Bakanlar Kurulu toplantısı

Bakanlar Kurulu toplantısı

Başbakan Yıldırım: (3)- "Mısır ile ilişkileri geliştirmekten yanayız. Mısır, kültürü, değerleri bizimle çok yakın olan bir ülkedir, halklarımız kardeştir. Yönetimde yaşanan anlaşmazlıklar halklarımıza mağduriyet olarak yansıtılmamalıdır"- "Türkiye'nin önü

ANKARA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Mısır ile ilişkileri geliştirmekten yanayız. Mısır, kültürü, değerleri bizimle çok yakın olan bir ülkedir, halklarımız kardeştir. Yönetimde yaşanan anlaşmazlıklar halklarımıza mağduriyet olarak yansıtılmamalıdır." dedi.

Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına verilen arada, gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları cevapladı.

Türkiye'nin önünde güzel günler olduğunu belirten Yıldırım, "Sağlanan birlik, kardeşlik ve uzlaşma ortamını devam ettirmek için iktidar partisi sorumluluğunu bilerek daha dikkatli davranacağız. Ülkenin ana meselelerinde muhalefet-iktidar ayrımı yapmayacağız. Bütün konularımızı konuşarak, görüşerek ve uzlaşarak çözmenin gayreti içerisinde olacağız. Milletimiz ayrışma istemiyor, milletimiz birleşme, kaynaşma istiyor. Ayrışmanın moral değerlerimizi ne kadar olumsuz etkilediğini geçmişte gördük." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 25 Temmuz'da üç partinin başkanlarını kabul ettiğini hatırlatan Yıldırım, kabulde bu konuların görüşüldüğünü belirtti.

Yıldırım, görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderlere, 15 Temmuz'da partilerin, Türkiye'nin demokrasisi ve geleceği konusundaki net duruşları dolayısıyla teşekkür ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, kabulde ayrıca bazı temel hususlarda anayasa değişikliği yapılması konusunda müşterek gayret gösterilmesini teklif ettiğini de anımsatan Yıldırım, bu bağlamda da üç partinin birer yetkili görevlendirerek süreci başlattığını kaydetti.

- Anayasa çalışması

Bu kapsamda bugüne kadar yaklaşık 8-10 görüşme yapıldığına dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bazı önemli hususlarda görüş birliğinin sağlandığını da görüyoruz. Bu da memnuniyet verici. Zannediyorum, önümüzdeki 5-10 gün içinde bu çalışma bir noktaya gelecek ve bütün bunlar genel başkanlara sunulacak. Biz de bir kez daha gözden geçirerek, mutabık olduğumuz, anlaştığımız maddeleri Meclis'e getirerek, Meclis'te oylamak suretiyle kısmi de olsa bir değişikliği, milletin ihtiyacı olan ve artık vesayet döneminden kalan maddeleri değiştirmiş olacağız. Böylece tam anlamıyla kapsamlı bir anayasa olmasa bile yeni anayasaya giden yolda önemli bir adımı anlaşarak, uzlaşarak yapabilmeyi başaracağız."

Yıldırım, Doğu ve Güneydoğu ile ilgili gelecek günlerde çok detaylı, kapsamlı, rakamları, alanları ve projeleri ihtiva eden açıklamaları, ilgili bakanlar ile kendisinin yapacağını bildirdi.

- Gaziantep'teki terör saldırısı

Açıklamalarının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Yıldırım, Gaziantep'teki terör saldırısına yönelik istihbarat zaafiyeti olup olmadığı sorusuna, "Tabii, terör örgütü yapılan operasyonlarla ciddi anlamda sıkıntı içerisine düştüğü için bu gibi acımasız, hunhar faaliyetlerini artırmış gözüküyor. Bu anlamda çok ciddi tedbirler alınmasına rağmen diyelim ki 100 tane ihbarı değerlendirip gereğini yapıyorsunuz ama bir tanesi kaçıyor. O, olay oluyor. Önledikleriniz gündem olmuyor, tabiatıyla olması da gerekmiyor ama gerçekleşen hakikaten sonuçları ağır oluyor. Bütün bunlara rağmen istihbarat ve güvenlik birimlerimiz büyük bir gayretle çalışıyor. Benzeri olayların yaşanmaması için olağanüstü gayret bir gösteriyorlar." karşılığını verdi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunduğunu anımsatan Yıldırım, "Ondan sonra oluşan boşluğu FETÖ, bölücü terör örgütü hemen doldurdu. Onlar birbirleriyle paslaşarak bu işleri yapıyor. Bunda hiçbir tereddüt yok çünkü aynı merkez bunları yönetiyor. O merkezin amacı da Türkiye'yi meşgul etmek, enerjisini azaltmak, Türkiye'nin muasır medeniyetlere giden yoldaki enerjisini, hızını kesmek." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yıldırım, "Gaziantep saldırısını gerçekleştiren saldırganın yaşı ve uyruğu belirlendi mi? Patlattı mı, patlatıldı mı? Bununla ilgili son gelişme nedir?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Bu saldırıyla ilgili tabii çok şiddetli bir patlama, henüz faile ilişkin bir ipucu bulunabilmiş değil. Bu, sadece bir tahmin, görgü tanıklarının anlattıklarından ortaya çıkan bir tahmindir. Yoksa saldırıyı kimin yaptığı, hangi örgüt adına yapıldığı konusunda etken kanaatler maalesef doğru değildir ve toplumu doğru bilgilendirme adına tabii ki onaylanacak bir durumda değildir. Henüz kimin yaptığı, çocuk mudur, büyük müdür... Öyle bir rivayet var. Güvenlik kuvvetlerimiz ona yoğunlaşıyor. Onunla ilgili ipuçları bulmaya çalışıyor ve elde edilenlerle olayın arkasında kimler var, onlar da ortaya çıkarılacak. Bunda hiç şüphe yok. Geçmiş olaylarda yapılan titiz çalışmalar sonucu, hangi örgütle nasıl bağlantılar olduğu ortaya çıkmıştı. Bu sefer de çıkacaktı. Bundan hiçbir tereddütüm yok."

- Suriye sınırında yaşanan gelişmeler

PKK'nın Suriye kolu PYD ve YPG'nin sınırda Kürt koridoru oluşturduğu hatırlatılarak, "Bu konuda bakışınız nedir? Bugünkü liderler zirvesinde bu konu gündeme geldi mi?" sorusu üzerine Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bu konu gündeme geldi. Bu konuda eldeki en son bilgileri parti başkanlarıyla paylaştım. Bu konudaki tutumumuz da çok açık. Biz, Türkiye olarak Suriye'nin toprak bütünlüğünü çok önemsiyoruz. Sadece biz önemsemiyoruz İran ve diğer ülkeler de önemsiyor. Orada ayrı ayrı devletçiklerin oluşturulmaya çalışılması veya böyle bir düşüncenin var olması, Suriye'nin bu halinin daha onlarca yıl devam etmesi anlamına geliyor. Bu da zaten büyük bir tahribat yaşayan ülkenin bir daha belini doğrultamaması anlamına da gelir.

Bugün ülke içinde yaşayanlardan neredeyse bir o kadarı da yurtdışına gitmek zorunda kaldı. 3 milyon kadarı bizim misafirimiz. Ona yakın Lübnan'da, Ürdün'de var, başka ülkelerde de var. Dolayısıyla bu insanların ülkelerinin geleceği hakkında söz sahibi olacağı ve tek bir Suriye devletinin oluşturulması, bütün etnik yapıların temsil edilmesi olmazsa olmaz şarttır. Bu işin paydaşları, çözümü bu çerçevede oluşturmak mecburiyetindedir."

- "Düşmanlıkları azaltmamız lazım"

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin Türkiye ile düşmanlık durumunun söz konusu olmadığına yönelik açıklaması hatırlatılarak, Mısır ile ilişkilerin normalleşmesinin beklenip beklenmeyeceğinin sorulması üzerine Başbakan Yıldırım, "Akdeniz ve Karadeniz'i kullanan ülkeler olarak dostluklarımızı artırmamız lazım, düşmanlıkları azaltmamız lazım. Buna Rusya da İsrail de diğer ülkeler de dahil." diye konuştu.

Akdeniz'i çevreleyen 23, Karadeniz'i çevreleyen 8-10 ülke olduğunu ifade eden Yıldırım, "Buralarda potansiyelimiz çok fazla, düşmanlıklar yerine dostluklar hem ülkelerimizin hem de ülkelerimizin halklarının geleceği için çok önemli." açıklamasında bulundu.

"Mısır'dan yapılan sağduyulu açıklamalar güzel, bunun devamını getirmek lazım." diyen Başbakan Yıldırım, Mısır ile ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu ölçünün belli olduğunu vurguladı.

Mısır'da halkın iradesinin göz ardı edilmemesi ve halkın iradesiyle iş başına gelecek bir yönetimin sağlanması gerektiğini dile getiren Yıldırım, şunları söyledi:

"Bir darbe olmuştur, darbe sonrası yönetim el değiştirmiştir. Aynı şeyi Türkiye'de denediler, başaramadılar, Mısır'da başardılar. Türkiye'de başarılamaması, bazı dostlarımızı şaşkınlığa uğratsa bile bir kez daha onlar Türk milletinin nasıl bir millet olduğunu görmüş oldu. Dolayısıyla biz Mısır ile ilişkileri geliştirmekten yanayız. Mısır, kültürü, değerleri bizimle çok yakın olan bir ülkedir, halklarımız kardeştir. Yönetimde yaşanan anlaşmazlıklar halklarımıza mağduriyet olarak yansıtılmamalıdır. Dolayısıyla en azından ekonomik alanda, bir siyasi alandaki normalleşme zaman alsa bile ekonomik alanda, turizm, tarım, kültür vesaire gibi alanlarda ilişkilerimizi süratle geliştirebiliriz, buna her iki ülkenin de ihtiyacı olduğunu düşünüyorum."

- Suriye konusunda "üçlü koalisyon" iddiaları

Aynı gazetecinin, Rusya tarafından Suriye'ye yönelik Türkiye ve İran'ın da bulunacağı üçlü bir koalisyon oluşturulabileceğine yönelik açıklama yapıldığını hatırlatarak, buna ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine Başbakan Yıldırım, "Zaten Suriye konusunda Rusya işin içindedir. Dolayısıyla Rusya'nın çözümde Türkiye, İran ile birlikte hareket etmesi doğaldır ve bu da değerlendirilmesi gereken bir husustur." yanıtını verdi.

FETÖ mensubu savcıların yaptığı soruşturmaların yeniden ele alınmasına yönelik CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sabahki toplantıda önerisi olup olmadığı ve bu konuda adım atılıp atılmayacağının sorulduğu Yıldırım, "Balyoz ve Ergenekon davasında hukukun zorlandığı ve burada verilen kararların tekrar gözden geçirilmesi gerektiği yönünde bir düşüncesi var. Bu, zaten yapılıyor. Bu davalar yeniden görülüyor ve birçoğu da müebbet almış sanıklar, beraat ediyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun söylediği bunların itibarının iade edilmesi, zaten davayı kazanınca bu otomatikman gerçekleşmiş oluyor. Ayrıca, mağdurlar dava da açabiliyor, o yargılamadaki mağduriyetlerinin giderilmesi bakımından." ifadelerini kullandı.

Başbakan Yıldırım, bu davalardan bazılarının sonuçlandığına da dikkati çekerek, "Yürüyen işlemlerle Sayın Kılıçdaroğlu'nun ifade ettiği hususlar birbiriyle örtüşüyor." dedi.

- Yüksek Askeri Şura toplantısı

Yarın yapılması planlanan Yüksek Askeri Şura toplantısına ilişkin soru üzerine Yıldırım, söz konusu toplantının usulen yapıldığını belirtti.

Şura'nın asıl toplantısının 28 Temmuz'da yapıldığını anımsatan Yıldırım, "Yarın, albay düzeyindeki, albay altı düzeyindeki personelin durumları değerlendirilecek. Yarınki askeri şuranın bir özelliği tabii TSK'nın yeniden yapılandırılması ve YAŞ'ın yeniden düzenlenmesi münasebetiyle yapılacak ilk toplantı olma özelliği taşıyor. Onun dışında fevkalade bir durum yok, gerisi rutin bir işlemdir." şeklinde konuştu.

Suriye sınırında askeri sevkiyat olduğuna yönelik soru üzerine de Başbakan Yıldırım, "Sürekli orada hareketlilik var, hem bizim tarafta hem öbür tarafta. Dolayısıyla Silahlı Kuvvetlerin sınır güvenliği açısından ülkemize geçişleri kontrol altına alması ve sınırlarımızın güneyinden yapılabilecek taaruzlara karşı her zaman hazır olması esastır. Yapılan faaliyetleri bu çerçevede değerlendirmek gerekir." şeklinde yanıt verdi.

(Bitti)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :