M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Büyük oyun…

 

Gezi Parkı bahanesiyle başlayan eylemlerde önceki akşam polisin müdahalesiyle başlayan süreci biraz daha yakından izlediyseniz, ne tür bir komployla karşı karşıya olduğumuzu daha iyi anlarsınız. Bir kere ne sağdan ne soldan, ne önden ne arkadan kimsenin burnunun kanamasını istemediğimizin altını çizelim.

Biz ne de olsa ‘taş atana gül atan’ bir medeniyetin çocuklarıyız.

Fakat… Bu tezgâh başka…

***

Önceki akşam bir yandan eylemcilerin kullandığı telsiz hattını dinledim, diğer yandan Ulusal Kanal’ı ‘sabrımı muhafaza ederek’ takip ettim.

Bir kere kullanılan telsiz hattı ile Ulusal Kanal’ın bağlantısı açık.

Telsizde ne zaman bir ihtiyaç listesinden bahsedilse, 5 dakika sonra Ulusal Kanal’dan anons ediliyor. Diyelim ki bu insancıl bir yaklaşım.

Peki ama Ulusal Kanal’ın polis müdahalesini ‘Taksim’e polis saldırısı’ başlığıyla vermesine ne diyeceğiz? İçimizde Ulusal Kanal varken, CNN INT’e ihtiyacımız yok!

***

Telsizden bir anons geçiliyor:

-Arkadaşlar dayanın, CHP milletvekilleri Taksim’e doğru hareket ettiler, az sonra burada olacaklar…

Dakikalar geçse de bu yönde şükür ki bir gelişme olmuyor.

Bir telsiz anonsu daha:

-Rütbeli asker takviyesi var…

Bir başka eylemci bunu doğrulatmak için soruyor:

-Bu bilgi, doğru bir bilgi mi? Kaynağı nedir?

Kirli bilgiyi veren:

-Elbette doğru, benim verdiğim bilgilerin kaynağı sağlamdır.

Çok şükür ki böyle bir gelişme de yok.

***

Telsiz anonsundan dinleyip, twitterdan “Çocuklu aileler Divan Otel’e yönlendiriliyor. Çocukları alet ediyorlar. DİKKAT” mesajım üzerine bir eylemci beni hedef gösteriyor:

-“Bu cani herif 4-5 yaşında gaza maruz kalan çocuklara hakaret ve küfürler ediyor sözüm ona gazeteci” diyerek…

Hakaret nerede, küfür nerede? Sadece çocukları korumaya çalıştığım bir mesaj…

Mesajımdan 1 saat sonra Hürriyet’in sitesinde haber hazır:

-Polis Divan Otel’in içine biber gazı sıktı, başta kadın ve çocuklar olmak üzere birçok kişi baygınlık geçirdi.

***

Ne kadar kirli bir tezgâh kurulduğu açık…

‘Dahili ve harici bedhahlar’ bir araya gelmişler…

Oysa bizim birbirimizi sevmeye, ayrıştırmaya değil, birlikte hareket etmeye, Türkiye’yi geriye değil, daha ileriye götürecek adımlara ihtiyacımız var.

Bu yalanlara alet olmayalım.

Şimdi böyle yazdım diye; küfür mü ettim?

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum