı silahlandıran Yunanistan'ın artan provokasyonları, Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye'nin barış diplomasisi, Suriye, terörle mücadele ve 28 Ekim'de açıklayacağı AK Parti'nin seçim vizyonu belgesi...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
- Öncelikle şehit polisimiz Sedat Gezer'e Allah'tan rahmet diliyorum. Gerek ailesine, gerek milletimize başsağlığı temennisinde bulunuyorum. Şehidimiz başta olmak üzere diğer polislerimiz ve bekçilerimiz orada kahramanca bir mücadele verdiler. Oradaki kendini yere atışı, oradan silahı kullanarak ikisini de öldürmeleri, etkisiz hale getirmeleri, hakikaten kahramanlıklarını ve aldıkları eğitimin başarılı olması çok önemliydi.
Bunların yaptığı hükümet eleştirisi değil, devlet düşmanlığı derken bunu kast ediyorum. CHP milli güvenlik sorundur. CHP'nin bu teröristlerden birisini gazeteci diye savunmuş olması ve şu anda gazetecilerden hapiste olanlar var. Bunlara yönelik olumlu bir yaklaşımımız yok. Terör örgütü ve siyasi uzantısı, malum parti yerine devletin söylediklerine kulak verselerdi, böyle utanılacak hale düşmezlerdi. O hapistekilerin de gazeteci değil, terörist olduğunu en baştan beri söyledik. Onlarda yüz yok. Yargı bunları terörist oldukları için cezalandırıyor, mahkum veya tutukluyor. Resmi internet sitelerinde de tutuklu gazeteci diye gösterdikleri raporu hale gösteriyorlar. Yani hala teröristin arkasındalar. Bu teröristin çantasında kamera taşıdığını yazmışlar. O terörist sırt çantasında taşıdığı keleşle yaptı. 'Bunların yaptığı hükumet eleştirmesi değil, devlet düşmanlığı' derken bunları kast ediyorum. CHP milli güvenlik sorunudur. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Bunların mutlaka terörle, dağla bağlantısı var. Bunları bileceğiz, adımları ona göre atacağız. Bunlar yaptıkları "sokağa çıkın" demek suretiyle gençlerin ölmesine sebep olmadı mı?
Amerika'nın Güney Kıbrıs'a yönelik silah ambargosunu kaldırmasının ne içerik ne zamanlama bakımından izahı yoktur. Rum Yunan ikilisinin Doğu Akdeniz'de barış ve istikrarı tehdit eden adımlarını görmezden gelen hatta teşvik eden Amerika, bu adımıyla adada silahlanma yarışına yol açacaktır. Biz de Kuzey Kıbrıs'ta ne gerekiyorsa bu adımları attık.
ABD her şeyden önce NATO'da beraber olduğumuz üyeler arasında adil davranmıyor. Yunanistan NATO'da beraber olduğumuz bir ülke. Ama Türkiye'de beraber olduğunuz bir ülke. Biz NATO'da ilk 5 içerisindeyiz. Hem yaptığımız ödemelerle, kara kuvvetiyle NATO'da önemli bir ülkeyiz. ABD'nin Sisam'a Midilli'ye bu kadar araç göndermesi kabul edilebilir değil. Bütün bunlar İHA'larla tespit edildi. Tespit etmekle kalmadık, Amerikan zırhlıları bizi tehdit etmek için kullanılıyor. ABD'ye diyoruz, Türkiye gibi bir müttefik bulamazsın. Gerek ABD'ye gerek Yunanistan'a uyarımızı yaptık. ABD'de 17 Eylül'de son mektubumuzu gönderdik. Yunanistan bu meseleyi yok sayıyor, görüşmekten kaçıyor. Biz burada uluslararası yargı yolunu kapadıklarını görüyoruz. Uluslararası yargıdan yanaysan, neden görüşmekten kaçıyorsun? Lozan'a göre buralar özel bir statüye tabi. Yunanistan'da toplam 9 ABD üssü mevcut. Bizim ABD'den beklentimiz Yunanistan'ı yanlış hesaplara sokmaması ve uluslararası kamuoyunu manipüle etmemesi.
Ada'da bir de silahlanma yarışına sokacaktır. Biz de tabi ki Kuzey Kıbrıs'ta ne gerekiyorsa adımları attık, atmaya devam edeceğiz. Bizim orada 40 bine yakın askerimiz var. Bunun dışında silah, mühimmat, araç gereç bu konularda adımlarımızı atıyoruz. Bu son adımı da cevapsız kalmayacağını, Kıbrıs Türk halkının güvenliği için ne gerekiyorsa yapılacak. ABD ambargoyu kaldırsa da kaldırmasa da, "Türkiye sen ne yaparsan yap" diyor. Lozan'a baktığımız zaman bir defa buralar silahtan ari olan adalardır. Bu adalara ABD maalesef, ne Lozan'ı ne Paris'i dinliyor. Bunları dinlemeden bu adımları attı, atıyor.
Barış için ben umutsuz değilim ama bir anda netice alırız dersek bu da hayal olur. Referandum olayı sıkıntıyı getiriyor. Böyle bir referanduma gidilmeseydi de bunları diplomasi yoluyla çözebilseydik, çözebilselerdi. Zelenski 4 bölge ile ilgili desteklerimizi işitiyor. Putin ile görüşerek bu sorunu çözmemizi istiyor. Putin ile bu konuyu yarın etraflıca ele almayı düşünüyorum.
Görüştüğüm devlet başkanları, başbakanları olsun hepsi de istisnasız şu ifadeyi kullandı: Biz Rusya-Ukrayna arasındaki arabuluculuğunuz her türlü takdirin üstündedir. Bir taraftan tahıl koridorunun çalışması, gübre olayı diğer taraftan ve 200 esirin takası. Ukrayna lehine olan 5 tane var. Rusya'nın önem verdiği Medvedçuk var. Hanımı televizyondan 'Erdoğan ne olur kocamı kurtar' diye çağrıda bulunmuştu. Yaptığım görüşmelerde, Sayın Putin bunu hatırlattı. Biz de Sayın Zelenski ile görüşerek esirlerin takasları hamd olsun gerçekleşti. Barış için umutsuz değilim. Böyle hemen netice alırız demek de hayal olur. 4 şehirde yapılan referandum olayı sıkıntıyı getiriyor. Keşke böyle bir referanduma gidilmeseydi de bütün bunları diplomasi yoluyla çözebilseydik, çözebilseydiler. 2014'te de benzer bir durum Kırım'da olmuştu. Biz o zaman başarılı olamamıştık. Sayın Putin'e "Kırım'da bizim yoldaşlarımız var, attığınız adım doğru değil" demiştik fakat başarılı olamamıştık. Sayın Zelenski de 4 bölgedeki referandumla ilgili desteğimizi istiyor. Arkadaşlarım bağlantı kuracak ve yarın Putin'le bu konuları etraflıca ele almak istiyorum. Şu ana kadar bizim daha çok Ukrayna tarafından gelen tahıl vardı. Bu tahılda da 5 milyon tonu aşmış vaziyetteyiz. Ama gübre olayında daha çok Rusya tarafı önem arz ediyor. Onlarla da bu konuları görüşüp çözebilirsek, tarımda gübreye ihtiyacı olan ülkeleri doyurmuş oluruz. Gübreyle beraber oralara da bereket getirmiş oluruz.
Ukrayna'nın işgal altındaki bazı bölgelerindeki referandum kararı daha endişe verici. Diplomasi çabalarını zora sokuyor. Burada bir ilhak olabilir. Tanıdığım Sayın Putin kafasına bir şeyi koyduysa yapar.
Nükleer savaşa gitmenin bedeli felaket. Bunu bırak konuşmayı düşünmemek gerekir. Diplomasi yoluyla bu işi çözmek, en isabetli adım olacaktır. Biz şu anda özellikle bu tahılı az gelişmiş fakir ülkelere nasıl aktarırız, bunun gayreti içinde olduk. Ne yazık ki %80'i zengin ülkelere gitti. Bu da ciddi manada sayın Putin'i rahatsız etti. Son görüşmelerimizde de bunlar gündeme geldi. Bundan sonraki süreçte hedefimiz, fakir olan ülkelere bunu göndermekte başarılı olalım. Burada 2 şey önem arz ediyor; tahıl ve gübre. Henüz biz Rusya'dan bunu çekmiş değiliz. Tahıl ve gübrede Rusya kanadı devreye girecektir. Bir nükleer savaşa gitmenin bedeli, faturası felaket. Bunu bırak konuşmayı, düşünmemek gerekir. Bunları zaten hiç gündeme getirmeden, diplomasi yoluyla bu işi çözmek en isabetli adım olacaktır. Ukrayna'nın işgal altındaki bazı bölgelerinde, Rusya'ya katılım için referandum düzeltilmesi endişe vericidir. Bu türden gelişmeler diplomatik sürecin canlandırılmasını zor sokuyor. Ukrayna'nın işgal edilen bölgelerindeki referandum olayı, ilhak kararı çıkarsa ki endişeliyim. Tanıdığım Putin kafasına bir şey koyduysa onu bir şekilde yapar. Onun için yarınki görüşmemizi randevu verilirse çok çok önemsiyorum.
ABD'nin bize verdikleri söz başta Biden, demokratlar olarak kendi düşüncesinin F-16'ları ve diğer bütün parçaları vermekten yana olduğunu bizi söyledi. Bu arada yine Savunma Bakanım, muhattabıyla görüşmesinde aynı cevapları alıyor. Bu seyahatte Cumhuriyetçilerden Lindsey Graham ve diğer senatörle ayrı görüşmelerim oldu. Bana olumlu cevaplar verdiler. "NATO'daki en önemli müttefiğimizi yalnız bırakamayız, elimizden gelen çabayı göstereceğiz" dediler. "Türkiye'ye karşı hasmane tutumun doğru olmayacağını, bu sorunu çözmemiz gerekir" dediler. Biz de şu anda sayın Biden'ın bize vermiş olduğu sözden netice bekliyoruz. Beraberdik. Onlar kaldılar, şu anda dönmüş olmaları lazım. Onlar da Senato ve bazı demokratlarla görüşmeler yaptılar. NATO'nun da menfaatine olan böyle bir girişimde NATO da bizi yalnız bırakmayacaktır ve girişimde bulunacaktır.
Bizim Suriye'de terör örgütü varlık gösterdiği sürece oradaki kararlı mücadelemiz devam edecektir. Sahada gerekli çalışmaları yapıyor, her türlü tedbiri alıyoruz. Milli güvenliğimizi tehdit eden ne varsa, nerede olursa olsun oralara karşı gerekli adımı atarız ve yapmamız gereken neyse onu da yaparız. Bu çalışmalarımızı uygun gördüğümüz anda kapsamlı terörle mücadele adımımızdan kaçınmayız. Bölgenin huzurunu da burada temin ediyoruz. Terörle mücadele tek taraflı olmaz. Karşı taraf da buna aynı şekilde olumlu yaklaşması lazım ki netice alalım. ABD ve Rusya'nın vardığımız mutabakatlara uyması gerekiyor. ABD koalisyon güçleriyle adım atarken, biz NATO'da nasıl beraber olacağız. Bu duruma da kimse bizden sessiz kalmasını beklemesin.
Suriye'nin kuzeyinde hedefimiz, ilk etapta 100 bin 2. etapta ise 200 bine çıkartmak. Burada briket evler yapıyoruz. Briket evlerin altyapısı var. Öyle yağmur çadırlar öyle bir durum yok. Bunların içerisinde 2+1, 1+1 banyosu, tuvaleti her şeyi var. Isınma noktasında da güneş enerjisi var. Suriyelilerin ülkelerine gönüllü ve güvenli, onurlu bir dönüşü hazırlamamız lazım. CHP ve diğerlerinin söylediği gibi "Biz bunları geldiğimizde Suriye'ye süreceğiz" söz konusu değil. Biz Yunanistan'ın yaptığı gibi de yapmayacağız. Botları nasıl batırdıklarını görüyoruz. CHP'nin yaklaşımı gibi de yaklaşamayız. Bizim bildiğimiz bütün STK'larımız buralarda büyük bir gayretle, coşkuyla bu yatırımları gerçekleştirdiler. BM'de yaptığım konuşmada da bu konuya değindim.
KKTC'nin tanınması çabalarımızın netice vereceğine inanıyorum. Bu tanınmalar öyle bir anda olan şeyler değil. Dünyada birçok irili ufaklı ülkeler, tanındılar ama ne kadar zamanda tanındılar. Belli uzun süreler aldı. Biz diyoruz ki, Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 haklarının egemen statüsü teşkil edilsin. Bu eşitliği sağlama önceliği de BMGK'ya düşer. BMGK gerçekten adil davranırsa bu süreci hızlandırırız. Çünkü ben BM'den de sonuç alacağımıza inanıyorum. Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini teyit etmek için hiçbir adım atmadılar. Bunu BMGK yapamıyorsa BM üyeleri Kıbrıs'ı tanıyarak haklarını teşkil edebilir. Bunun için uluslararası toplumuna çağrıda bulundum. Bu bir ön hazırlıktı. Tabii New York'ta da görüştüğümüz muhataplarımızın konuyu detaylı anlattık. Çabalarımızın netice vereceğine inanıyorum.
Sosyal Konut Projesi.. Sayın Kılıçdaroğlu'nun daire ihtiyacı mı var? Garanti istediğine göre böyle bir ihtiyacı var. Buyursun. Biz 1 milyon 250 bin TOKİ olarak konut yaptık. İlk defa bu alana girmiyoruz ki, kendimizi ispatlamışız. Esenler'de konut dağıtımı yaptık. Orada bir eve gittim ve mutluluklarını gördüm. Kemal Bey bak dürüst ol. Siyaset dürüstlüktür. Böyle enine boyuna aklına ne geliyorsa atmak değil. Biz attığımız adımla yeniden bir tarih yazıyoruz. Gençlerimizin başvurusu 1 milyon 715 bin. 5 milyona dayanan müraacat var. Projelerimizde ilk kazmayı 25 Ekim'de vuruyoruz. Derdimiz, Türkiye'nin 4 bir yanında nerelerde konut yapımına başlayacaksak, hepsine aynı anda temelleri atıp, bu işi başlatalım istiyoruz. En kısa zamanda kura tarihlerini açıklayarak bu adımları da açıklayacağız. Kuraya tabi tutmak suretiyle istiyoruz ki, vatandaşlarımıza bu sayıyı artırarak imkan tanıyalım.
Sosyal konut projesinde arsadaki sayıyı 1 milyona çıkartmak istiyoruz. Rakam 5'i yakalayınca, bize yeni bir adım atmak için Bakanımla konuştum. Biz altyapıyı yapacağız, o da evini yapacak. Çevre Şehircilik Bakanlığımız ekibiyle buralarda araştırmaları yapıp planlamayı yapacaklar. Ondan sonra hangi ilde ne kadar arsa, biz taktim edeceğiz. Bu adımı kura çekiminden önceye yetiştireceğiz. Dün akşam Murat Bey'e talimatı verdim. Arsa alacak olanlar, hemen buraya yönelsinler. Onların arsalarını da bu kuraya tabi tutalım. 1 milyon arsa, fazla olabilir ama az olmayacak. 250 bin konutla ilgili geçen bir programda açıklamıştım. Demiştim ki; Biz seçim sonrası 2. bir etaba başlayabiliriz. Şimdi şartlar bizi öyle uğraştırıyor ki, bu arsaların altyapısını yapalım, vatandaşlarımız da evlerini yapsın. Ağzı olan konuşuyor. Bizim parasal olarak bir sıkıntımız yok. Bunları yaparız. Konutta 2 yıl verdik. 2 yıl içerisinde de bu rakamları yakalayacağız.
Dar gelirli vatandaşlarımıza desteklerimizi sürdürüyoruz. Öğrencilerden, çiftçilere kadar milletimizin tüm kesimlerinin yanında olduk. Özellikle dar gelirli vatandaşlarımıza yönelik kapsayıcı desteklerimizi sürdürüyoruz. Yüksek Öğretim yurtlarında kalan öğrencilere verilen yardımı günlük 25 liradan 60 liraya çıkardık. Şu anda yurtlarımızın kapasitesi 850 bin. Beslenme yardımını aylık 750 liradan, 1800 liraya çıkardık. Kredi ödemelerinde 26 milyar liranın üzerindeki yükü gençlerimizin üzerinden kaldırdık. Bir çok tarımsal ürünün alım fiyatlarında bir önceki yıla göre artış yaptık. Böylece üreticilerimizin yanında olduğunu gösterdik. Çiftçilerimiz elektrik faturasını hasat sonrası ödeyecek.
Ben çok açık net söyleyeyim. Bu yüzyıl, 'Türkiye yüzyılı' olacak. Dünyada şartlar ne getiriyor ne götürüyor, ABD'de Avrupa'da durum ne görüyorsunuz. Ama Türkiye bu sıkıntıları yaşamadı, yaşamıyor. İç ve dış talebin katkısıyla %7,5 dengeli ve güçlü bir büyüme yaşadık. 2022 yılı küresel büyüme tahminleri dünyada aşağı yönlü güncelleniyor, Buna rağmen, Türkiye ekonomi modelimiz büyümenin devamını ispatlayacak. Bunu göreceğiz. Kimsenin bundan şüphesi olmasın.
Enflasyonla Mücadele. Şubatı bile değil, ocaktan itibaren bunun emarelerini rahat göreceğiz. Bir defa ben enflasyondan önce faize bakıyorum. Faiz noktasında yüzde 12'ye indirdik. Buradan tüm yatırımcılara çağrımı yine yapıyorum. Eğer yatırımcıysan kamu bankaları başta olmak üzere, şu an faiz yüzde 12'ye indi. Bundan sonra yukarı çıkma yok, daha da aşağı inecek. Bu enflasyonu da indirecek. Bir yatırımcı neyi arar? Yapacağı yatırımda düşük faiz arar. Düşük faizle yatırımını yap, ülkenin büyümesine katkı sağla.
Asgari ücrette artış ne kadar olacak? Şimdi yapmış olduğumuz asgari ücret tespit rakamlarında son tespiti aralıkta yapacağız. Arkadaşlarımız çalışıyorlar, değerlendirmeleri yapıp yıl sonu itibarıyla adımları atacağız. 2023'e girerken çok daha güçlü bir şekilde gireceğiz. Bir defa tereddüt etmeden asgari ücreti yükseltirken, yapılan artışın maliyeti işverenin üzerine bırakmadık, onu da biz üzerimize aldık. 2023 yılında uygulanacak asgari ücret için önümüzdeki ay asıl tespiti yapacağız. Rakam konusunda hiç endişe edilmesin.
EYT formülleri: Vedat Bey'in alanına girmeyeyim. Çalışmanın sonuna geldiklerini biliyorum. Bize sunduklarında da değerlendirmeyi yapacağız.
Sinop'ta yeni bir nükleer enerji santralinin adımını atacağız. Bu konuda bir sıkıntı yaşamayacağız. Tasarruf çağrısı yapmadım, yapmayacağım. Zaten israftan kaçalım. Bizim zaten fakir fukaraya gerek elektrikte, gerek doğalgazda, destek veriyoruz. Karadeniz gazı bu kış devreye girerse, bizim işimiz daha kolay olacak. Bizim Rusya'yla ile bir sıkıntımız yok. Doğalgazımız Rusya'dan geliyor. Bu arada Akkuyu devam ediyor. Orada da biz Ruslarla beraber çalışıyoruz 1. tribün 2023 içinde İnşallah yetişecek. Diğer tribünlerde 2028'e kadar bitecek. Biz Sinop'ta da yeni bir nükleer enerji santrali adımını atacağız. Bu konuda da Putin'le görüşmelerim oldu. Doğalgazda olsun, nükleerde olsun, dayanışmamız sürecek. Sinop nükleer için Bakanlar arasında görüşmeler sürüyor.
Merkez Bankası faiz oranlarnı indirir mi? ABD'nin faiz artırımı dediğiniz nedir? Ne kadar bir oran? Ciddi bir oran yok. Şu anda diyelim ki ABD'de faiz artırımı %6 olabilir. Avrupa'ya geliyorsunuz, orada da %4-5. Biz son para piyasası kurulu %12'ye indirdi. Temennim odur ki bir sonraki toplantıda yine indirerek, yıl sonunda temennim tek hanelere indirmeliyiz. Biz 6 sıfırı attığımız zaman Türk Lirası değer kazandı mı? Bize diyorlardı ki, hatta bir köşe yazarı, "Ben Taksim meydanına çıkar, anırırım" Biz 6 sıfır atmak suretiyle paramız bir anda değer kazandı. Bize bir şey kaybettirmedi. Biz şu anda da paramıza değer kazandırmamızın gayreti içinde olacağız, faizi düşürerek. Benim yatırımcım, "Ben düşük faizle yatırım yaparım. Bu beni yaralamaz diyecek." Kazanacağıyla bu defa o faizi ödemesi mümkün hale gelecek. Faiz yüksek olunca soyguncular kazanıyor. Hepsi "Bu yıl şu kadar para kazandık" diye övünür. Sen yatırım yap da kazan. Ben kamu bankalarına onu söylüyorum, "Biz sizden ne kadar yatırımcıyı takviye ettiniz, onların yapmış olduğu yatırımlarla ülke nereden nereye gidiyor, onu bekliyorum.
Seçim mottomuz da, "Türkiye'nin yüzyılı" olacak. Bazı mahfiller özellikle Merkez Bankasının üzerinde spekülasyonlar getirmeye gayret ediyorlar. Çünkü Merkez Bankası yıprandığı zaman Türkiye'nin finans sektörü kaybedecek. MB'nin döviz rezervi onların beklediği yerde hamdolsun, iyi bir durumdayız. Biz bu rezervi daha da güçlendirerek MB de yeri geldiğinde kamu bankalarını dizayn edecek. MB'nin gücünü kaybetmesini bekleyenler, kusura bakmasın avucunu yalamaya devam edecekler.
TOGG ne zaman yolda olacak? Fiyatlar noktasında öyle ürkütücü bir fiyat çıkacağına ihtimal vermiyorum. Hedefimiz 29 Ekim'e yetiştirmek. Zaten Varank kimseye bırakmıyor. Araç çok huzurlu, rahat. Gürcan Bey, "Başkanım diyor, ne kadar basacaksan bas." Dedim ki, "Başıma belamı açacaksın" Km açıklarsam eleştiri alırım şimdi. Aracın potansiyeli mükemmel.
Borsayla ilgili iddialar: Şu anda borsaya giren çok kazananı da oluyor, az da olsa kaybedeni oluyor. Ama bu yıl içerisinde bizim borsamız sürekli kazandıran oldu. Son zamanlarda spekülatif laflara girenler oldu, borsa sıkıntı yaşamadık değil. Nebati Bey gerekli hazırlıkları yapıyor. Bakanlık en ince ayrıntısına kadar inceleyecek ve ben de açıklayacağım.
AK Parti'de yeni isimler olacak mı? Futbol takımlarında bile transfer dönemlerinde A'dan Z'ye değişmez. Mevcut omurgayı korursun, nereye takviye gerekiyorsa oraya alırsın. Cumhur İttifakı'nın yapısı da bizi ilgilendiriyor. Dayanışma içerisinde bunu başaracağız.
Kabinede revizyon olacak mı? Seçime 8 ay kaldı. 8 ay içinde bu tür bir şey yapmak yöneticilik açısından sağlıklı bir şey olmasa gerek. Olabilir yani hiç belli olmaz. Fevkalade durum olursa bu tür bir adım atılabilir .Bir şey bizim için çok önemli. Kimliğimizden değerlerimizden ödün vermeden değişime açığız.