73 aracı kiralayıp sattılar, 120 milyon TL'lik vurgun yaptılar
Antalya’da filo şirketlerinden kiralanan 73 aracı sahte satış sözleşmeleriyle satarak 120 milyon TL’lik vurgun yapan şüpheliler, mağdurların zararını karşılayacaklarını söyleyip tahliye edildi. Mağdurlar hâlâ bekliyor.
Antalya’da faaliyet gösteren iki firmanın, İstanbul merkezli üç lojistik şirketten kiraladıkları 73 aracı, sözleşmelere aykırı şekilde internet üzerinden üçüncü kişilere sattıkları ortaya çıktı. Araçlar, yüzde 30 peşinat ve 24 ila 48 ay vadeli taksitlerle, sahte satış sözleşmeleriyle devredildi.
Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerinin yürüttüğü soruşturmada, yaklaşık 120 milyon TL’lik dolandırıcılık tespit edildi. Olayla bağlantılı 10 şüpheli gözaltına alınırken, 4'ü "mağduriyetleri gidermek şartıyla" tahliye edildi. Diğer 6 kişi hakkında ise adli kontrol kararı verildi.

Mağdurlar: “Araçlarımızı teslim ettik ama hâlâ bekliyoruz”
Mağdurlar ve avukatları, adliye önünde açıklama yaparak yaşadıkları mağduriyeti anlattı. Mağdurlar adına konuşan Avukat Muzaffer Uğur, "Ben de mağdurum. Aracımı teslim ettim, ruhsat sahibi gelip aldı. Herkesin yaşadığı tablo aynı. Tahliye oldular ama bizimle temasa geçen olmadı. Yaklaşık 350 bin lira zararım var. Antalya’da en az 200 kişi, Türkiye genelinde ise 300-400 kişi bu yöntemle dolandırılmış olabilir" dedi.
Uğur, şüphelilerin tahliye edilirken mağduriyetleri gidereceklerine dair söz verdiklerini ancak bugüne kadar herhangi bir girişimde bulunmadıklarını söyledi:
“Bu söz üzerine şartlı olarak serbest kaldılar ama bugüne kadar ne bir açıklama ne de görüşme oldu. Oyalandığımızı düşünüyoruz.”
"Kasko bahanesiyle ekstra para aldılar, sonra da aracımı götürdüler"
Mağdurlardan Abdullah Aktürk, 2021 model bir aracı 320 bin TL peşinat ve 30 bin TL kasko bedeliyle satın aldığını düşünerek ödeme yaptığını belirtti. Toplamda 523 bin TL ödeme yaptığını kaydeden Aktürk, “4 Mayıs’ta polis aradı, aracın yerini GPS’le tespit etmişler. Ruhsat sahibi geldi, arabayı elimden aldı. Daha sonra sahte kimlikle gelen kadının aslında ruhsat sahibiyle ilgisi olmadığını öğrendim" dedi.

"Suçlu muamelesi gördük, psikolojimiz bozuldu"
Aktürk, mağduriyetin sadece maddi değil, aynı zamanda manevi olarak da yıkıcı olduğunu vurguladı:
"Araçlar hakkında çalıntı ihbarı yapılmış. Nezarette kaldık, evrakları gösterene kadar suçlu gibi muamele gördük. İnsanların yüzüne bakamaz hale geldik."
Ailesinin tüm birikimini bu araç için harcadığını belirten Aktürk, “Eşim altınlarını bozdurdu, ben kendi aracımı sattım. Şimdi bu borcu ödemeye devam ediyorum ama ortada ne araç var ne muhatap” ifadelerini kullandı.
"Uzlaşma vaadiyle oyalıyorlar, teklifleri kabul edilemez"
Bazı mağdurlar, tahliye edilen şüphelilerin kendileriyle uzlaşmak istediklerini ilettiklerini ancak şartların mağduriyetlerini karşılamaktan çok uzak olduğunu belirtti.
Aktürk, “Peşinat ve bazı taksitleri ödeyeceklerini, dosya ücreti, bakım masrafları gibi ek giderleri karşılamayacaklarını söylediler. Üstelik ödemeleri 12 ay taksitle yapacaklarını ifade ettiler ama ilk taksitin ne zaman başlayacağını bile belirtmediler” dedi.
Yeniden suç duyurusunda bulunuldu
Mağdurlar, verilen sözlerin tutulmaması üzerine şüpheliler hakkında savcılığa yeniden suç duyurusunda bulundu. Mağdurlar, hukuki sürecin sonuçlarını beklerken, yaşadıkları ekonomik ve psikolojik yıkımın giderilmesini talep ediyor.
"Ceza alıp almamaları değil, mağduriyetimizin giderilmesi önemli" diyen mağdurlar, seslerini duyurmak için adliye önünde beklemeye devam ediyor.
Kaynak:
