Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, canlı yayında soruları yanıtladı: (2)

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, canlı yayında soruları yanıtladı: (2)

"Cebimizi, soframızı, ekmeğimizi büyütmek, özgürlükleri artırmak, ortak derdimiz. Yani vatandaşımızın ekmeğini büyütmek, özgürlüğünü artırmak artık 2023 Türkiye'sinin temel vizyonu, bizim de ortak hedefimiz" - "Dolayısıyla hiçbir fikirden, düşünceden kork

İSTANBUL (AA) - Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Cebimizi, soframızı, ekmeğimizi büyütmek, özgürlükleri artırmak ortak derdimiz. Yani vatandaşımızın ekmeğini büyütmek, özgürlüğünü artırmak artık 2023 Türkiye'sinin temel vizyonu, bizim de ortak hedefimiz." dedi.

Bakan Gül, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında, Hakan Çelik'in sorularını yanıtladı.

"Devlet bu konuda (FETÖ) kurumsallaşan bir mücadele kararı aldı diyebilir miyiz?" sorusu üzerine Gül, bu konuda genel yaklaşımların, ilkelerin devletin içerisinde hiçbir şekilde paralel, illegal bir yapının olmaması şeklinde olduğunu belirtti.

Bu konuda yargının, yasama ve yürütmenin önemli çalışmalar yürüttüğünü aktaran Gül, uygulamaların süreklilikle, istikrarlı şekilde ve büyük bir kararlılıkla sürmesinin hem milletin hem devletin ortak kararlılığı olduğuna işaret etti.

"Dini duyguları, inancı istismar ederek bundan fayda, çıkar ve rant elde etmeye çalışan toplulukları kastederek söylüyorum. Birtakım tarikatların, cemaatlerin, buna benzer oluşumların bakanlıklara, kurumlara, ilgili kuruluşlara sızdığına dair zaman zaman iddialar ortaya çıkıyor. Bu konular ciddiyetle soruşturuluyor, üzerine gidiliyor mu?" şeklindeki soru üzerine Gül, adı ne olursa olsun hiçbir örgütlü yapının, ideolojinin, grubun devletin içerisine örgütlü bir şekilde sızmasına asla izin verilemeyeceğini, çünkü devletin ancak kendi ilkeleriyle, kurumlarıyla güçlü bir şekilde ayakta durabileceğini söyledi.

Gül, herkesin inanç noktasında hür ve özgür olduğunu dile getirdi. FETÖ ile mücadeleyi verirken masumla suçluyu ayırt etmenin de çok önemli olduğunu ifade eden Gül, "Bu konuda büyük bir titizlilikle, işte dindar kesimlerin hepsine ya da belli yapıların hepsine, toptan bir yaklaşımla inanç özgürlüğüne de halel getirmek ya da engellemek doğru değil. Ama genel ilke devlet kendi kurallarıyla, yasamanın belirlediği kanunlarla yapısını sürdürür. Hiçbir şekilde illegal, devlet dışı unsurların kendine alan açmasına, nüfuz oluşturmasına izin vermez." diye konuştu.

Adalet Bakanı Gül, hiç kimsenin inancına, yaşam tarzına karışmadan bunları ülkenin zenginliği olarak görmenin, korumanın çok değerli olduğunu vurgulayarak, "Kim neye inanır, nasıl yaşamak isterse onu yaşar. Devlet bunun taahhüdüdür. Ama devlet birilerinin 'Ben böyle inanıyorum, devleti, kurumları ele geçireceğim ve herkes böyle inanacak, yaşayacak...' Buna da devlet olarak biz izin veremeyiz. Verirseniz bu hukuk devleti olmaz. Bu konuda da hiçbir şekilde buna müsaade edilmeyecektir, edilemez." değerlendirmesinde bulundu.

- "Terörü övmek dünyanın hiçbir yerinde meşru gösterilemez"

"Yaşam tarzı tartışmalarını günün birinde geride bırakabilecek miyiz?" sorusuna Gül, "Bu örnekler esasen sadece bağnaz, marjinal kesimlerde kaldı. Yoksa Türkiye'de yaşam tarzından, düşüncesinden dolayı ötekileştirilen ya da bu konuda farklı bir ayrımcılığa ya da ayrıcalığa tabi tutulan bir anlayış daha çok eski Türkiye'de yaşadığımız tablolardır. Genel itibarıyla buradan çok dersler çıkarıldı ama buna rağmen elbette farklı kesimlerde hiç tasvip etmediğimiz tutumlar, davranışlar olabiliyor." yanıtını verdi.

Bununla mücadele etmenin gerekliliğinin hem siyasette hem toplumda ortak bir kabul olduğunu dile getiren Gül, "Bu dersleri ortaya koyup önümüze bakacağız. Türkiye'nin ekonomide geldiği önemli gelişimler, kendi otomobilini yapan bir Türkiye... Cebimizi, soframızı, ekmeğimizi büyütmek, özgürlükleri artırmak ortak derdimiz. Yani vatandaşımızın ekmeğini büyütmek, özgürlüğünü artırmak artık 2023 Türkiye'sinin temel vizyonu, bizim de ortak hedefimiz. Bunlara yoğunlaşmak lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Gül, "Türkiye'ye getirilen temel eleştirilerden biri de çok fazla tutuklu gazeteci olduğu yönünde. Ne dersiniz bu konuyla ilgili?" sorusu üzerine, hiç kimsenin mesleğinden ötürü ceza almadığını ancak terörü, şiddeti övmenin de dünyanın hiçbir yerinde meşru gösterilemeyeceğini söyledi.

