ANKARA (AA) - YILDIZ AKTAŞ - Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Refik Turan, Alman Meclisinin Ermeni iddialarına ilişkin kararı hakkında, "Almanya dahil 29 ülke parlamentosu ve devlet yetkilisi, adeta olmayan bir konuda tarih yazıp yasal zemine oturtmuşlardır. Bu gelişmeler tek kelimeyle garabettir." diye konuştu.

TTK Başkanı Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3 Haziran'da Almanya Federal Meclisinin "Sözde Ermeni Soykırımı"nı tanıyan bir karar aldığını hatırlattı.

Kararda yer alan iddiaların, bilimsel ve tarihi hiçbir karşılığı bulunmadığına işaret eden Turan, 1877-78 Osmanlı-Rus Harbi (93 Harbi) sonrası Osmanlı Devleti'ndeki Ermenilerin, idareye karşı ayaklandığını ve saldırıya geçtiğini belirtti.

Saldırıların, I. Dünya Savaşı cephesi gerisinde sivil halka yönelik de yapıldığına dikkati çeken Turan, hatta bu saldırıların çoğunluğunun içerisinde ağır işkencelerin de bulunduğu "terör cinayetleri" olduğunun altını çizdi.

Turan, yüzbinlerce Müslümanın saldırılarda hayatını kaybettiğini dile getirerek, buna karşılık bazı Ermenilerin Doğu Anadolu'da oluşan halk milislerinin karşı saldırıları ve tehcir kararının uygulanmasında yaşanan sıkıntılar dolayısıyla yaşamlarını yitirdiklerinin de söylendiğini anlattı.

Alman Meclisinin kararının daha önce 28 ülke parlamentosunun aldığı kararlara benzer bir icraat olduğuna işaret eden Turan, şu değerlendirmede bulundu:

"Karar, 'Türklerin Ermenilere soykırım yaptığı' şeklindedir. Bu karar, Türk milletine isnat ve iftiradan ibarettir. Kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur. Parlamentoların da herhangi bir konunun tarihini yazmak gibi bir işlevi yoktur. Daha doğrusu bütün bilimler için de bu böyledir. Parlamentolar, 'Pisagor ve Öklid Bağıntısı'nı, "Pi' sayısını değiştiremezler ve devletlerin tarihine müdahale edemezler. 'Sözde Ermeni soykırımı' konusunda Almanya dahil 29 ülke parlamentosu ve devlet yetkilisi, adeta olmayan bir konuda tarih yazıp yasal zemine oturtmuşlardır. Bu gelişmeler tek kelimeyle garabettir."

Turan, Avrupa Birliğiyle yapılan mülteci ve eş zamanlı vize serbestisi anlaşmaları sırasında bu kararın alındığını aktararak, iki anlaşmada da Almanya'nın önemli rol oynadığını ifade etti.

Almanya-Türkiye ilişkileri bu seyirdeyken, kararın "açıklanmaya muhtaç" bir durum ortaya çıkardığını vurgulayan Turan, her koşulda iyi giden ilişkilerin zedeleneceğini belirtti.

Turan, kararın Almanya’nın da yararına görünmediğinin altını çizerek, iki ülkenin beraber hareket etmesi gereken konular için sıkı iş birliği ve güvenin şart olduğunu söyledi. Turan, Türk toplumuna tam bir isnat ve iftira niteliğindeki kararın, Türklerle Ermenilerin arasını da açacağını ifade etti.

-"Hıristiyan halklar dışında zulüm görüp öldürülenler yok farz edilmiştir"

Kararda ısrarla "Hıristiyan halklar" vurgusu yapıldığına da dikkati çeken Turan, "Bu açıdan, Hıristiyan halklar dışında zulüm görüp öldürülen insanlar yok farz edilmiştir. Örnek olarak Ermeni çetelerinin ağır cürümlerine hiç değinilmemiştir. Bütün bu gerçeklerin ışığında kararın üç yönü dikkate değer bir ortak yön taşımaktadır. Karar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletini hedef almaktadır. Kararı alan devletler, Suriye hariç, halkı Hıristiyan olan devletlerdir. Suriye yönetiminin de Hıristiyanlara olan yakınlıkları malumdur. 'Ermenilere soykırım yapıldı' iddiası, aşağı yukarı aynı cümlelerle 29 ülkenin kararlarında yer almıştır. Bu durum alınan kararların tek bir merkezde hazırlanıp ayrı ayrı ülkelere servis edildiği gerçeğini ortaya koymaktadır." sözlerine yer verdi.

AA