Başbakan Yıldırım, sanatçılarla bir araya geldi

Başbakan Yıldırım, sanatçılarla bir araya geldi

Yıldırım: (2)- "Bu sabah Suriye'de İdlib'de yaşanan insanlık dışı vahşet, maalesef bütün hepimizi derinden şok etti. Bir rejimin başındaki adam, kimyasal gazları çocukların, kadınların üzerine göndermekten zerre kadar maalesef endişe etmedi. O çocukların

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Bu sabah Suriye'de İdlib'de yaşanan insanlık dışı vahşet, maalesef bütün hepimizi derinden şok etti. Bir rejimin başındaki adam, kimyasal gazları çocukların, kadınların üzerine göndermekten zerre kadar maalesef endişe etmedi. O çocukların cansız bedenleri gözümüzün önüne geldiğinde, gözleri açık size gülümseyen o masum yüzlerinin, onun hesabını bu insanlık veremez. Ümit ederim ki Birleşmiş Milletler bu konuyu ciddiyetle ele alır ve Suriye'deki bütün kimyasal silahların imha edilmesi yönünde önemli bir adım atar ve bunu yapanlara da gereken cezayı insanlık adına verir. Bu konuda zayıf da olsa ümidimizi muhafaza ediyoruz." dedi.

Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi'nde sanatçılarla bir araya geldiği toplantıda konuşan Yıldırım, kalpleri, dünyanın iyiliği, güzelliği, Türkiye'nin daha güzel yarınlara ulaşması için atan seçkin bir toplulukla beraber olduklarını söyledi.

Başbakan Yıldırım, "Keşke daha güzel haberler duyabilseydik. Bu sabah Suriye'de, İdlib'te yaşanan insanlık dışı vahşet, maalesef hepimizi derinden şok etti. Bir rejimin başındaki adam, kimyasal gazları çocukların, kadınların üzerine göndermekten zerre kadar maalesef endişe etmedi. O çocukların cansız bedenleri gözünüzün önüne geldiğinde, gözleri açık size gülümseyen o masum yüzlerinin, onun hesabını bu insanlık veremez. Ümit ederim ki Birleşmiş Milletler, bu konuyu ciddiyetle ele alır ve Suriye'deki bütün kimyasal silahların imha edilmesi yönünde önemli bir adım atar. Bunu yapanlara da gereken cezayı insanlık adına verir. Bu konuda zayıf da olsa ümidimizi muhafaza ediyoruz." diye konuştu.

- "İnsanlığın ölmediğini bütün dünyaya gösterdik"

Türkiye'nin başından beri Suriye'de yaşanan felaketten, masum, korunmasız insanların en az etkilenmesi, en az zarar görmesi için büyük fedakarlık gösterdiğini dile getiren Yıldırım, "3 milyondan fazla, canını kurtarmak için toprağından, yerinden yurdundan ayrılmak zorunda kalan çaresiz insana kucak açtık. Ekmeğimizi, soframızı, evimizi paylaştık. Bu bize yakışan bir şeydi. Biz, bize yakışanı yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü bizim geçmişimizde, inancımızda, geleneklerimizde bu var. İnsanlığın ölmediğini, hala insanlığın yaşadığını bütün dünyaya gösterdik." ifadelerini kullandı.

Başbakan Yıldırım, bölgede her gün tahminleri altüst edecek değişiklikler yaşandığını, bu değişikliklerin hiç de yürek ferahlatıcı, iç açıcı değişiklikler olmadığını dile getirdi.

Suriye'yi konuşurken, Irak'ta, Kerkük'te bir oldubitti ile karşı karşıya gelindiğine işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:

"Kerkük'ün geleneksel tarihi yapısını değiştirecek ve oradaki Türkmenleri, Arapları yok sayarak, fiili durum yapılarak, buranın Kuzey Irak Kürt Yönetimine dahil edilmesi, Türkiye açısından asla kabul edilebilir bir şey değildir. Tarihi bağları itibarıyla, Türkmen yurdu olan Kerkük'ün bir oldubitti ile elde edilmesi ve oradaki Türkmenlerin, Arapların yok sayılması, bölgede yeni karışıklıkların, yeni ihtilafların bir anlamda kıvılcımını oluşturmaktadır. Türkiye olarak bu konudaki hassasiyetimizi, Irak'ın bölünmez bütünlüğü çerçevesindeki görüşümüzü net olarak ortaya koyduk. Bu oldubittiye asla rıza göstermeyeceğimizi ilgili taraflara ilettik."

Yıldırım, siyasetçilerin ülke meselelerine, dünya olaylarına, insanlığın yaşadığı sorunlara büyük ölçüde siyaset cephesinden, gözlüğünden baktığını belirtti.

Başbakan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şüphesiz ki bu gerekli. Bunu birilerinin hakkını vererek yapması lazım. Bu olmazsa sorunların çözümü olmaz. İhtiyaçlar karşılanmaz, devlet çarkları dönmez. Ancak insanların ihtiyaçları, siyasetçilerin çare bulacağı şeylerle sınırlı değil. İnsanların, toplumların elbette ki biz siyasetçilerin zihinsel ve duygusal zenginleşmeye de ihtiyacı var. Bu olmayınca işte Suriye'dekiler oluyor, Irak'takiler oluyor ve dünyanın birçok yerinde yaşanan vahşetleri görüyoruz. İnsan kalbi katılaşınca, insanlık değerleri ortadan kalkınca her şey normal olmaya başlıyor. Bu da sanatın ve kültürün önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Sizlerin, bize, bizimle birlikte tüm topluma, hatta tüm insanlığa bu anlamda yaptıklarınız çok büyük anlam ifade ediyor. Bizim siyasetin güncel gelişmeleri ve döngüsü içerisinde göremediğimiz ayrıntıları, incelikleri sizler çok daha iyi fark ediyorsunuz. Ola ki farkında olmadığımız birtakım olumsuzlukları, toplum hissiyatına yansıyan yanlışları lütfen bize anlatın, fark etmemizi sağlayın. Biliyorum ki bütün bunlar siz sanatçılar için zaten hayatın bir parçası ve siz bu hassasiyete yeterince sahipsiniz."

- "Türkiye renklerini ayırmadan yoluna devam ederse sorunlarının üstesinden gelir"

Sanatçının içinde yaşadığı toplumun aynası olduğuna işaret eden Yıldırım, "Bizler o aynaya bakmayı ihmal edersek, toplumun derinliğinde ne olduğunu tam olarak göremeyiz, kavrayamayız. Bu nedenle sizlerle bir araya gelmeyi, sizlerin duygu ve düşüncelerini öğrenmeyi çok önemsiyorum." dedi.

Yıldırım, Türkiye'nin farklı kültür, inanç ve geleneklerin bir potada toplandığı çok zengin, çok bereketli bir ülke olduğunu aktararak, bir ülkenin en büyük gücünün insanı olduğunu söyledi.

"Bu bizim toplumumuz için diğer toplumlardan çok daha doğru bir tespittir." diyen Başbakan Yıldırım, kendilerinin "Birlikte güçlüyüz, birlikte Türkiye'yiz." derken bu ortak akla, ortak duyguya işaret ettiklerini vurguladı.

Başbakan Binali Yıldırım, "Türkiye her değerine ayrı ayrı sahip çıkarak, bu ülkenin hiçbir rengini diğerinden ayırmadan yoluna devam ederse, sorunlarının üstesinden gelir. Ne zaman bu ülkeyi yönetme sorumluluğunu alanlar, bu şuurun gerektirdiği gibi davranmadılar, Türkiye kaybetti ve bedel ödedi. Biz bu hatayı yapmamanın gayreti içerisindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler