M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Aday adaylarından istekler!

Seçim takvimi bugün itibariyle başlıyor...

Siyasi partiler, aday listelerini 7 Nisan’da en geç saat 17.00’ye kadar YSK’ya teslim edecekler...

24 Nisan’da da milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adaylar ilan edilecek.

***

AK Parti de mülakatlara başladı...

Adaylara “AK Parti'yi neden seçtiniz?”, “Seçim bölgenizle ilgili ne gibi projeleriniz var”, “Neden siyaset yapmak istiyorsunuz?”, “AK Parti için ne yapabilirsiniz?”, “Siz milletvekili listesine giremezseniz, kim aday olsun?” gibi sorular soruluyormuş...

Hatta bir önceki seçimin sonucuna dair de sorulduğu oluyormuş...

Genel itibariyle samimiyet testi...

***

Aday adayları sağ olsunlar bizi de ziyaret edip çalışmalarını anlatıyorlar...

Önceki gün daha önce hiç rastlamadığım bir aday adayı ile karşılaştım...

Nazik birisi...

Özellikle kendi bölgesinde çalışma yapmış...

Temayülden ilk 80’e girecek bir netice de çıkarmış...

***

Köy ve ilçe gezileri yaptığını ve ‘Aday adaylığından hoşlandığını’ söyledi...

CHP’lilerin yoğun olduğu bir bölgeye düşmüş yolu...

Vatandaş şöyle bir bakmış...

“AK Parti’den mi aday oldun, yolun açık olsun” deyip yollamış...

Sonra da arkasından seslenmiş...

“Hay yiğidim, sen mert birine benziyorsun. Seni vekil yaparlar mı bilmem!”

***

Bu cümle hoşuna mı gitsin, yoksa gitmesin mi belli değil...

Ama daha aday adayı iken epey çözülecek sorun bulmuş kucağında...

Mesela birisi, özürlülük derecesinin yükseltilmesini talep etmiş...

Beriki, “Bizim oğlana iş bulabilin mi?” diye sormuş...

Vekil aday adayımız ne yapsın; henüz milletvekili olmadığını söylemiş ama diğer yandan da talepleri not etmiş...

Anlayacağınız aday adaylığı sadece çarşıya pazara değil vatandaşa da yaramış görünüyor.

Vekil aday adaylarının Ankara mülakatından önceki sokak mülakatları işte böyle bereketli...

***

Konuyu bugün bir fıkrayla bağlayayım:

Dalkavuk, padişahın isteği üzerine vezirlerinden birinin taklidini yaparak padişahı eğlendirmiş.

Bunu duyan vezir haliyle çok kızmış:

-Onu geberteyim de âleme ibret olsun, demiş.

Can derdine düşen dalkavuk padişaha koşup durumu anlatmış.

Padişah:

-Hele öldürsün de göreyim.. Ben de onu asarım! deyince,

Dalkavuk:

-Aman hünkârım, demiş. Beni öldürmeden önce onu assanız olmaz mı?

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.