Bursa’nın tarımsal üretimin kalbi sayılan Gürsu ve Kestel ilçeleri, son günlerde alışılmadık bir ses kirliliği sorunuyla karşı karşıya. Gece saatlerinde gökyüzünü aydınlatan şimşekleri takiben duyulan ardışık ve güçlü patlama sesleri, bölge sakinlerini uykusuz bırakarak geniş çaplı tedirginliğe yol açtı. Sosyal medyada hızla yayılan görüntüler ve yorumlar, seslerin kaynağına dair spekülasyonları artırdı.

Patlamaların Gizemi Çözüldü: Askeri Jet Değil, Tarımsal Müdahale

Daha önceki yıllarda (özellikle 2021’de) Bursa'nın batı bölgelerinde hissedilen benzer patlama sesleri, F-16 savaş uçaklarının ses duvarını aşması sonucu oluşan sonik patlamalar olarak tespit edilmişti. Ancak Gürsu ve Kestel’deki yeni olayda patlamaların gece vakti gerçekleşmesi, askeri tatbikat ihtimalini zayıflattı. Yapılan araştırmalar ve açıklamalar, seslerin kaynağının bölgedeki çiftçiler tarafından kullanılan dolu topları olduğunu ortaya koydu.

Dolu topları, yoğun tarım yapılan bu bölgelerde çiftçilerin mahsullerini dolu yağışının yıkıcı etkisinden korumak amacıyla kullandığı, bulutlara yüksek frekanslı ses dalgaları gönderen sistemlerdir. Temel amaç, dolu tanelerinin oluşumunu engellemektir.

Gürültü Kirliliği ve Çevresel Etki Tartışması

Çiftçiler için hayati bir koruma aracı olan bu sistemler, yarattığı yüksek gürültü nedeniyle yaşam alanlarında büyük rahatsızlığa sebep oluyor. Özellikle gece saatlerinde artan patlama sesleri, halk arasında panik, gürültü kirliliği ve uykusuzluk şikayetlerini tırmandırdı.

Öte yandan, ülkenin genelinde kuraklık endişesinin yaşandığı bir dönemde, atmosferik koşullara yapılan bu tür müdahalelerin doğa ve iklim üzerindeki potansiyel etkileri de uzmanlar ve çevre aktivistleri arasında hararetli bir tartışma konusu haline geldi.

Bölge halkı, dolu toplarının kullanım saatlerine, lokasyonlarına ve genel işleyişine dair daha şeffaf bir bilgilendirme ve acil bir düzenleme talep ediyor. Tarım ve yerleşim alanlarının iç içe geçtiği Gürsu ve Kestel gibi metropolitan havzalarda, bu tarz teknolojilerin kullanımının daha sıkı denetim ve kurallara tabi tutulması gerektiği vurgulanıyor. Sistemlerin etkinliği ve çevresel sonuçları hakkında ise uzman görüşleri ayrışmaya devam ediyor.