TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, termik santrallerin bacalarına filtre takma zorunluluğunu erteleyen yasayı iade etmesine ilişkin, "Erdoğan, kararını toplumsal muhalefet, kendi tabanlarından gelen tepki ve birtakım nedenlerden dolayı halktan yana kullanmış gibi yapmaktadır. Erdoğan'ın çevreyle ilgisi yoktur, yeri geldiğinde çevreciymiş gibi yapmaktadır." dedi.

Özel, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, termik santrallere filtre takılmasının ertelenmesini de içeren Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı KHK'de Değişiklik Yapan Kanun'un, bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri göndermesini değerlendirdi.

Erdoğan'ın, anayasal olarak kendisine tanınan veto hakkını 5,5 yıl sonra ilk kez kullanmasının yankılarının Türkiye ve Mecliste sürdüğünü ifade eden Özel, şunları söyledi:

"Termik santral bacalarına filtre takma zorunluluğunu 6 yıldır devamlı erteleyen AKP'li bakanlar, milletvekilleri, buna son ve ilk rızayı gösteren Erdoğan değilmiş gibi vatandaşı kandırmaya yönelik algı operasyonu yönetiyorlar. CHP olmasaydı, iki kez Anayasa Mahkemesinde bozdurmasaydık, Erdoğan'ın başında olduğu parti zaten bunu 2021'e kadar ertelemişti. Mahkemede kararı bozdurmasaydık sen 2021'e kadar bu firmalara havayı kirletme imtiyazı tanımıştın. Senin partin uzattı, tepki gelince geri vites yapıyorsun, 'kararı halktan yana kullandım' diyorsun. Demek ki bundan önce halktan yana olmayan bütün kararları itiraf ediyorsun."

Özel, AK Parti Grubu'nun, AK Parti grup başkanvekili hangi parmağı kaldırırsa o parmağı kaldırdığını savunarak, grup başkanvekillerinin, en akılcı önerileri, en vicdani teklifleri, halktan yana önergeleri bile saraya danışmadan karara bağlayamadığını iddia etti.

- "Kendi seçmenlerine şikayet ediyoruz"

Erdoğan'ın, "İki kere iki beş" demesi halinde, AK Parti Grubu'nun, "Reis kerrat cetvelindeki tarihi hatayı düzeltti. CHP döneminden kalan bir hatadan kurtulduk, çarpım tablosunu reisimiz düzeltti." açıklamalarında bulunacağını savunan Özel, 10 gün önce bir yanlışın doğru gibi belletildiğini, çocukların zehirlenmesine, kanser hastalığına kalkan ellerin, 10 gün sonra "Erdoğan'ın çevreciliğini alkışlamakla meşgul olduğunu" ileri sürdü.

Özel, yasama görevini yürüten ancak tamamen saraya bağlanmış olanların, bu ülkeye kazandıracak bir şeyinin olmadığını iddia ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Reis 'ak' derse akı, 'kara' derse karayı savunmak siyasi şizofrenidir. AK Parti'yi, başta genel başkanları ve Meclis Grubunu bu ikircikli, samimi olmayan tutumu ellerindeki medya gücüyle anlatmaya çalıştıkları için kendi seçmenlerine şikayet ediyoruz. Ülkenin cumhurbaşkanı, 'Termik santral meselesini bilmiyorum' diyorsa açıkça yalan söylüyordur. Gazetelere günlerce manşet olmadı mı? Cumhurbaşkanı hiç mi gazete okumaz? Bu gündeme, bu santrallere verilen süreye, doğuracağı sonuçlara hepimizden daha hakim bir kişi varsa o da Erdoğan'dır. 10 gün önce ne yapıldıysa onun bilgisiyle yapıldı.10 gün sonra ne yapılıyorsa onun bilgisiyle yapılıyor. Erdoğan, 6 yıldır kararını sermayeden yana kullanıyordu, 10 gün önce de sermayeden yana kullandı. Bugün geldiği noktada da toplumsal muhalefet, kendi tabanlarından gelen tepki ve birtakım nedenlerden dolayı şimdi halktan yana kullanmış gibi yapmaktadır. Erdoğan'ın çevreyle ilgisi yoktur, yeri geldiğinde çevreciymiş gibi yapmaktadır. "

- "Ömer Çelik görevi bırakmalıdır"

CHP Grup Başkanvekili Özel, Türkiye'nin parti devleti tarafından yönetildiğini öne sürerek, bu suçlamasına yönelik de AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'i şahit gösterdiğini söyledi.

Erdoğan'ın vergi düzenlemesine ilişkin yasayı veto kararını Çelik'in duyurduğuna dikkati çeken Özel, veto yetkisinin AK Parti Genel Başkanı'na değil, Cumhurbaşkanına verildiğini söyledi.

Çelik'in, Şehir Üniversitesi'ne kayyum atanacağını söylediğine de işaret eden Özel, "Bu kararı AK Parti'nin MYK toplantısında almışlar. Kayyum atama, hibe üniversite yetkisi AK Parti Genel Başkanı ve Genel Başkan yardımcılarının yetkisi mi? AK Parti MYK'si ile Cumhurbaşkanlığı kabinesini veya yürütmenin sözcülüğü ile bir partinin sözcülüğünü aynı noktaya getirme densizliği, hadsizliği nasıl açıklanabilir? Çelik, yaptığı bu hadsizlikten dolayı derhal görevini bırakmalıdır. AK Parti, bu konuda kamuoyundan özür dilemelidir. Yürütmenin başı sıfatıyla Cumhurbaşkanı milletten özür dilemelidir." diye konuştu.