Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, canlı yayına katıldı

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, canlı yayına katıldı

Kurtulmuş: (2)- "(Suriye) Sayın Cumhurbaşkanımızın ve bizim hep dile getirdiğimiz şey şu; Türkiye'nin başkasının toprağında gözü yok. 'Orada kalıcı olmak, o şehirlerde sürekli duralım, oralar Türkiye'nin kontrolünde olsun' diye bu operasyonları yapmıyoruz

İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Suriye'de yaşananlara ilişkin, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ve bizim hep dile getirdiğimiz şey şu; Türkiye'nin başkasının toprağında gözü yok. 'Orada kalıcı olmak, o şehirlerde sürekli duralım, oralar Türkiye'nin kontrolünde olsun' diye bu operasyonları yapmıyoruz. Yapacağımız operasyonları da bunun için yapmayacağız. Oralarda halkın selamete kavuşması, barışın tesis edilmesi, şehirlerin kendi halkları tarafından yönetilmesi, tekrar halkların meskun hale gelmeleri için yapıyoruz." dedi.

Kurtulmuş, NTV'de katıldığı canlı yayında, Rakka operasyonuna ilişkin soru üzerine bu konudaki temel hassasiyetlerinin "Rakka Rakkalılarındır" olduğunu belirterek, Rakka'dan Rakkalıları çıkarıp, yüzde 100'e yakını Arap olan bir şehre başka bir etnik grubun konmasından bir sonuç alınamayacağını ve Orta Doğu'daki kan revanın durdurulamayacağını söyledi.

Rusya ve ABD'ye bunları defalarca söylediklerini dile getiren Kurtulmuş, "Bütün planlar ortadadır. Bunların hepsi konuşuluyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve bizim hep dile getirdiğimiz şey şu; Türkiye'nin başkasının toprağında gözü yok. 'Orada kalıcı olmak, o şehirlerde sürekli duralım, oralar Türkiye'nin kontrolünde olsun' diye bu operasyonları yapmıyoruz. Yapacağımız operasyonları da bunun için yapmayacağız. Oralarda halkın selamete kavuşması, barışın tesis edilmesi, şehirlerin kendi halkları tarafından yönetilmesi, tekrar halkların meskun hale gelmeleri için yapıyoruz. Her şehirde başka bir formül ortaya çıkabilir. Sonuç olarak, bütün ülkelerle anlaşarak, sahada neler yapılabilecek, bunların hepsi masadadır. Şartların gelişmesine göre, Türkiye'nin milli menfaatleri neyi gerektiriyorsa ve bölge haklarının selameti neyi gerektiriyorsa onu yaparız." diye konuştu.


- "Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyasete çekmenin zararını hep birlikte yaşadık"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "'Karargah Rahatsız' haberinde, manşetten ayrı düşünürsek içerikte bir sıkıntı gördünüz mü?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"Tabii ki gördüm. Hem de hemen hemen 28 Şubat'ın yıl dönümüne denk gelmiş olan bir manşettir. Eski Türkiye'nin alışkanlıklarıyla ortaya çıkmış bir manşettir. Eğer bir rahatsızlık varsa, o manşeti şöyle okudum; 'Bu rahatsızlık karargahın rahatsızlığı değil, Türk Silahlı Kuvvetlerinin özellikle 15 Temmuz'dan sonra bir taraftan kendi içindeki FETÖ artıklarını temizleyerek diğer taraftan sivil iradenin, seçilmiş hükümetin emrinde uyumlu bir şekilde çalışmasından rahatsız olanların manşeti diye gördüm açıkçası. Eski Türkiye'ye ait manşetler. 'Kaosa kalkan eller', 'Yapamıyorsanız bırakın gidin', 'Ordu rahatsız" manşetleri... 28 Şubat'ta biz bunları gördük. Aynı filmi hiçbir şekilde Türkiye bir daha görmeyecek. Çok net söylüyorum, halkın verdiği yetkiyle hükümetimiz ve sivil irade iş başındadır."

Bütün kurumların olduğu gibi Türk Silahlı Kuvvetlerinin de siyasetin, sivil otoritenin emrinde kendi anayasal görevlerini yapmakla meşgul olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Bu anlamda ne kimse Türk Silahlı Kuvvetlerini siyasetin içine çekebilir ne de hükümeti bu anlamda kararsız ve etkisiz hale getirerek bu işlere seyirci kalmasına, yani kendi görevini yapmamasına doğru itebilirler. Bunlar hiçbir şekilde Türkiye'de bu dengeleri etkileyemeyecek. Kaldı ki daha dün gibi yakın, 15 Temmuz'da, bütün Türkiye bir ders almadık mı? 15 Temmuz'da darbecilere karşı yek vücut olarak bütün medya, siyaset durmadı mı? 15 Temmuz'dan bu yana ne değişti? Eğer 15 Temmuz'daki bu hainler darbe yapabilmiş olsaydı, yani birtakım rahatsız askerler olarak duruma müdahale etmiş olsalardı bugün siz de ben de bu stüdyoda olmayacaktık. Bu dersi, sivil irade, medya ve Türk Silahlı Kuvvetleri de çıkardı. Eğer Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki o curüfu, FETÖ'cü çeteyi bir türlü ayıklayabilmiş olamasaydı belki şu an konuştuğumuz Fırat Kalkanı Operasyonu'nu yapacak bir gücü kendisinde bulamayacaktı. Kaldı ki Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyasete çekmenin zararını hep birlikte yaşadık ama en çok Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları yaşadı. Ordunun itibarı algısı yerlerde süründü. Şimdi yeni yeni Türk Silahlı Kuvvetleri halkla bütünleştikçe, bu operasyonlarda başarı sağladıkça millet yeniden Türk Silahlı Kuvvetlerine 'bizim ordumuz' diye bakmaya başladı. Kimse kusura bakmasın, ortalığı karıştırarak, ne Türkiye'de siyaseti etkisizleştirmeye kimsenin gücü yeter ne de Türk Silahlı Kuvvetlerini yeniden bu siyasete karışma gibi bir hastalığın içine çekebilir." ifadelerini kullandı.


- "Bu ülkenin sahibi millettir"

Numan Kurtulmuş, Türk Silahlı Kuvvetlerinin anayasal ve çok önemli bir kurum olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"Bu kurumumuzun içinden şu ya da bu şekilde içeriği hiç önemli değil, 'şöyle ya da şu konuda bir rahatsızlık var, şu konuda eleştiri var, şu şekilde cevap var' şeklinde bir şey söylüyorsunuz. Böyle bir şey olamaz. Bu kabul edilemez bir durumdur. İçeriğinin ne olduğundan uzak olarak böyle bir manşetin çıkarılması, böyle bir konunun gündeme taşınması fevkalade yanlıştır. O zaman başka bir kurum da kalksın desin ki, Diyanet İşleri Başkanlığı, 'ben de şundan şundan rahatsızım' desin. Meteoroloji Müdürlüğü de kalksın 'ben de bundan rahatsızım' desin. Anayasa Mahkemesi de kalksın 'şundan rahatsızım' desin. Hele hele siyasi içerikli birtakım rahatsızlıklarını dile getirsinler. Bunlar geçmiş dönemde yapılmadı mı? Yapıldı. Sivil siyasetin, milletimizin büyük çoğunluğunun bu manşetten rahatsız olduğu konu budur.

Hatırlayın 28 Şubat günlerini. Üniversiteler, ordu, yargı, öteki beriki rahatsız... Millet rahatsız olmuyor mu kardeşim? Bu ülkenin sahibi millettir. Millet de rahatsızlığını dile getiriyor. Millet de bunun sonucu olarak beğendiği iktidarı seçiyor, beğenmezse yerine başka bir hükümet getirebiliyor. Dolayısıyla böyle bir gücü var. Eski alışkanlıklarla ülkenin birtakım yönetim birimlerinin rahatsızlıklarını dile getirmesini fevkalade yanlış buluyorum."


- "Sorumluluk seçilmiş siyasetçinin üzerindedir"

Türk Silahlı Kuvvetlerinde başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik soruya Kurtulmuş, "Ülkeyi yöneten bir hükümet var. Hükümetin ilgili Savunma Bakanı var. Kuvvet komutanlıkları Milli Savunma Bakanlığına bağlanmış bu son düzenlemelerle. Dolasıyla Milli Savunma Bakanlığı herhalde geniş bir tartışmadan sonra böyle bir konuyu gündeme getirmiştir. Siyasi bir karar olarak da bu kararı uygulamıştır. Sorumluluk seçilmiş siyasetçinin üzerindedir, bunu uygulayacak olan sivil ya da asker bürokratın üstünde değildir. Burada süreç nasıl, detayını biliyorum ama sivil siyasetin aldığı bir karar var. Bu kararın sahibi de uygulayıcısı da sivil siyasettir." yanıtını verdi.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :