Çocuk istismarını araştırma komisyonundan teröre yönelik önlem

Çocuk istismarını araştırma komisyonundan teröre yönelik önlem

Cinsel istismar başta olmak üzere çocuklara yönelik her türlü istismar olaylarını araştıran Meclis Araştırma Komisyonu, taslak raporunu hazırladı- Raporda, çocukların terör örgütlerinin tuzağına düşmemesi için gerekli istihbari ve idari önlemlerin artırıl

TBMM (AA) - MELTEM ÖZTÜRK - Cinsel istismar başta olmak üzere çocuklara yönelik istismar olaylarını araştıran Meclis Araştırma Komisyonu, çocukların terör örgütlerinin tuzağına düşmemesi için de öneride bulundu. Komisyon, bu konuda gerekli istihbari ve idari önlemlerin artırılmasını, elde edilen veriler doğrultusunda gerekirse çocuğun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca aileden alınarak koruma tedbirleri uygulanmasını istedi.

Başta Cinsel İstismar Olmak Üzere Çocuklara Yönelik Her Türlü İstismar Olaylarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışma süresini tamamlayarak, taslak raporunu hazırladı.

Komisyonun taslak raporunda, çocuklara yönelik cinsel istismar söz konusu olduğunda bu durumun sıklıkla "pedofili" olarak tanımlandığı ancak çocuk cinsel istismarcılarının tümünün pedofilik olmadığı belirtildi.

Raporda, Türkiye’de cinsel suç faillerinin özelliklerinin incelendiği araştırmalarda, sanıkların büyük kısmının erkek ve genellikle iyi eğitim almamış, düşük sosyo-ekonomik düzeyde, bir kısmının cinsel suçlar nedeniyle sabıkalı kişiler olduğunun belirlendiği vurgulandı.

Çocuğa yönelik kötü muamelenin, küresel ve toplumsal bir sorun olduğuna dikkatin çekildiği raporda, "Bu sorunun tamamen çözülmesi kolay olmamakla birlikte çocukları her türlü kötü muameleden koruyacak ve esenliklerini sağlayacak önlemler alındığı takdirde sorunun çözümü için önemli adımlar atılmış olur. Bu önlemler, çocukları şiddetten korumaya ilişkin felsefe ve politikaların incelenmesi suretiyle, standart, rehber, işlem ve hizmetlerin belirlenmesiyle oluşturulur." değerlendirilmesine yer verildi.

- "Meclis'te Çocuk Hakları Komisyonu kurulsun"

Raporda, çocuk istismarının önlenmesine ilişkin tespit ve önerilere yer verildi.

Taslak raporda, mevcut risklerden etkilenme ihtimali daha yüksek olan kırılgan çocuk grupları olan göçmen, sığınmacı çocuklar, terör ortamında yaşayan çocuklar, refakatsiz çocuklar, engelli çocuklar için özel politikalar hazırlanmasının önemine değinildi.

TBMM bünyesinde daimi bir Çocuk Hakları Komisyonu ile çocuk hakları ve çocuk koruma mevzuatı kapsamındaki çalışmaların etkin, verimli bir şekilde yerine getirilmesi konusunda bir üst kuruluşa ihtiyaç olduğundan ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlar arasında iş birliğini, koordinasyon ve denetimi sağlayacak Çocuk Koruma Koordinasyon Merkezi kurulması önerildi.

Taslakta, Çocuğa Karşı Şiddet Eylem Planı'nın acilen hazırlanması ve plan çerçevesinde çalışmalara başlanılması istendi.

Raporda, istismar vakalarında mağdurlara ait bilgilerin, çocuğun yüksek yararı dikkate alınarak, ancak yargılama ve rehabilitasyonun gereksinimlerini karşılamak üzere takip edilebileceği, ilgili tüm kurumların ortak kullanımına açık, kişisel bilgi güvenliğinin sağlandığı, yetki ile ulaşılabilen ortak bir veri tabanı oluşturulması talebinde bulunuldu.

TCK’nın müstehcenlik suçu başlıklı 226. maddesinde bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak çocuk pornografisine bilerek erişim sağlamanın da suç olarak tanımlanması yönünde bir düzenleme yapılması istendi.

- "Tedavi, infazdan sonra da uygulansın"

Raporda, yer alan önerilerden bazıları şöyle:

- Çocuğun bakımından sorumlu olan kişiler için, çocuğu ihmal etmeleri veya istismara neden olabilecek bir riskle karşı karşıya bırakmaları veya verilen tedbir kararlarının uygulanmasında duyarsız davranmaları halinde aile için uygulanan cezai yaptırımlar arttırılmalı.

- Çocuğun cinsel istismarı suçunun tekrarlanmaması için cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan hükümlü olanlara uygulanacak tedavi ve diğer yükümlülüklerin infaz ve denetim süreleri bittikten sonra da uygulanabilmesi için gerekli yasal düzenleme yapılmalı.

- CMK’nın 234. maddesinde, kovuşturulan sanık ya da cinsel istismar suçundan hükümlünün, cinsel istismar suçu mağduru ve ailesi için açık tehlike oluşturması halinde geçici ya da tamamen serbest kaldığının mağdur ve ailesine haber verilmesini sağlayacak bir düzenleme olmalı.

- Öğrencilere özel barınma hizmeti veren kurumlara iş yeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenirken belediyeler arasında farklı uygulamaların bulunması nedeniyle sorunlar yaşandığından bu kurumların iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarının belediyeler ve il özel idareleri tarafından değil de MEB tarafından verilmesini ve kurumların MEB tarafından denetlenmesini, mevzuata aykırı durumların tespit edilmesi halinde MEB tarafından kapatılmasını amaçlayan kanun tasarısı, bir an önce yasalaşmalı.

- Çocukların yardıma ihtiyaç duyduğu anda kolayca erişebilecekleri, ALO 183 Sosyal Destek hattı gibi 7/24 esasına göre hizmet verecek ücretsiz “Çocuk Yardım Çağrı Merkezi” kurulmalı, aktif çalışması ve bilinirliğinin artırılması sağlanmalı.

- Terör mağduru çocukların rehabilitasyonunun yapılacağı bir merkez kurularak, topluma sağlıklı bireyler olarak kazandırılmaları sağlanmalıdır. Çocukların terör örgütlerinin tuzağına düşmemesi için gerekli istihbari ve idari tedbirler artırılmalı, elde edilen veriler doğrultusunda gerekirse çocuk, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından aileden alınarak koruma tedbirleri uygulanmalı.

- Çocuklar bedenlerini nasıl koruyacakları konusunda bilinçlendirilmeli.

- Günlük kiralık ev ve masaj salonları

Ticari cinsel sömürü iddiası ile Çocuk İzlem Merkezleri'ne getirilen mağdur çocukların bazılarının, beyanlarında günlük kiralık ev ya da masaj salonlarından bahsettiğine dikkat çekilen taslakta, şu ifadelere yer verildi:

"Bu günlük kiralık evler ya da masaj salonlarında etkin bir denetim mekanizması olmadığı, zaman zaman kimlik ibrazı ve yaş gözetilmediği bilgisi alınmaktadır. Bu durumun özellikle büyükşehirlerde, belirli semt ve mahallelerde daha yoğun olduğu gözlemlenen günlük kiralık evleri ve masaj salonlarını çocuğun cinsel istismarı için risk teşkil eden kapalı mekanlar haline getirdiği düşünülmektedir.

Çocukların istismarı, sıklıkla bildikleri mekanlarda ve tanıdıkları kişiler tarafından gerçekleşmekle birlikte bazı kentsel mekanlar da istismar açısından risk oluşturabilir. Park alanları başta olmak üzere çeşitli yapısal alanlarda kamu düzeni açısından güvenlik riski oluşturacak birtakım sorunlar bulunmaktadır. Madde bağımlıları, çocuk istismarcıları, çocuk tacirleri gibi çocuğa zarar verme riski bulunan kişiler nedeniyle parkların çevre güvenliği ve kontrolü, aydınlatma ve kamera sistemi ile birlikte özel eğitimli güvenlik görevlilerince sağlanmalıdır. Ayrıca kentsel güvenliğin sağlanması ve çocuklar açısından olası risklerin bertaraf edilmesi amacıyla karanlık nokta bırakmayacak şekilde metruk bina, köprüaltı, alt geçit, istasyon vb. yerlerin güvenli hale gelmesine yönelik önlemler, yerel yönetimler başta olmak üzere bölgenin özelliğine göre ilgili kurumların desteğiyle alınmalıdır."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :