Ereğli belediyesi 8. Kiraz Festivali öncesi geleneksel hale getirdiği futbol Turnuvasını da başlattı. Bu yıl 16 takımın katıldığı Turnuvada benim gibi izleyenlerinde anlamadığı sert bir futbol anlayışı ve neredeyse her maçta çıkan kavgalar damgasını bu yıla vurdu.

Oynanan turnuva sonrası ahım şahım bir ödül falan yok. Verilecek kupanın sadece manevi değeri var. Maddi hiçbir değeri yok. Allah’tan yok. Bir de olsa neler olacak kim bilir?

Maalesef bu sene maçlara kavgalar damgasını vurdu. Bunun nedenlerini araştırmadık. Benim söyleyeceğim kurumların başındaki kurum amirleri maçlarda sahaya gelmediği için bu olaylar süreklilik gösterdi. Kimse gelip de “ya burada ne oluyor” demedi. Bizde basın camiası olarak turnuvada yer aldık. Ereğli’de bir takım çıkaracak kadar basın mensubu olmadığı içinde destek aldık. Amacımız sporun güzelliğini sahaya yansıtmaktı. Şu ana kadar oynadığımız 8 maçta sadece 2 sarı kart görerek bunu başardığımızı sanıyorum. Oynadığımız hiçbir maçta karşı takımada kırmızı kart göstertmedik. Ama bizim karşımızdaki takımların gördüğü sarı kartları ben sayamadım.

ŞÜKÜR EMNİYETTEN DAYAK YEMEDİK

Çeyrek Final maçında karşılaştığımız Emniyet maçında yaşanan olaylar ise beni gerçekten üzdü. Maç başlamadan Emniyet Müdürümüzü telefonla arayıp “maçı birlikte izleyelim” teklifinde bulundum. Müdürümüz “işi olduğundan gelemeyeceğini” söyledi.  Maç başladı. 2–0 öne geçtikten sonra anlam veremediğim sertleşmeler olmaya başladı. Hatta saha içinde oyuncularımıza vurmaya kalkan arkadaşı gördükten sonra sahaya girdim. Burada ismini yazmayacağım. Hatta saha dışında bana sataşmak isteyen memur arkadaşı da yazmayacağım. Oyunculardan hırsını alamayan Emniyet sporlu arkadaşımızın benim üzerime yürüyerek “ sen kimsin” diyerek bana vurmaya kalkması sahadaki tansiyonun yüksekliğini gösteriyordu. Benim sahaya girmem de doğru değildi. Ama sahada sindirme politikasıyla maç oynamak istemiyorduk. Zaten bu dakikadan sonra oyun koptu. Takımda oynayan çocuklar tekme tokat yememek hatta dövülmemek için maçı bırakmak zorunda kaldılar. Takımı ilk günden beri çekmek istememe rağmen çevremizdeki insanların “ya oynayın sizin takım çok efendi” dedikleri için sahaya çıktık. Ama bu spor değil, bizim takımdan bir arkadaşımız sarı kart görürken emniyet spordan 4–5 kişi sarı kart görüyorsa sahadaki futbolu siz düşünün. Biz centilmence yener, centilmence yeniliriz. 7 maç sonrası 8. maçta bunları yazmak istemezdim. Basın sporda oynayan gencecik çocuklar elbette sertliği görünce siniyor.  Kurum amirleri de artık takımlarının başına gelsin. Bu yıl turnuvada yaşanan kavgalar spora yakışmadı. Kaynaşma hiç olmadı. Bu hırsı bir türlü anlamadık. Hayırlısıyla kazasız belasız turnuva sona erseydi. Ben arkadaşlarımla görüşüp bu gün oynayacağımız Milli Eğitim B maçına çıkıp çıkmama kararını vereceğiz. Bu şekilde bir sporun içinde olmak istemiyoruz.

HÜKÜMET KONAĞININ ASANSÖRÜ NE ZAMAN YAPILACAK?

Hükümet konağının asansörü ne zaman yapılacak? Nerdeyse hükümet konağına gittiğimde en çok sorulan soru.

Özelliklede vergi dairesine çıktığımda sen nasıl buraya kadar geldin? Asansörün yapılmasını bir yazsan, bak yaşlılar çıkamıyor sitemlerini duyuyorum. Yaz günleri bu sıkıntı iyice kendini gösteriyormuş.

Hükümet konağına asansör yapılması için Biz birkaç kere haber yaptık. yetkililer mutlaka buna kulak verip bu konuyla ilgili ciddi çalışma yapıyorlardır. Vatandaşlar teknoloji çağında yürüyen merdiven istemiyor ama asansör istiyor. Bizden söylemesi…