AB Bakanı Çelik AA'ya konuştu

AB Bakanı Çelik AA'ya konuştu

Çelik: (3)- "Müttefiklerimizin yaptığı iş kısa vadeli olarak DEAŞ'ın gönderilmesiyse DEAŞ'ın ortaya çıktığı koşulları tekrar hatırlamakta fayda var. Bu şekilde yapıldığı zaman DEAŞ gider, daha tehlikelisi gelir"- "Rakka'da Öcalan posteri açıldığı zaman, '

ANKARA (AA) - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Suriye'deki PKK/PYD varlığına ve ABD'nin tutumuna ilişkin, "Müttefiklerimizin yaptığı iş kısa vadeli olarak DEAŞ'ın gönderilmesiyse DEAŞ'ın ortaya çıktığı koşulları tekrar hatırlamakta fayda var. Bu şekilde yapıldığı zaman DEAŞ gider, daha tehlikelisi gelir." dedi.

Çelik, gündeme ilişkin konuları AA muhabirine değerlendirdi.

Terör örgütü PKK/PYD'nin Suriye'deki varlığına ve ABD'nin tutumuna ilişkin soruyu yanıtlayan Çelik, "Burada terörle mücadelede sahada asker bulundurmamak için sahadaki her güçle iş birliği yaparım gibi bir yaklaşım çok büyük sıkıntılar yaratacaktır. Bu, geçmiş zamanlarda Afganistan'da denendi. Kim olduğuna bakılmaksızın bir düşmana karşı birileriyle iş birliği yapıldı. Ama onların niteliğinin terör örgütü olup olmadığı hesaba katılmadı. Bir müddet sonra, o müttefikler o ülkeleri tehdit eden unsurlar haline geldiler. Taliban da El Kaide de birileri tarafından birilerine karşı kullanıldı ve sonuçta başka bir canavara dönüştüler." dedi.

Aynı tablonun yeniden üretildiğini söyleyen Çelik, "Bir terör örgütüyle mücadele etmek için başka bir terör örgütünü kullanıyorlar. Şimdi Rakka'da Öcalan posteri açıldığı zaman, 'Öcalan saygı duyulmaya değer bir kişi değildir' demek ne demek? 'Saygı duyulmaya değer değildir' deyip cümleyi bıraktığınızda bunun içine 'iş birliği yapılabilir bir kişidir' cümlesi girebilir, başka cümleler girebilir. Dolayısıyla açık bir cümle kurulması lazım. Bu kişi bir katildir. Bir terör örgütünün başıdır. Bu şekilde değerlendirme yapılması lazım. Bu şekilde dolaylı bir değerlendirme yapıldığı zaman sorun var demektir." diye konuştu.

Posterin ortaya çıkmasının iş birliğinin görünen yüzü olduğunu ancak asıl sorunun bu iş birliğinin niteliğinde olduğunu söyleyen Çelik, bu durumun daha büyük sıkıntıları tetikleyeceğini belirtti.

Çelik, "Müttefiklerimizin yaptığı iş kısa vadeli olarak DEAŞ'ın gönderilmesiyse DEAŞ'ın ortaya çıktığı koşulları tekrar hatırlamakta fayda var. Bu şekilde yapıldığı zaman DEAŞ gider, daha tehlikelisi gelir." ifadesini kullandı.

Esas olanın örgütlerle ideolojik mücadeleyi kazanmak olduğunu vurgulayan Çelik, "Yapılan iş başından sonuna yanlış bir iştir. Mesele sadece fiziki olarak DEAŞ'ın geriletilmesi değildir. Mesele terör mevzusunun geriletilmesidir." dedi.

Bakan Çelik, "Bu şekilde DEAŞ'la mücadelenin neticesi PKK'nın PYD'nin o bölgede alan hakimiyeti kurması sonucunu doğurursa DEAŞ ya da başka bir örgüt iki katı güçle tekrar bütün dünyanın başına bela olur." diye konuştu.

- Gümrük Birliği

AB ülkelerinin Gümrük Birliği'nin güncellenmesi konusuna mesafeli yaklaşımına ve bunun Türkiye açısından sürdürülebilir bir durum olup olmadığına ilişkin soruya Çelik, "Evet, sürdürülebilir bir durum. Hiç acelemiz yok. Çünkü Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesini biz de istiyoruz ama asıl bu konuda acelemiz şuydu, eğer bu TTIP (AB-ABD Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı) anlaşması yapılsaydı, Amerika ve Avrupa arasındaki o tablonun dışında kalmak istemiyorduk. Ama şimdi bu anlaşmanın da zora girdiği görünüyor. (ABD Başkanı Donald) Trump da çok iştahlı değil buna." yanıtını verdi.

Gümrük Birliği'nin güncellenmesi fikrinin AB'nin Dünya Bankasına yaptırdığı analizlerin sonucunda ortaya çıktığını ve kazan-kazan durumunun oluştuğunu hatırlatan Çelik, şöyle devam etti:

"Burada dramatik olan şudur: Almanya gibi bir ticaret devletinin siyasi bir meseleyi ekonomik bir mesele ile krize sokması. Bakın, Trump'tan korumacılıkla ilgili teklifler geliyor. Çin Komünist Partisinin (ÇKP) Ulusal Kongresi vardı, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping orada yaptığı konuşmada küreselleşmeden, serbest ticaretten bahsetti. Şimdi, Sayın (Almanya Başbakanı Angela) Merkel de serbest ticaretten, küresel ticaretten yana olduklarını söylerken 'Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesini istemiyoruz' demek, korumacılık mantığının yanında saf tutmaktır. Siyasi meselelerin herhangi bir şekilde ekonomik meselelerle karıştırılmaması ilkesi, burada ihlal edilmiştir. Bu, ihlal edenlerin düşünmesi gereken bir meseledir. Burada bizim açımızdan bir problem yok. Aceleci değiliz, güncelleme konusunda hazırlarsa biz hazırız."

(Bitti)









AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :