Çocukların çizimlerini bez oyuncak yapıyor

Çocukların çizimlerini bez oyuncak yapıyor

Yirmi yılı aşkın süredir çocukların çizimlerinden özgün bez bebekler yapan Semra Baklacı, fabrikasyon oyuncakların miniklerin hayal dünyasını öldürdüğünü söylüyor- Semra Baklacı: - "Piyasadaki oyuncaklar çok yapay oyuncaklar. Çocukların hayal dünyasını öl

İSTANBUL AA - HÜSEYİN YAHYA ŞEKERCİ - Fabrikasyon oyuncakların çocukların hayal dünyasını öldürdüğünü savunan 69 yaşındaki Semra Baklacı, yirmi yılı aşkın süredir miniklerin çizimlerinden onlar için özgün bez bebekler yapıyor.

Türk Kültürüne Hizmet Vakfı’nda bez oyuncak dersleri veren Baklacı, yıllardır annelerin ve çocukların hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyor. Çocukların ve annelerin çizimlerini boyutlandırarak bezden oyuncak haline getiren Baklacı, hanımların evlerinde kendi imkanlarıyla, çocuklarını da eğlendirebilecekleri işler yapmaya çalıştığını ifade etti.

Yaptığı işi "hayal sanatı" olarak tanımlayan Baklacı, 69 yaşında ve 47 yıllık evli olduğunu aktararak, “Piyasadaki oyuncaklar çok yapay oyuncaklar. Çocukların hayal dünyasını öldürüyor. Ben yurt dışından gelen oyuncaklara karşıyım. Çocukların kendi beynini kullanmasını engelliyor. Onlar başkasının hayalleriyle oynuyorlar, kendi hayalleriyle değil. Ben hoşlanmıyorum. Çocuk onu kendi yapmalı giydirmeli. Niye ben başkasının hazırladığı, giydirdiği, yaptığı bir şeyi ona giydireyim. Çocuk ne istiyorsa onu kendi yapsın, giydirsin kendi hayalini gerçekleştirsin. Başkasının beynini kullanarak hareket etmesin. ‘Bunu ben yaptım, bu benim’ diyebilmeli.” dedi.

-“Bütün derdim çocuklar”

“Çocuğum yok ama çok çocuğum var. Çok torunum var. Çocuklarla aram çok iyi. Onlarla çalışmayı çok seviyorum. Manevi çocuklarım çok fazla. Kimisi babaanne diyor kimisi anneanne diyor. Belki herkesin olduğundan daha fazla benim çocuğum ya da torunum var.” diyen Baklacı, çocukların kendilerine ayıracak vakitlerinin kısıtlı olduğuna dikkati çekerek aileleriyle iletişim kurmakta güçlüklerle karşılaştıklarını, öğrettiği bez bebek ve oyuncaklar yoluyla çocukların aileleriyle olan bağının kuvvetleneceğini, ailelerin özellikle erken yaşlarda çocuklarına katacaklarının belirleyici olduğunu belirtti.

Baklacı, “Özellikle annelerin bu işleri yapmasını çok istiyorum ama çocuklarıyla beraber. Çünkü çocuklar alabildiklerinin en iyisini aileden alırlar. Dışarıdan alamazlar. Yedi yaşına kadar bir çocuğa siz ne verirseniz onu alır. Hayat bilgisi aileden geliyor. Ailede ne alırsa onu devam ettiriyor çocuk. Ve ben değişik bir dünyaya girmesini istiyorum. Bütün derdim çocuklar.” diye konuştu.

- “Çocuklar, anneler çiziyor ben boyutlandırıyorum”

Sadece bez bebek değil aynı zamanda, doğum şekerleri, kapı süsleri ve oyuncak yapmayı da öğrettiğini bildiren Semra Baklacı, araba, tren ve hayvan oyuncakları da çalıştığına değinerek, “Çocukların hayal dünyasında yaşadıkları hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyorum. Onlar çiziyorlar ben boyutlandırıyorum. Kalıbını çıkarıyorum kendime göre onlara sunuyorum. Öyle çalışmalarımız da var çocuklarla.” dedi.

Oyuncakların hayal dünyasıyla ilgili bir şey olduğunun altını çizen Baklacı, çocukların televizyonlarda seyrettiklerinin onların hayali olmadığını iddia ederek televizyon yoluyla, çizgi filmlerin bir kısmıyla çizilen hayallerin çocuklara dayatıldığını ve zihin dünyalarının ona göre şekillendiğini söyledi.

-“Türkiye’de ilk olarak ben yaptım”

İlk bebeğini 1990’lı yıllarda gittiği bir nakış kursundaki yabancı bir kitapta gördüğü ayı resmini boyutlandırarak yaptığını ifade eden Baklacı, kendisinin bez bebek ve bez oyuncak yapmaya başladığı yıllarda Türkiye’de kimsenin bu işle meşgul olmadığını kaydetti. Baklacı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yoktu. Yapan da varsa eğer çok kıyıda köşede hobi olarak kendi evinde yapıyorduysa ortaya çıkmış bir şey yoktu. Ben başladım. Yavaş yavaş ayıyla başladım, ilk yastık bebekler yaptım.”

Güzel Sanatlar'da İç Mimari okurken okulunu yarıda bırakmak zorunda kaldığını ifade eden Semra Baklacı, resim eğitimi aldığını bundan dolayı da resim gözüyle ve perspektifle çalışarak yaptığı oyuncaklara değer kattığını vurguladı.

Bez bebek ve oyuncaklara dair birikimlerini aktarmak istediğini ifade eden Semra Baklacı, yaptığı ve öğrettiği oyuncaklara ilişkin sürekli araştırmalar yaptığını kaydetti.

Baklacı, bebek yapımına ilişkin prensiplerini de çocukları merkeze alarak edindiğine değinerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“En önemli olay da benim bütün bebeklerim güler. Benim hiçbir oyuncağımda ağlayan bebek yoktur. Hep bakın tebessüm ederler. Yaptığım her şeyde bebeklerin tebessümü vardır.”

-“Hobi edinmek çok önemli”

Hiçbir hobisi olmayan insanların psikolojik bozukluklara girdiğini kaydeden Baklacı, renklerle, ipliklerle meşgul olmanın zihni yenilediğini kaydederek verdiği eğitime uzak yerlerden gelen öğrencileri olduğunu söyledi.

Baklacı, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bana elinde doktor reçetesiyle gelen bir vatandaş ‘doktor bunu size gönderdi’ dedi. Doktor reçeteye yazmış; ‘bir hobisinin olması gerekiyor’ diye. Yani mutlaka kişilerin kendi uğraştıkları alanın dışında bir işle uğraşmaları gerekiyor. Çoğu karşıdan geliyor öğrencilerimin, Adalar’dan gelen var. Yazın Bodrum’dan sabah uçağıyla gelip akşam uçağıyla dönen öğrencilerim oldu. Bu bir aşk çünkü.”

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :