ANKARA (AA) - İstanbul Medipol Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mert Bilgin, Türkiye'nin, ilk defa Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ile Avrupa'ya gaz taşımayı hedefleyen projeler arasında iç pazar ihtiyacının belli kısmını karşılama hakkına kavuştuğunu belirterek, "Bu bir eşik anlamına geliyor. Türkiye'deki gaz piyasası önümüzdeki yılların en çok gelişen piyasalarından birisi olacak." dedi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM), Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Gürcistan Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Vakfı (GFSIS) işbirliği ile Ankara Palas Devlet Konukevi'nde düzenlenen "Avrasya'da Enerji Güvenliği, Nakliye ve Geçiş Güzergahları Üzerine Üçlü Konferansı"nın ilk oturumunun moderatörlüğünü Dışişleri Bakanlığı Enerji, Su, Çevre İşleri Genel Müdür Yardımcısı Ayşe Berris Ekinci yaptı.

Bu oturumda konuşan İstanbul Medipol Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mert Bilgin, 21'inci yüzyılın doğalgaz yüzyılı olarak şekillendiğini ve bu dönemde düşük petrol fiyatları, konvansiyonel olmayan enerji kaynakları ve Fukushima kazası sonrası çevre konusundaki endişelerin de yükseldiğini anlattı.

Petrol fiyatlarının gelecek birkaç yıl daha düşük seviyeli seyredeceğinin beklendiğini ifade eden Bilgin, son dönemde Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasında gelişen üçlü ilişkinin büyük önem arz ettiğini aktardı.

- "Türkiye gaz piyasası"

Bilgin, bu ilişkinin gelecek dönemde daha da gelişeceğini düşündüğünü dile getirerek, şöyle devam etti:

"Türkiye, ilk defa TANAP ile Avrupa'ya gaz taşıyan projeler arasında iç pazarda kullanmak için doğalgaz satın alma hakkına sahip oldu. Daha önce, örneğin Nabucco gibi projelerde, bu tür bir hak söz konusu değildi. Bu bir eşik anlamına geliyor. Gelecekte, 'Gaz piyasası olarak Türkiye' kavramı sıklıkla karşımıza çıkacak. Türkiye'deki gaz piyasası önümüzdeki yılların en çok gelişen piyasalarından birisi olacak. Bu anlamda, bu üçlü ilişki çok önemli. Sadece stratejik değil, jeopolitik anlamda da bir başarı öyküsü denilebilir, çünkü ülkeler arasındaki ticaret hacmi de artıyor.

- "Yeni projeleri dört gözle bekliyoruz"

Gürcistan Enerji Bakanlığı Baş Uzmanı Ana Jejeleva, ülkesinin enerji sektöründe son dönemde gerçekleştirdiği projeler hakkında bilgi vererek, Türk firmalarının da bu projeler arasında yer aldığına işaret etti.

Son dönemde Gürcistan'ın kurulu gücüne 401,9 megavatlık kapasite eklediklerini belirten Jejeleva, hidroelektrik ve termik santrallerin bu kapasitede önemli payı bulunduğunu söyledi.

Jejeleva, Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasındaki üçlü ilişkinin önemini vurgulayarak, "Bu ilişkiyi geliştirmeye devam etmeliyiz. Güney Gaz Koridoru gibi çok önemli projeler söz konusu. Yeni projelerin başarılı bir şekilde hayata geçmesini de dört gözle bekliyoruz. Gürcistan, enerji sektörünü güçlü hale getirmek istiyor. Şu an bölgede doğalgaz depolama tesisi olmayan tek ülkeyiz. Bu konuyla ilgili yeni projelerimiz var, doğalgaz depolamada ilk projenin bu yıl içerisinde inşasına başlamayı planlıyoruz. Gürcistan, Azerbaycan ve Türkiye ile olan elektrik ağımızı da daha iyi bir noktaya taşımak için çalışmalarımız sürüyor." ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Uzmanı Muharrem Veliyev de Bakü-Tiflis- Ceyhan Boru Hattı ile Güney Gaz Koridoru projelerinin her üç ülke için de önemini vurguladı.

Güney Gaz Koridoru'nun bölgenin enerji güvenliğini sağlaması açısından oldukça büyük bir proje olduğunun altını çizen Veliyev, bunun sadece bir enerji projesi olarak görülmemesi gerektiğini ve bölgesel işbirliğini geliştirdiğini sözlerine ekledi.

AA