11 yetim çocuk, "Yetimlerin Efendisi"yle buluştu

11 yetim çocuk, "Yetimlerin Efendisi"yle buluştu

Bahçelievler İmam Hatip Ortaokulu tarafından başlatılan "Güllerin Efendisi Yolunda 30 Gonca" projesi kapsamında gerçekleştirilen umre ziyaretiyle11 yetim çocuk ve anneleri, Kabe-i Şerif'e ve "Yetimlerin Efendisi"ne kavuştu- Kabe'de ve Mescid'i Nebevi'de b

İSTANBUL (AA) - ZEYNEP RAKİPOĞLU - Bahçelievler İmam Hatip Ortaokulu yönetimi ve öğretmenleri tarafından yetim çocukların yüzlerinin gülmesi amacıyla başlatılan "Güllerin Efendisi Yolunda 30 Gonca" projesi kapsamında, 11 yetim çocuk anneleriyle beraber 1 hafta umreye gitti.

Okula çocuğunun kaydını yaptırmak için gelen bir veliden öğrencinin babasının vefat ettiğini öğrenen ve hüzünlenerek "Okuldaki yetim çocuklar için ne yapabiliriz?" diye düşünmeye başlayan öğretmenler, yetim çocukları "Güllerin Efendisi"yle buluşturmak için harekete geçti.

Öğrencileri umreye götürmek için çalışmalarına başlayan ve "Güllerin Efendisi Yolunda 30 Gonca" projesini ortaya koyan öğretmenler, hayırsever insanların katkılarıyla 4 ay gibi kısa bir sürede öğrencilerin umre masraflarını karşılayacakları parayı topladı.

Yetim çocukların umre ziyareti için gerekli evrakları hazırlayan ve izinleri alan öğretmenler, recep ayının ilk haftasında yetim çocukları Kabe-i Şerif'e ve "Yetimlerin Efendisi"ne kavuşturdu.

Anneleri, öğretmenleri ve okul aile birliği velileri tarafından oluşan 31 kişilik grupla umreye giden yetim çocuklar, babaları için dua ederek umre yaptı. Ayrıca öğrenciler, Afrin'deki şehitler ve aileleri ile tüm sevdiklerine ve Müslümanlara da dua etti.

- "Daha fazla şehit olmamasını istedim"

Annesiyle beraber umreye giden 10 yaşındaki Beyza Nur Tayfur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ziyarette, çok heyecanlı ve mutlu anlar yaşadığını belirtti.

Her yerin çok görkemli ve güzel olduğunu aktaran Tayfur, "En mutlu olduğum an Kabe'yi ilk gördüğüm andı. O an çok heyecanlandım ve mutlu oldum. Kabe'yi görmek çok güzel bir his. Babam, ailem, sevdiklerim, ülkem, şehitlerimiz ve bütün Müslümanlar için dua ettim. Afrin'deki şehitlerimiz için dua ettim. Daha fazla şehit olmamasını istedim. Ülkemizin daha çok gelişmesini, dinimizin yayılmasını istedim. Arkadaşlarımın benden istediği duaları Kabe'de Allah'a sundum. Bir daha gitmeyi çok istiyorum." dedi.

Umreye giden 7. sınıf öğrencisi Sümeyye Keklik de çok güzel bir hafta geçirdiklerini ve hocaların kendilerinin mutlu olması için ellerinden geleni yaptığını söyledi.

Çok duygulandıklarını ve oradan kopmakta zorlandıklarını dile getiren Keklik, "Tavaf ve say yaptık. Son gün Medine'de Mescid'i Nebevi'nin karşısında oturup dua ettik. Çok özel bir andı. Afrin'deki şehitlerimiz için dua ettim. Anneme, 'Kuru ekmek yiyeceğim, paramı biriktireceğim, bir daha gideceğim.' dedim. 'Annem ben gelmezsem sen de gitmezsin.' dedi. 'Paranı biriktir, sen de gel.' dedim." diye konuştu.

- "Hayatları boyunca Peygamberlerini rehber edinsinler"

Öğrencilere umre ziyaretinde refakat eden Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Sümeyra Ceylan ise yetim çocuklarla birlikte kutsal topraklara gitmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek, Kabe'de "Allah'ım bu yetim çocukların hürmetine bizlerin duasını kabul et." diye dua ettiklerini ve o maneviyatı hissettiklerini belirtti.

Umreye gitmeden önce çocuklarla özel siyer dersleri yaparak Hz. Muhammed'i anlattıklarına işaret eden Ceylan, "Bu çocuklarımızın Peygamber Efendimiz'le aralarında çok büyük bir ortak noktaları var ki bu yetim olmaları. Bu noktadan yakalasınlar, bağlansınlar ve hayatları boyunca hep kendilerine rehber olarak Peygamberlerini edinsinler. Efendimiz, yetim olarak dünyaya geldi ve öksüz büyüdü ama müthiş bir insan ve peygamber oldu. Dolayısıyla bu şekilde örnek alıp kendilerini yalnız ve şanssız hissetmesinler istedik. Büyük ölçüde de buna ulaştık." ifadelerini kullandı.

Çocuklardan Kabe'ye gelmeden önce gözlerini kapatmalarını istediklerini anlatan Ceylan, çocukların Kabe'ye baktıklarında çok duygulandıklarını ve "Burası dünyadan bir yer değil." dediklerini aktardı.

- Yetim çocuklar, babaları için umre yaptı

Ceylan, çocukların geri dönmek istemediklerini ve Kabe'den ayrılırken göz yaşı döktüklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Hocam bakmaya doyamıyoruz, gitmeyelim, biraz daha kalalım, diyorlar. Hatta bir öğrenci, 'Hocam sanki yaşadığımız yer bize uzakta burası bizim yurdumuzmuş gibi geldi.' dedi. Çocuklar sanki orada fıtratlarıyla, kimlikleriyle buluştu. Allah'ın evine, Efendimize çok yakın oldular, namaz kıldılar. Son akşam Kabe'nin karşısında oturup bizden dua isteyenler için dua ettik. Afrin'de mücadele eden Mehmetçiğimiz için ve şehitlerimizin yakınları için dua ettik.

Ravza'dan ayrılırken bir yetim öğrencimiz çok ağladı. 'Ne hissediyorsun, ne dua ettin?' diye sordum. 'Babamı düşündüm, ona dua ettim. Acaba şu an cennette ne yapıyor, Efendimizin yanında mı?' dedi. Çocuklar babaları için niyet ederek umre yaptı. Biz orada yalnız değildik, çocukların babaları haberdardı, bunu çok hissettik. Burada ağızlarından 'baba' sözü çıkmıyordu. Orada her şeyi babaları için yaptılar."

- "Umreye gidip geldikten sonra o mahzunlukları kalmadı"

Okul Müdürü Mustafa Reşit Topal da okullarında okuyan yetim öğrencilere maddi ve manevi her açıdan destek olduklarını belirterek, yetim öğrencilerin hüznünü bir nebze de olsa sevince dönüştürmek için öğretmenlerle bir araya gelerek "Ne yapabiliriz?" diye düşündüklerini ve çocukları umreye götürme fikrinin ortaya çıktığını anlattı.

Bu projeyi gerçekleştirmek için kimlerden destek alabilecekleri ile ilgili çalışma yaptıktan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı, Bahçelievler Kaymakamlığı ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'yle irtibat kurduklarını ifade eden Topal, "Okul aile birliği adına bir hesap açtırdık. Hayır sahibi velilerden ve kişilerden bağışlarını hesaba yatırmalarını istedik. Para yaklaşık 4 ayda toplandı. Diyanet bizim için bir fiyat çalışması yaptı. Öğrenciler için gerekli izinlerimizi aldık ve evraklarını hazırladık." diye konuştu.

Topal, projenin tanıtımı için düzenledikleri etkinlik ve radyo programıyla projenin daha kapsamlı hale geldiğini ve daha çok hayır sahibi insana ulaştıklarının altını çizdi.

Yetim çocukların üç ayların ilk haftasını ve Regaip Kandili'ni umrede geçirmeleri için çaba gösterdiklerini vurgulayan Topal, sözlerini şöyle tamamladı:

"Yetim çocukların hayata daha sıkı sarılmalarını, öz güvenlerinin yüksek olmasını istiyoruz. Toplumda annesi, babası olan çocuklara göre aslında daha avantajlı olduklarını hissettirmek istiyoruz. Buna en güzel örnek de Peygamber Efendimiz. O 'Yetimlerin Efendisi'ydi. Nasıl bir peygamber, devlet adamı, öğretmen ve aile reisi oldu, onu öğrencilerimizin daha iyi anlamasını istedik. Bu sayede derslerindeki başarılarının artacağını ve ileri ki hayatlarında bu güzel gelişme üzerinde vatanına, milletine, ailesine hizmet eden bir birey olmalarını amaçladık. Yetim çocuklarımız çok mahzundu. Umreye gidip geldikten sonra o mahzunlukları kalmadı."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler