TBMM (AA) - MELTEM ÖZTÜRK - CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, yeni yasama yılında sorunlu tüm alanlarda ve AK Parti'nin çözemediği alanlarda Meclisi müdahil olmaya davet edeceklerini söyledi.

Özel, 1 Ekim'de başlayacak yeni yasama yılına ilişkin, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

CHP'li Özel, Meclisin öncelikli gündeminin, kendisine ve halkın iradesine sahip çıkması olduğunu belirtti.

Her yıl, 1 Ekim'in yeni bir başlangıç niteliği taşıdığını ifade eden Özel, "Her yeni başlangıç büyük umutlarla başlar. Meclisteki umut elbette huzur içinde bir yasama faaliyeti, elbette kavgasız, tartışmaların daha az olduğu, içerikli tartışmaların olduğu oturumlardır." dedi.

Özel, vatandaşın, Meclisin derdine derman olmasını, sıkıntılarını çözmesini beklediğini dile getirerek, bu beklentilerin hepsinden farklı bir 1 Ekim yaşadıklarını söyledi. Meclisin temel yaklaşımının kendisine, halkın iradesine ve kendi yetkilerine sahip çıkıp çıkamayacağı yönünde olacağını vurgulayan Özel, "Meclis, geçmişte çok eleştirdiğimiz gibi yasama tekelini Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle yürütmeye terk etmiş durumda. Meclisin yetkisinde olan, Cumhurbaşkanının yetkisinde olan ve gri alan denilen alanlarda tartışmaların olduğu bir döneme başlıyoruz." diye konuştu.

Özel, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin, Meclisin yapacağı yasalara müdahale ettiğini öne sürerek, Meclisin kendi yetkilerini savunması gerektiğini belirtti.

Meclisin kapılarını halka kapatan, halkın temsilcilerinin halkla temasını kesmeye çalışan anlayışın son bulmasını istediklerini ifade eden Özel, Meclisin önünde vatandaşın taleplerini dile getirebildiği bir anlayışın oluşması gerektiğini söyledi.

-"Parti ayrımı olmaksızın sorumluluk düşüyor"

Özel, Meclisin, vatandaşın ekonomik krizin pençesinde can çekişmesine, yanlış giden dış politikaya ve çocukların yanlış şekilde eğitilmesine neden olan eğitim politikasına müdahale etme sorumluluğu bulunduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sorunlu tüm alanlarda, AK Parti'nin çözemediği tüm alanlarda, Meclisi müdahil olmaya davet edeceğimiz bir yasama yılı olacak. Kadına şiddet, çocuk istismarı, hayvan hakları gibi sorun alanlarına çözümler üretmemiz, emekliler, kamu personeli, emeklilikte yaşa takılanlar ve atama bekleyenler gibi Meclisten beklentileri olan toplum kesimlerinin sesi olmamız gerekiyor. Bu nedenle Meclisin yeni dönemde öncelikleri halkın sorunlarının çözülmesi olmalıdır. Gözü parlamentoda olan, burayı kendisine umut kapısı olarak görenlerin beklentilerini karşılamak noktasında 600 milletvekilinin tamamına, parti ayrımı olmaksızın sorumluluk düşmektedir. Milletvekillerinin saraydan, yürütmenin başından gelecek talimatlara göre değil, halkın taleplerine ve vicdanlarına göre davranmaları gerekmektedir."

- MHP'ye eleştiri

AK Parti'nin, 3 Kasım 2002'den bu yana ikinci kez Mecliste çoğunluk konumunu yitirdiğini, ilkinin 7 Haziran olduğunu ve MHP'nin "üstün çabalarıyla" 1 Kasım'da yeniden çoğunluk konumunu geri kazandığını söyleyen Özel, "Bu kez Mecliste azınlıkta olan bir partinin, 16 yıldır getirdiği alışkanlıkla, bir muhalefet partisinin ona verdiği desteği hesaba katarak çoğunluk partisi gibi davranmasına ve Meclisin gündemini belirlemesine izin vermemek gerekiyor. Bu konuda kendisini muhalefet partisi olarak konumlandıran tüm partilere görev düşüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Özel, Meclisi yeniden vatandaşların sorunlarının çözülebildiği bir alan haline getirmek için kanun teklifleri ve önerilerinin olacağını, vatandaşların taleplerine kayıtsız kalan siyasi partileri vatandaşa şikayet etmeye devam edeceklerini kaydetti.

-"Tüm renklerin temsil edilebileceği bir seçim sistemi"

Parlamentoda 16 yıldan sonra ilk kez 5 siyasi partinin grubu bulunduğuna dikkati çeken Özel, 8 siyasi parti olduğunu, yüzde 10 seçim barajına başından beri karşı çıkan bir parti olarak bu durumdan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

Özel, parlamentoları sorun çözen yapılar haline dönüştüren şeyin müzakere olduğunu vurgulayarak, kaliteli yasamanın ancak sivil toplum kuruluşlarının taleplerinin dile getirilmesi, farklı siyasi görüşlerden siyasi partilerin katkı sunmasıyla mümkün olduğunu anlattı. Özel, "Bu nedenle çok partili bir parlamento tablosunu, ilk olarak uzlaşı kültürüne hizmet edecek olması nedeniyle önemli görüyoruz. CHP olarak yüzde 10 ülke barajının kaldırılmasını başından beri savunuyoruz. Bu nedenle toplumun tüm renklerinin temsil edilebileceği bir seçim sisteminin inşa edilebilmesi de bu dönem önceliklerimizden olacaktır." dedi.

-"Hibrit sistem kurmaya kalkıyorlar"

Yeni İçtüzük çalışmalarına yönelik de değerlendirmelerde bulunan Özel, AK Parti'nin kamuoyuna yansıyan bir taslak metninin bulunduğunu, bu metnin kendilerine doğrudan ulaştırılmadığını ifade etti.

Özel, bu metinde muhalefetin sesini kısmaya dönük olarak geçmişteki tartışmaların çok daha üzerinde bir saldırının söz konusu olduğunu savunarak, Meclisin tamamen baskı ve tahakküm altına alınıp "varmış gibi" bir hale dönüştürüldüğünü ileri sürdü.

AK Parti'nin, getirdiği Anayasa'ya aykırı işler yapmaya, hibrit bir sistem kurmaya kalktığını öne süren Özel, hibrit sistemin, kuvvetler ayrılığının tam ve sert olduğu başkanlık sisteminden de parlamenter sistemden de kötü olduğunu iddia etti.

-"5 partinin eşit temsil edildiği komisyon kurulursa katılacağız"

Montesquieu'nun bundan 250 yıl önce, "Yasama, yürütme ve yargı erkleri birbirinden ayrıysa ve birbirlerini denetleyebiliyorlarsa o ülkede demokrasi olur ve o ülkeler ileriye gider." dediğini belirten Özel, şöyle devam etti:

"250 yıldır aksini ispatlayan yok. Kuvvetler ayrılığının güçlü olduğu ülkelerde o ülkenin milli geliri artıyor, gelişmişlik düzeyi artıyor. O ülkeler göçmenlerin kaçtığı değil, göçmenlerin gitmek istediği ülkeler oluyor. Ama kuvvetler ayrılığının olmadığı ülkelere yabancı yatırımcı gelmiyor, o ülkenin ekonomisi kırılgan bir ekonomi oluyor. Kuvvetler ayrılığı, gelişmiş demokrasilerde var, Ortadoğu ülkelerinde, şeyhliklerde, emirliklerde yok. Bu Meclisin, kuvvetler ayrılığına sahip çıkması lazım. Yapılan hatayı görüyorlarsa, parlamenter sistemin yeniden vücut bulacağı kapsamlı bir anayasa değişikliğini oturup konuşmaları gerekiyor. Bu rejimin birkaç maddede değişiklik yaparak düzeleceği yok.

İçtüzük değişikliği ile ilgili yapılması gereken birinci iş, 5 partinin eşit temsil edildiği bir komisyon kurmak olacaktır. Böyle bir komisyon kurulursa bu komisyona katılacağız. Bu komisyon, AK Parti ile ona destek veren sözde muhalefet partisinin desteklediği bir metne sıkışmak yerine gerçekten demokratik, gerçekten kuvvetler ayrılığını sağlayacak bir içtüzük yazmak zorundadır. Böyle bir niyet varsa, buna katkı sağlayacağız. Bugüne kadar verdiğimiz çok farklı içtüzük teklifleri var, bunları o masaya götüreceğiz. Kendi hazırladığımız taslakta, daraltılan söz haklarını genişleten, Meclisin denetim olanaklarını genişleten maddeler var. Taslağımızda denetim faaliyetlerinin artması, araştırma komisyonlarının işlevlerinin çoğalması, Meclis Başkanına güvensizlik önergesi verilebilmesi gibi hükümler bulunuyor. Bunların hepsini içtüzük çalışma masasına götüreceğiz. Ama birileri bir metin dayatmak isterlerse, o dayatmaya direnç göstereceğiz."

(Sürecek)

AA