Gül, mahkemelerin gazeteci olunduğu için değil, terör ve şiddet övülmüşse ya da daha farklı bir fiil oluşmuşsa cezalandırdığına işaret etti.

Birinci yargı paketinin Meclis'ten geçtiğini hatırlatan Gül, "Yargı paketinde düşünce, ifade özgürlüğüne Yargıtay yolu açılmasına yönelik önemli bir kanun düzenlemesi yapıldı. Böylece tahliyeler de oldu. Daha 1-2 aylık bir mesele. Yargıtay tüm Türkiye'nin ana içtihat merkezi olduğu için, farklı çıkan kararlar, uygulamalar olabiliyordu." dedi.

Pakette, eleştirinin, haber vermenin suç oluşturmayacağına vurgu yapıldığını dile getiren Gül, şöyle devam etti:

"Bu konuda inancından, düşüncesinden, ifadesinden ötürü cezaevinde olmasını asla kabul edemeyiz. Düşünce ve ifade özgürlüğü temel haktır, bunun korunması da bizim temel yaklaşımımızdır. Bu konuda uygulamada bazı eksiklikler, soruşturmalarda tutukluluğun uzaması bazı keyfiliklere sebep olabiliyordu ama azami tutukluluk süresi getirildi. Düşünce, ifade özgürlüğüne Yargıtay yolu açıldı, 'Eleştiri, haber vermede suç oluşmaz.' diye birinci yargı paketinde çok önemli adımlar atıldı. Dolayısıyla hiçbir fikirden, düşünceden korkmamak lazım. İyi fikir, kötü fikri kovar. Dolayısıyla tüm herkesin konuştuğu, yeri geldiğinde eleştiri yaptığı bir ülkede asla korkmamak, çekinmemek lazım ama eleştiriyle, terörü övme, şiddet çağrısı da birbirinden ayırt edilmelidir. Bunu mahkemeler ayırt edecek."

- "Yargı Türk milleti adına karar veriyor"

Bakan Gül, Sözcü gazetesine ilişkin bir soruya da yürüyen bir davayla ilgili, yürütmenin bir üyesi olarak bir söz söylemesinin doğru olmayacağını belirterek, "Bu tür davalar esasında mahallinde kesinleşiyordu ama birinci yargı paketiyle Yargıtay yolu açılmış oldu. Bu tür meselelerde daha fazla özgürlük, daha fazla içtihat birliği anlamında, hukuk istikrarı anlamında Yargıtay görsün diye bunlara yönelik imkanlar, bu yol açılmıştır. Elbette mahkeme kendi delillerini kendisi değerlendirmiştir ama onun ötesinde tüm yargılamalarda milletin beklentisi delillere göre, adil bir karar, kamuoyunun her tarafını tatmin edecek şekilde gerekçelendirilmesi çünkü yargı Türk milleti adına karar veriyor ve milletin beklentisi de bu tür konularda elbette daha gerekçeli ve adil kararların makul sürede verilmesi." diye konuştu.

FETÖ davalarına ilişkin soruya da Gül, milyonlarca yargı mensubunun önünden dava geçtiğini anlatarak, kendilerinin de "Böyle karar olur mu, bu nasıl karar?" dedikleri kararlar olabildiğini ancak sürecin bütününe bakarak hukuk düzenine, sistemine inancı sürdürmek gerektiğini söyledi.

Özellikle FETÖ yargılamalarında milletin beklentisinin işin sulandırılmaması olduğunu ifade eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani bunların kurumlarının önünden geçen kişiyi cezalandırıp ama kurumun içinde ana merkezinde olanlarla ilgili farklı bir tavır, asla milletin kabul edileceği bir tavır değil. FETÖ ile uzaktan, yakından ontolojik olarak eleştirileri yapmış birilerini 'FETÖ'cü' diye mahkum ederseniz orada da FETÖ mücadelesini çok ciddi sulandırmış ya da yara almış olursunuz. Elbette, eksik, yanlış kararların, kabul edilemeyecek kararların olduğu, bu anlamda özensiz bazı hususların yaşandığı hususlar var. Ama bunlar bu konuda çok genel değil ama hiç olmaması lazım. Bu konuda bizim güvencemiz, bir üst mercinin, Yargıtay'ın bir eksiklik varsa düzeltmesi. Son tahlilde biz hakim değiliz, savcı değiliz, dosyanın içinde ne olduğunu da bilmiyoruz ama adil olmak kadar adil görünmek de çok önemli. FETÖ'cülerin en sevineceği iş ne biliyor musunuz? 'Herkes FETÖ'cü olsun aradan ben sıyrılayım.' Herkes FETÖ'cü ise FETÖ'cü aradan sıyrılabilir. Milletin yargıdan beklentisi kılı kırk yararak, masum ile suçluyu ayırt etmek."

Gül, bu konuda yargıya da bir haksızlık yapmadan, sürecin bir üst mercide de gündeme geleceğini, inceleneceğini dikkate alarak, bu mücadeleyi veren yargıyı yıpratmadan süreçlerin takibinin önemli olduğunu aktardı.

(Sürecek)



Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :