Başbakan Yıldırım, canlı yayında soruları yanıtladı

Başbakan Yıldırım, canlı yayında soruları yanıtladı

Başbakan Binali Yıldırım: (2)- "Bizim prensibimiz çok açık. Muhatabımız kim olursa olsun, hudutlarımızın güneyinde bir terör devleti, bir terör oluşumuna Türkiye olarak asla müsaade etmeyiz. Burada muhatap kim olursa olsun, bir önemi yok. Mesele Türkiye'n

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Bizim prensibimiz çok açık. Muhatabımız kim olursa olsun, hudutlarımızın güneyinde bir terör devleti, bir terör oluşumuna Türkiye olarak asla müsaade etmeyiz. Burada muhatap kim olursa olsun, bir önemi yok. Mesele Türkiye'nin güvenliği, mesele Türkiye'nin bekası olunca gerisi teferruattır." dedi.

TRT Haber'in canlı yayın konuğu olan Başbakan Yıldırım, Kandil operasyonuna ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'de son iki yılda terörle mücadelede bir yöntem değişikliğine gittiklerini anlatarak, Ağustos 2016'dan itibaren savunma amaçlı değil, taarruz amaçlı bir mücadele yöntemini belirlediklerini söyledi.

Yurt içinde artık terör örgütünün ciddi bir varlık göstermesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Özellikle Fırat Kalkanı Harekatı ve Zeytin Dalı Harekatı ile terörü kaynağında yok etme yönünde Türkiye ciddi bir tecrübe kazandı ve Fırat Kalkanı da Zeytin Dalı da oldukça başarılı operasyonlar oldu. Bugün Suriye ile aşağı yukarı 250 kilometrelik bir sınırımızı, tamamen sınırlarımızın güneyinde bir güvenlik kuşağı oluşturmak suretiyle kontrol altına aldık. Bu, arzu ettiğimiz bir şey değil ama orada artık bir devlet otoritesi olmadığı için iç savaş devam ettiği için terör örgütleri için uygun bir zemin oluşturuyor."

Yıldırım, benzer bir durumun Irak'ta da olduğunu ancak Irak'taki durumun yeni olmadığını anlatarak, yıllardan beri Türkiye'ye gelen terörün, teröristlerin kaynağının orası olduğunu ifade etti.

Şimdi Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı'na benzer bir şekilde Kuzey Irak'ta tamamen terörden arındırılmış bir güvenlik bölgesi oluşturmak mecburiyetinde olduklarının altını çizen Yıldırım, "Şu anda birliklerimiz o bölgede faaliyetlerini sürdürüyor. Yaklaşık 30-35 kilometre derinlikte bir alanda temizlik yaptılar ama daha güneye, alanı daha da geliştirmek için de gerekli faaliyetleri icra edecekler ta ki bu bölgeden ülkemize herhangi bir terör saldırısı gerçekleşmesin." diye konuştu.

Yıldırım, Kuzey Irak'ta önceden de operasyon yapıldığını ancak onların kalıcı olmadığını dile getirerek, "Hava unsurlarımızla bu operasyonları yapıyorduk. Şimdi artık sahada temizlik yaparak, sahayı emniyet altına alarak bir çalışma yapıyoruz." dedi.

- "Silahların toplanması yönünde ciddi bir gayreti göremiyoruz"

Özellikle DEAŞ ile mücadele adı altında ABD'nin PKK'nın Suriye'deki uzantılarıyla iş birliği yaptığını belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bunlar esasında milisler falan değil, Suriye'nin derdini, sorunlarını veya Suriye'deki iç savaştan, Esed'den mağdur olmuş tipler değil. Bunlar yerli halka zulmeden, yerli halkın mallarını, mülkünü ellerinden alan, çocuklarını zorla asker yapan terör örgütünün ta kendisidir. Bunlar bu gücü, Amerika'dan aldıkları silahları ne yazık ki bölgede terör hakimiyeti kurmak için kullanıyorlar. Biz Amerika'yı defalarca uyardık. Bir devletin, bir terör örgütünü yok etmek için başka bir terör örgütünü kullanamayacağını, bunun devletler hukukuna uymayacağını, hele hele NATO'da ortak olan Amerika'nın bunu yapmaması gerektiğini söyledik. Onlar da 'Bu bir tercih değil, bu bir mecburiyet' dediler. 'Onun için bunları kullanıyoruz' dediler. Şimdi DEAŞ da bitti ama orada silahların toplanması yönünde ciddi bir gayreti göremiyoruz."

- "Verilen sözler ilk defa yazılı hale geldi"

Münbiç'te uzun atışmalar, tartışmalar sonucu bir noktaya gelinerek bir yol haritasının benimsendiğini vurgulayan Yıldırım, bunun da uygulanmasının başlandığını ifade etti.

Başbakan Yıldırım, geçmişten gelen güven zafiyeti nedeniyle burada da süreci dikkatle izlemek mecburiyetinde olduklarına işaret ederek, "Verilen sözler ilk defa yazılı hale geldi. Yazılı hale gelmesi müspet bir adım olmakla beraber uygulamayı takip edeceğiz. Bizim prensibimiz çok açık. Muhatabımız kim olursa olsun, hudutlarımızın güneyinde bir terör devleti, bir terör oluşumuna Türkiye olarak asla müsaade etmeyiz. Burada muhatap kim olursa olsun, bir önemi yok. Mesele Türkiye'nin güvenliği, mesele Türkiye'nin bekası olunca gerisi teferruattır." değerlendirmesinde bulundu.

Yol haritasına silahların teslim edilmesinin de dahil olduğunu anlatan Yıldırım, bunun konuşulduğu gibi devam etmesini umduğunu söyledi.

Başbakan Yıldırım, eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde de bu sözlerin verildiğine dikkati çekerek, "Ama bir türlü yerine gelmemişti. İnşallah bu sefer bir hayal kırıklığı yaşamamış oluruz." dedi.

Seçimden sonra bu operasyonların kapsamının genişleyip genişlemeyeceği sorulan Yıldırım, bunu seçime endeksli bir iş olarak görmediklerine, buna Türkiye'nin güvenlik meselesi olarak baktıklarına vurgu yaparak, "Seçim öncesi şunu yapalım, seçim sonrası bunu yapalım diye bir incelik ortaya koymak yanlış olur. Güvenlik ihtiyaçlarımız nerede zuhur ederse orada gerekli operasyonları yaparız. Bunun gerekli emirleri, talimatları zaten silahlı kuvvetlerimize verilmiş vaziyette. Her seferinde dönüp bizden yetki almaları gerekmiyor" diye konuştu.

- "Doğrudan İran'dan böyle bir talepte bulunmadık"

Yıldırım, İran'ın özellikle PKK ile mücadele konusunda Türkiye ile ayrışan bir konumda olmadığını belirterek, her türlü iş birliğine hazır olduğunu ifade etti.

İran'ın operasyonel anlamda katkıda bulunup bulunmadığı sorulan Yıldırım, "Doğrudan onlardan böyle bir talepte bulunmadık ancak İran'da; Irak'taki, Suriye'deki durum yok, orada devlet otoritesi var. Onların da teröre bakışı bizim gibi, o bakımdan daha iyi bir koordinasyon içindeyiz." yanıtını verdi.

Yıldırım, gerek FETÖ'yü, PKK'yı, DEAŞ'ı, Türkiye'nin bekası meselesi olarak gördüklerini ifade ederek, terörün bir ülkeyi yok ettiğini komşu ülkeden gördüklerini söyledi.

Ülkenin böyle bir tehditle karşı karşıya olduğu bir durumda, ülkeyi yönetmeye talip olan adayların, partilerin bazılarının terörü hiç gündemine almamasını normal karşılayamadıklarını anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Sanki Türkiye'nin gündeminde terör yok. Anketlere bakıyorsunuz, ekonomi, terör, işsizlik. Bunlar bazen yer değiştiriyor. Şimdi terör üçüncü sıralara geldi ama hala Türkiye'nin önemli gündem maddesi. Hal böyle iken bu, gerek Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayı, gerekse diğer adaylar, meydanlarda terörle mücadele konusunda kararlı bir söylem ortaya koyamıyorlar, koymuyorlar. Başka bir hesap mı var? Birileri rahatsız olur diye bu konuyu gündeme mi getirmek istemiyorsunuz? Bu konuyu açık seçik, 'Bu memleket meselesidir, terör Türkiye'nin başının belasıdır' dediğiniz zaman acaba birileri size desteğini çekecek mi? Öyle bir endişeniz mi var?"

- "Kayıt dışı bir iş birliği var"

"Terörle ilgili niye konuşmuyorsunuz, kararlılık mesajı niye vermiyorsunuz, terörün adeta emri, esareti altına girmiş parti hakkında niye ağzınızı açmıyorsunuz?" diye soran Yıldırım, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, geçmiş yıllarda, "Kobani olaylarının baş sorumlusu Selahattin Demirtaş'tır" dediğini aktardı.

Yıldırım, İnce'nin adaylığı açıklanır açıklanmaz HDP'nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ı cezaevinde ziyarete gittiğini ifade ederek, "Ciddiyetsizlik diz boyu gidiyor." dedi.

CHP ile HDP arasında bir iş birliği olduğu iddialarına ilişkin görüşü sorulan Yıldırım, bunun yaygın bir şekilde konuşulduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kayıt dışı bir iş birliği var. Öyle bir şey olmazsa teröre karşı, terör destekçilerine karşı FETÖ'ye, PKK'ya ve uzantılarına karşı aslanlar gibi çıkıp bağıran, çağıran gereğini yapan kaç tane parti var? Cumhur İttifakı'ndan başka var mı? MHP kararlı, söylemini ortaya koyuyor. Biz de zaten söylem değil, eylemiyle beraber sahadayız. Hem mücadele ediyoruz hem de bu konunun ülkemiz için vazgeçilmez bir beka meselesi olduğunu biliyoruz."

Türkiye üzerinde bir oyun oynandığını, bu oyunları bozmak dışında bir çarelerinin olmadığını anlatan Yıldırım, özellikle Kürt vatandaşlar üzerinden ve onların kanları üzerinden ortaya konan bu oyunlara "Dur" diyeceklerini vurguladı.

- "Kürtlerin sorunu PKK'dır"

Yıldırım, bunu 24 Haziran'da başaracaklarını belirterek, "Kürtlerin sorunu, PKK'dır. En büyük sorun, PKK terör örgütüdür. Çözüm bu PKK terör örgütünü hem içeride hem dışarıda bir daha geri gelmemek üzere bitirmektir. Aramıza husumet sokan bunlardır. Fitne sokan bunlardır. Kürdü de Türkü de gözünü kırpmadan öldüren bunlardır. Bunların üst aklı dışarıdadır, bellidir. Olay bu kadar net."

Başbakan Yıldırım, Suruç'ta AK Partililere yönelik saldırıya ilişkin de "Olaya karışanlardan birinin PKK'ya yataklıktan, PKK'ya adam göndermeye aracı olmaktan poliste kaydı var." dedi

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :