Bakan Çavuşoğlu AA Editör Masası'nda

Bakan Çavuşoğlu AA Editör Masası'nda

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu (2) :- "(Soçi'de yapılacak toplantı) YPG'nin olduğu ortamda olmayacağımızı söyledik"- "Soçi'den sonra Türkiye'de fikirdaş ülkeler dışişleri bakanları toplantısını yapacağız. Bir tarih belirlemeye çalışıyoruz ki Soçi'den sonra fi

ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Soçi'de yapılacak Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'ne ilişkin, "YPG'nin olduğu ortamda olmayacağımızı söyledik." dedi.

Çavuşoğlu, AA Editör Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.

Soçi'de yapılacak Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'nin katılımcıları üzerinde Rusya ve İran ile mutabakatın sağlanıp sağlanmadığına ilişkin soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, kongreye kimlerin katılacağını Türkiye, İran ve Rusya'nın birlikte istişare edeceğini, kararlaştıracağını ve Türkiye'nin bu konudaki çekincelerini ilettiğini hatırlattı. Çekincelerin mutabakata bağlandığının altını çizen Çavuşoğlu, üç ülkeden herhangi birinin itiraz ettiği bir grubun katılmayacağını söyledi.

Muhalefetin genişletilmesinin önemli olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, kendilerinin de sürekli olarak Müzakere Yüksek Heyeti'ne, Suriye Ulusal Koalisyonu'na kimlerin dahil edilebileceği ve ayrıca kim gerçek muhalefet, kim rejim kuklası bunlar üzerinde çalıştıklarını belirtti. YPG'nin Kürtlerin tek temsilcisi olduğu düşüncesinin doğru olmadığına vurgu yapan Çavuşoğlu, "Terör örgütünü kim kendisine temsilci seçer. Ancak radikal unsurlar ya da baskıyla bunlara boyun eğmek zorunda kalanlar." diye konuştu.

Terör örgütlerinin Soçi'de olmasının siyasi çözümün baltalanması anlamına geleceğinin altını çizen Çavuşoğlu, "Böyle bir ihtimal vermiyoruz ama YPG'nin olduğu ortamda olmayacağımızı ve öyle bir sürece katılmayacağımızı da baştan net bir şekilde söyledik." ifadesini kullandı.

Bazı ülkelerin Astana ve Soçi ile ilgili tereddütleri olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, söz konusu ülkelerin bu süreçlere katılmadığını ancak kendilerinin bu ülkeleri bilgilendirdiğini anlattı. Mevlüt Çavuşoğlu, kimseyi dışlamadan Suriye'deki gelişmelerin meşruiyetini sağlamak gerektiğini vurguladı. Cenevre'de şimdiye kadar hiçbir şeyin müzakere edilmediğini dile getiren Çavuşoğlu, "Soçi ve Astana'da olmayan tüm koalisyon içindeki ülkelere diyoruz ki gelin Cenevre'yi canlandıralım. Şimdi Soçi'den sonra Türkiye'de fikirdaş ülkeler dışişleri bakanları toplantısını yapacağız. Bir tarih belirlemeye çalışıyoruz ki Soçi'den sonra fikirdaş ülkelere hem bilgi verelim, hem de bundan sonra hangi adımları atacağız, bunları değerlendirelim." şeklinde konuştu.

Muhalif grupların bu süreçte bazı tereddütleri olduğunu ve saldırılar ortamında tereddütlerin daha da arttığını ifade eden Çavuşoğlu, bölgede insanlar öldürülürken, o insanların temsilcilerinin herhangi bir şeyi müzakere etmelerinin mümkün olmadığını kaydetti.

ABD'nin PYD/PKK'ya silah desteğine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Çavuşoğlu, ABD'den bu konuda farklı açıklamalar geldiğini, sahadan da karışık bilgiler geldiğini belirtti. Çavuşoğlu, "Burada bizim arzu ettiğimiz durum henüz oluşmadı. Fetullah Gülen'in iadesi ile ilgili süreç ve Amerika'nın YPG'ye silah vermesi şu anda bizim ilişkilerimizi zehirleyen en önemli iki konu. Amerika hatalarını düzeltmezse zaten ilişkilerimiz daha da zarar görebilir." dedi.

- "Rusya ve İran destek vermediği sürece rejim saldırı yapamaz"

Bakan Çavuşoğlu, Rusya ve İran'ın Esed rejimiyle ilişkilerine dair bir soruya, ılımlı muhalefetin siyasi kanadında çok ciddi sorunlar olmasa da sahada bazı sorunlar olduğunu belirterek, "Esasen rejimin bu saldırıları konusunda ve ateşkesi ihlal etme konusunda Rusya'nın ve İran'ın bir bahanesi olamaz. Çünkü onlar destek vermediği sürece bu saldırılar olamaz." yanıtını verdi.

Rejimin, İran ve Suriye'ye rağmen hareket edemeyeceğini söyleyen Çavuşoğlu, "Dolayısıyla dün biz bunu hatırlattık ve 'bunu durdurun' dedik. Biz terör örgütleriyle mücadele ediyoruz bahanesini de kabul etmiyoruz. Çünkü görüyoruz ki, yine hastaneler vurulmaya başlandı. Varsa hastanenin içinde terörist, örnek veriyorum, varsa tespit edersiniz. İstihbaratlarımız var, bizler varız birlikte etkisiz hale getiririz terör örgütü, terörist herkese tehdittir." diye konuştu.

- "Rusya ve İran, 'rejim YPG/PKK ile aynı masada olmak istemiyor' diyor"

Bir aile içinde terörist olan bir kişinin etkisiz hale getirilmesi için bütün aileyi bombalamanın insani olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, "Bazı konularda mesela, Rusya 'rejimi ikna edemiyoruz' diyor. Mesela 'Siz rejimi kabul etmiyorsunuz ama YPG/PKK konusunda da rejim sizinle aynı düşünüyor, onlar da bunlarla aynı müzakere masasında olmak istemiyor. Bu konuda onları ikna etmek istiyoruz, edemedik. Onlara da öneri getirdik' diyorlar. Dolayısıyla bunları anlıyoruz ama saldırılarla ilgili konularda Rusya ve İran ağırlığını koyduktan sonra rejim bunları yapamaz." dedi.

Suriye'de 7 yıllık süreçte dengelerin çok değiştiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Rejimi tanımıyoruz, rejimi burada savunmak için söylemiyorum ama doğru bilgileri de vermemiz gerekiyor. Tam anlamıyla, bu 7 yıllık süre içinde rejimle YPG arasında tam bir iş birliği olduğunu söyleyemeyiz." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Esed rejiminin Türkiye ile sorunlar başladığı dönemde Salih Müslim'i Kandil'den çağırdığını söyledi.

Çavuşoğlu, şunları anlattı:

"O zamanki başbakan da, Müzakere Yüksek Heyeti'nin bir önceki başkanı, Riyad Hicab. Daha sonra muhalefete geçen Riyad Hicab. 'Beraber, birlikte çağırdık' diyor. Bunu sadece bize söylemiyor, Amerikalılara da söyledi Avrupalılara da söyledi. Esad, Salih Müslim'e Suriyedeki teröristleri toparlayarak Türkiye'ye saldırması talimatı veriyor ya da onu telkin ediyor. Onun için Kandil'den çağırdı. Yani Salih Müslim kandilden çağırılan bir kişi. YPG ve PKK arasında hiçbir farkın olmadığını vurgulamak için bu örneği veriyorum." dedi.

Esed rejiminin o zaman Türkiye'yi düşman gördüğü için bir terör örgütüne sarıldığını ve Türkiye'ye saldırma talimatı verdiğini anlatan Çavuşoğlu, "Ama bugünkü tabloda Rusya'nın ve İran'ın bize söylediği, 'Rejim de YPG'yi terör örgütü olarak görüyor ve onlarla herhangi bir şekilde müzakere etmek istemiyor.'" ifadesini kullandı.

- "Gerekli gördüğümüz zaman ansızın müdahale edebiliriz"

Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Afrin için "Bir gece ansızın gelebiliriz" sözünün hatırlatılması ve olası operasyonun bölgeyi tümüyle mi, yoksa kısmen mi kapsayacağına ve örgütün Afrin'in rejime devretmiş gibi göstermesinin ya da gerçekten devretmesinin Türkiye'nin operasyon planını engelleyip engellemeyeceği şeklindeki soruya, "Her şeyden önce burada bir devir teslim yok. Zaten şu anda renkli haritaya baktığın zaman kimin nereyi kontrol ettiği belli. Bu tür dedikodular çıkıyor ama, şu anda rejimle YPG'nin arasının iyi olduğunu söyleyemeyiz." yanıtını verdi.

Sahada YPG ile DEAŞ arasındaki mutabakatı hatırlatan Çavuşoğlu, bir yandan da çatışma ortamındaki hayat şartlarının grupları birbiriyle ticaret yapmaya bile zorladığını söyledi. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Burada bir devir teslim yoktur, bir. İkincisi, burası bizim için tehdittir. Buradan hem Türkiye'ye yönelik saldırılar, tacizler devam ediyor, hem de Fırat Kalkanı Operasyonu bölgesinde bulunan askerlerimize, güvenlik güçlerimize ve ılımlı muhalefete yönelik tacizler geliyor. Dolayısıyla burası bir tehdit ve burada teröristler var. Elbette siviller ve farklı gruplar da var ama burada bir YPG/PKK mevcudiyeti de var. Buranın mutlaka bunlardan temizlenmesi gerekiyor. O sebeple sayın Cumhurbaşkanımız 'Bir gece ansızın gelebiliriz' dedi. Bu, kuru kuruya söylenmiş bir söz değildir. Bu konudaki çalışmaları askerlerimiz, istihbaratımız, özel harekat hepsi çalışmaları planlamaları yapıyorlar, yaparlar. Dolayısıyla gerekli görüldüğü zaman, uygun bulunduğu zaman ansızın biz buraya müdahale edebiliriz tıpkı Fırat Kalkanı'nda olduğu gibi."

Çavuşoğlu, Suriye ya da Irak'tan, sınırın ötesinden, nereden olursa olsun herhangi bir tehdit geldiği zaman Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan müdahale hakkı olduğunu kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin dış politikasını bazı ülkelerle ilişkiler bağlamında düşünmesi halinde kendine yönelik tehditleri bertaraf etmesinin mümkün olmayacağını belirterek, "Böyle düşünseydik biz Fırat Kalkanı Operasyonu'nu yapamazdık. Bana göre daha önce başlasaydık daha iyi olurdu. Biz Afrin'de olsun Irak'ta olsun başka yerde olsun şu ülke ne der, koalisyon içindekiler ne düşünür, müttefiklerimiz bundan hoşlanır mı hoşlanmaz mı diye düşünürsek olmaz." dedi.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :